Bilirim ki kader yazılmış, defteri dürülmüş kaldırılmış, mürekkebi de kurumuştur. Ama her an yaratma halinde olan Sensin. Öyleyse Sen yazılmış kaderleri bile geri çevirirsin. Benim kaderim işte az önce geldi, karşıma dikildi. Çevirme benim kaderimi geri. Onu bana çok görme -Nar Ağacı
Bana yalan söylemiş, ihanet etmiş, güven duygumda derin yaralar açmışlardı. Onlara artık hayranlık ve saygı duymuyordum, fakat yinede onları seviyordum. Hiç şansım yoktu, vahşi doğada karın içinde dururken, bunu bal gibi biliyordum. Sevgiyi öldüremezsiniz, onu nefretle bile öldüremezsiniz, belki sevgi halini, aşkı öldüre bilirsiniz. Onları öldürür ve ya ağır bir pişmanlık içersinde derine göme bilirsiniz ama sevgiyi öldüremezsiniz. Sevgi sizinki dışında bir gerçeği, tutkuyla aramaktır, ve bir kere bunu içtenlikle dolu dolu yaşadınız mı , sevgi sonsuzadek sürer. Sevgiye dair her hareket , kalbin her bir yanı, evrensel iyiliğin bir parçasıdır, ve hiç bir zaman ölmez.
Kitaba düştüm,
sabahtan akşama kadar okuyorum.
Kitaplar akıllı
kitaplar aptal.
Kitaplar büyük
kitaplar çocuk.
Kitaplar en uzak, en güzel yolculuk
fakat kısır
fakat sensiz...
- Nazım Hikmet Ran
Acımak iki yanı keskin bıçak gibidir, kullanmayı bilmeyen, elini özellikle kalbini ondan uzak tutmalıdır. Tıpkı morfin gibi acıma duygusu da hasta için başlangıçta bir nimet, bir ilaç, bir devadır ama dozunu ayarlamayı ve azaltmayı bilmediğimiz zaman öldürücü bir zehir olabilir.