Kafka'nın ''Açlık ,Cambazı '' hayatının sonunda yemek yemeyi reddetmesinin sebebinin asla ona cazip gelen bir yemek bulamaması olduğunu söylüyor. Çünkü Kafka'nın kendisi buna bir isim verememişti.Çocukken samimi bir iletişimden yoksun kalmıştı. Bu yoksunluktan anlatamayacağı kadar çok çekmişti ve bütün yapıtları-ister Dava,ister Dönüşüm, ister Şato olsun -iletişim eksikliği dışında hiçbirşey anlatmaz.Bütün bu romanlarda ve öykülerde sorular hiç duyulmaz,tuhaf çarpıtmalarla,tahrifatlarla yanıtlanır ve merkezde ki figürler hep tamamıyla yalnız ve kimseye kendini dinletemediği kişilerdir.
Yəqin ki, hər kitabsevərin heyran olduğu bir yazar var. Məndə Kafka'nın özünəməxsus üslubuna, yaradıcılığına heyranam. Baxmayaraq ki, Kafka başa düşülməsi ən çətin yazarlardan biri hesab edilir, ancaq mən onun yazdıqlarında özümü tapıram. Kafka'ya olan heyranlığım "Babaya mektup" əsəri ilə başlamışdı, bu əsəri oxuduqdan sonra mən sevimli
《Kafka "Açlık Cambazı" kitabında, hayatının sonunda yemeyi reddetmesinin sebebibin asla ona cazip bir yemek bulamaması olduğunu söylüyor. Ancak Kafka, çocukken samimi bir iletişimden yoksun kalmıştı. Bu yoksunluktan anlatamayacağı kadar çok acı çekmişti ve bütün yapıtları -ister Dava, ister Dönüşüm, ister Şato olsun- iletişim eksikliği dışında hiçbir şey anlatmaz. Bütün bu eserlerde sorular hiç duyulmaz, tuhaf çarpıtlamalarla, tahrifatlarla yanıtlanır ve merkezdeki figürler hep tamamıyla yalnız ve kimseye kendini dinletemediği kişilerdir.》
Açlık Sanatçısı] buna bir isim verememişti çünkü Kafka'nın kendisi buna bir isim verememişti. Çocukken samimi bir iletişimden yoksun kalmıştı. Bu yoksunluktan anlatamayacağı kadar çok çekmişti ve bütün yapıtları -ister
Şato olsun- iletişim eksikliği dışında hiçbir şey anlatmaz. Bütün bu romanlarda ve öykülerde sorular hiç duyulmaz, tuhaf çarpıtmalarla, tahrifatlarla yanıtlanır ve merkezdeki figürler hep tamamıyla yalnız ve kimseye kendini dinletemediği kişilerdir.
"Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Yoktan da vardan da ötede bir Var vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır." (S. Karakoç)
Merhabalar sevgili kitap dostlarım. Bugün sizleri hem şahsına, hem de büyülü kalemine hayrân olduğum
Ve bu arada avarenin birinin, önünde durup tabelanın üzerindeki eski sayılarla alay ederek, bunların aldatmaca olduğunu söylemesi, kayıtsızlığın ve doğuştan kötü niyetliliğin uydurması olabilecek, aptalca bir yalandan başka bir şey değildi, çünkü aldatan açlık cambazı değildi; o olanca dürüstlüğüyle çalışıyordu; ondan mükafatını esirgeyerek, onu aldatıyordu.
Kafka'nın Açlık Cambazı buna bir isim verememişti çünkü Kafka'nın kendisi buna bir isim verememişti. Çocukken samimi bir iletişimden yoksun kalmıştı. Bu yoksunluktan anlatamayacağı kadar çok çekmişti ve bütün yapıtları -ister Dava, ister Dönüşüm, ister Şato olsun- iletişim eksikliği dışında hiçbir şey anlatmaz.
Kafka'nın Açlık Cambazı buna bir isim verememişti çünkü Kafka'nın kendisi buna bir isim verememişti. Çocukken samimi bir iletişimden yoksun kalmıştı. Bu yoksunluktan anlatamayacağı kadar çok çekmişti ve bütün yapıtları -ister Dava, ister Dönüşüm, ister Şato olsun- iletişim eksikliği dışında hiçbir şey anlatmaz. Bütün bu romanlarda ve öykülerde sorular hiç duyulmaz, tuhaf çarpıtmalarla, tahrifatlarla yanıtlanır ve merkezdeki figürler hep tamamıyla yalnız ve kimseye kendini dinletemediği kişilerdir.
Zaten aç kalmak zorunda olduğum için, elimden başka türlüsü gelmez,” dedi açlık cambazı. “Şuna bakın,” dedi müfettiş, “niçin elinden başka türlüsü gelmiyormuş?” “Çünkü,” dedi açlık cambazı, küçücük başını biraz kaldırıp, öpmek için uzanmışa benzeyen dudaklarıyla, söyleyeceklerinin hiçbiri boşa gitmesin diye, tam müfettişin kulağının içine konuşarak, “çünkü tadı hoşuma gidecek yiyeceği bulamadım. Bulmuş olsaydım, inan bana, ortalığı yaygaraya vermez, sen ve herkes gibi tıka basa yerdim.” Bunlar onun son sözleriydi; ama o sönmekte olan gözlerinde, aç kalmaya devam etmenin, sağlam ama artık gurur vermeyen inancı vardı hâlâ.