"Vasili dünyayı hiç bu kadar güzel görmemişti. İnsanlar mı dünyayı çirkinleştiriyor, kirletiyorlardı acaba?"
Sayfa 100 - Yapı Kredi Yayınları, 38.BaskıKitabı okuyor
Schopenhauer'in sözleriyle aktaracak olursak: "Bir müzisyene, bir iki kişi dışında seyirci kitlesinin tümüyle sağırlardan oluştuğu söylenecek olsa, müzisyen yine de seyircinin coşkun alkışı karşısında kıvanç duyabilir miydi acaba?"
Bence Emily Brontë'nin manzum oyunlar yazması gerekirdi; yaratıcı dürtüleri tükendiğinde, George Eliot'ın engin zihni tarih ya da biyografi üzerine akıp, oralarda yoğunlaşmalıydı. Buna rağmen, ikisi de roman yazdılar. Üstelik, diye düşündüm, Aşk ve Gurur'u raftan alarak, biraz daha da ileri gidip iyi romanlar yazdıklarını bile
Ayrıca da, diye düşündüm, o dört ünlü isme bakarak, George Eliot ile Emily Brontë'nin ne gibi bir ortak yanı vardı? Charlotte Brontë, Jane Austen'ı anlamakta bütünüyle başarısız olmamış mıydı? Hiçbirinin çocuk sahibi olmaması gibi —konuyla bir ihtimal ilgili olabilecek— bir faktörün dışında birbiriyle bunlardan daha fazla bağdaşamaz olan
gözü arkada kalmadı.
şu an ölsem dolu dolu yaşadığımı söyleyemem. çünkü yaşamadım.
kendi vücudumun mahkumu gibi yaşadım.
bunu bilse ne derdi acaba? belki de bu iyi oldu. benimle ilgili büyük hayal kırıklığına uğrardı. kendine hiç benzemeyen bir kız çocuğu...
Sayfa 105 - İndigo, 1. BaskıKitabı okuyor
benim kafada kurma seviyesi
Salman Rüşdü hadisesine gelince: Acaba birileri bir iç savaş mı çıkartmak istiyor?
Acaba iyi bir şey olacak mı? Hayır! dedim kendime. İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı.
Sayfa 38 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Bana öyle geliyor ki kadının kadın olarak, erkeğin de erkek olarak, ayrı ayrı şansları var. Tarihte bir çok büyük, önemli kadın var. Acaba onlara, "Erkek olmak ister misiniz?" diye sorulsaydı, erkek olmak isterler miydi? Hiç sanmıyorum. İster kadın ister erkek olalım, kendi kendimizden memnunsak, şanslıyız demektir.
Sayfa 77Kitabı okuyor
Acaba Nerede
Söylenenenlerde mi saklıydı söyleyemenlerin söyleyemedikleri
karanlıkların gizemli aydınlıklarında mı saklıydı bize karanlık alemler
cahil ve zalimlerin arasındadır, görebiliyor musun o masum velileri:
Bunu nasıl da söyledi birden, Söylemesindi o boynu bükük kalemler...
KK
Şu insanlar ne tuhaftırlar! Acaba bu kınama ve küçümsemeler kıskançlık ve hırçınlıklarından mı, yoksa başkalarının mutluluğunu görerek kendilerini bundan yoksun buldukları için midir? Bilinmez.
Sayfa 66Kitabı okuyor
Bir arkadaşim da sedef hastalığı var İbn-i Sinanin bir eserin de tedavisi var diye duymus bilenler var mı acaba hangi eserinde ?
Bu sevgili Tanrı ne hastalıklı bir şey olmalıydı! Yarattıklarına acılarla, hastalıklarla ve ölümle işkence edip onlan seyretmekten zevk mi alıyordu acaba?
Sayfa 103 - Pegasus Yayınları - Pdf
Kız şu ücra yerde, kırlangıçlarla kargalardan (ve kendi görmediği çiftçiden) başka bir seyirci yokken, nereden aklına esip de gülümsemişti? Acaba gülümseyişi, yalnızca gülme sanatındaki ustalığını denemek için girişilen yapmacık bir eylem miydi? Bilen yok. Bilinen tek şey, girişilen bu işin gerçek bir gülümseyişle sona erişidir.
Sayfa 13Kitabı okuyor
