11,8bin okunma, 1.101 beğeni - John Berger kitapları, eserleri, John Berger kimdir, öz geçmişi, John Berger nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, John Berger sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.
Hakkında
1926'da Londra'da doğdu. İngilizce yazan en etkili sanat eleştirmenlerinden biri olan Berger, ayrıca senaryo yazarı, romancı ve belgesel yazarı olarak da tanınıyor.
İlk romanı 1958'de yayımlanan "Zamanımızın Bir Ressamı"dır. Romanı "G." İle 1972 yılında Booker ödülünü almıştır.
Metis Yayınları yazarın klasikleşmiş yapıtı Görme Biçimleri'nin (1986) yanı sıra, Picasso'nun Başarısı ve Başarısızlığı (1988), Düğüne (1997), Alain Tanner ile birlikte yazdığı 2000 Yılında 25 Yaşına Basacak Olan Yunus (1997), Görünüre Dair Küçük Bir Teoriye Doğru Adımlar (1999) ve Fotokopiler (1999) adlı kitaplarıyla, özellikle görsellik üzerine denemelerini bir araya getiren O Ana Adanmış (1988) adlı seçkisini yayımlamıştır. Berger'ın son romanı Kral ise 2001 yılında Müge Gürsoy Sökmen çevirisiyle yayımlandı.
Odysseia kitabını okuyarak bir Yunan mitolojisi okuma ayı yapıyoruz! Kitap okuma grubuma katılmak isterseniz bana mesaj atabilirsiniz. 🤓
Uzun zamandır düşündüğüm bir konu olan sanal okuma grubumu 4 yıldır devam ettiriyorum. Şu an farklı meslek gruplarından pek çok okur arkadaşımız gruba üye olmuş durumda. Peki, bu
'Görme konuşmadan önce gelmiştir. Çocuk konuşmaya başlamadan önce bakıp tanımayı öğrenir.' Böyle başlıyor kitap. 3 denemede sadece imgelerin kullanıldığı, toplam 7 denemeden oluşuyor. Bir okur arkadaş okumaya başladığımda mesaj atmış. 'Berger okumak bir ayrıcalıktır.' diye, gerçekten de hissettim.
Sanat eserlerinin bu kadar yoruma açık olması
Bazı kitapları okuduğunuz da keşke orijinal,salt haliyle okuyabilsem diyorsunuz.Çizimlerle desteklenen ,Yves Berger'in babası John Berger ile annesine ithaf ettiği bir eser. Kitabın konusunun ağıt olup isminin neden " uçuşan etekler" olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz .( Herşey o gür....spoi.) Çok zor değil mi gidenin ardından son bir yazı,mektup bir ağıt. Her kelimesinde hem o sıcaklığı bir o kadar da hayatın acımasızlığını soğukluğunu buluyorsunuz.
"Gözlük camlarının yakın görüşü sağlayan alt yarıları (hipermetrop) biraz yıpranmıştı, o yüzden yenileri ısmarlasak mı, demiştin. Ben de eski reçetenden sipariş ettim onları, on gün sonra teslim edilmek üzere. Nedenini bilmiyorum ama adeta bir taahhütte bulunurcasına peşin ödedim parayı. Onları almaya gittiğimde, örtük gözkapaklarını son kez öpmüştüm.""
Güzel olan şeyler herkese tavsiye edilmez. Kitabı herkese tavsiye etmiyorum çünkü bu kitabı incelik nedir bilen okusun, bilmeyen değil. Hassasiyet nedir bilen okusun, bilmeyen değil. Edebiyat seven okusun, hani taşı sıksa suyunu çıkartır diye bir deyim var ya bu kitabı sıksanız içinden edebiyat akar, mesela iyileşmesini istemediğimiz acılar var