Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sevgi kültürü içinde bir babayı üzecek, düşündürecek şey, oğlunun veya kızının evliliğinde mutsuz ve huzursuz olmasıdır. Oğlan babasının gurur duyacağı şey oğlunun kazak olması değil, mutlu, anlamlı, coşkulu, ahenk içinde bir aile yaşamının olmasıdır. Kız babası, kızının mutsuzluğunu kader olarak kabul edemez; aile mutlu olmak için vardır, birinin diğerini ezmesi için değil!
Bunlara kalsa biz aileyiz. Her hafta yemeklerde buluşmayı aile olmak sanıyorlar. Abimin babası var. İstediği kadar şikâyet etsin, abim hep sevildi. Emin Öğretmen'i sevdiler, başını okşadılar, yanlarından ayırmadılar. Oysa annem bana bir kere bile kaşlarını çatmadan bakmadı. Bir kere bile saçımı okşamadı. Benim ne günahım vardı? Babam Ekrem'le beni herkesten gizli gizli severdi. Annem görmesin. Niye? Bilsem keşke sebebini. Ekrem gitti kendine bir kayınbaba, kaynana buldu, sığındı onlara. Abimin zaten anne babası vardı. Ben de belki Nurten'in anne babasıyla böyle bir bağ kurabilirdim ama ben ömrümde hayatımda bu kadar sofu insanlar görmedim. Annesi ben gittiğimde odaya girmiyor. Damadıyım ben onun yaaa. Haremlik selamlık oturuyoruz. Nurten'e kalsa biz de öyle oturmalıyız.
Reklam
"Sanki yeni bir şeylere tanık olmak için değil de, kafamdakilerin sağlamasını yapmak amacıyla katılıyorum aile yemeklerine."
Sayfa 17 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Ekonomi daha çok insanın psikolojisi üzerinde gelişiyor; beğenilme, ayrıcalıklı olma dürtüsü kışkırtılarak varlığını sürdürüyor. Temel sâik daha çok sahip olmak, daha farklı sahip olmak, kimsede olmayanı edinmektir. “Başkasında olmayanı gözlere sokmak ayıptır,” demek gibi bir şey yok, aksine başkasında olmayana sahip olmak ve gözlere sokmak revaçta.
Sayfa 77
Dünya zevkleri insana bir tattırır, on tokat yedirir. Zevklerin bitimi insan için elem olur.
Sayfa 79
Aile tutumu !
Oysa, "O bensiz yapamaz!" sözü aslında, "Ben onsuz yapamam!" gerçeğinin saptırılmasından başka bir şey değildir..
Reklam
Burada her aile Vater’in kulu kölesi olmuş. Hepsi de öküzler gibi çalışıp, Yahudiler gibi de para biriktiriyorlar. Diyelim ki Vater birkaç gulden biriktirdi, kendi sanatını ya da toprağını büyük oğluna bırakmayı düşünür hemen. Bu nedenle de kızı çeyiz parası yerine hava alır, çeyizi olmadığı için de zavallıcık koca bulamaz. Küçük oğlana gelince,
Sonsuz Kitabevi
Aile, gençlerin eğitim sürecini biçimlendirecek yerdir. Bunun için etrafta olan, öğreten ve koruyan, dikkatli ebeveyinlere sahip olmak gerekir.
"'Arı bir genç kızın aşkını kazanmak, ona aşkın garip gizemini ilk gösteren insan olmak, büyük bir mutluluktur elbet, ama dünyanın en basit şeyidir. Saldırılara alışmamış bir yüreği fethetmek, savunmasız, açık bir kente girmektir. Görgü, görev duygusu, aile çok güçlü bekçilerdir, ama sevdiği adamın ağzından doğanın ilk aşk öğütlerini, arı oldukları kadar da ateşli olan ilk aşk öğütlerini verdiği on altı yaşında bir kızın aldatamayacağı kadar uyanık bekçi yoktur.'"
Erich Fromm, insanın kendisini sahip olduğu şeylerle tanımladığını söyler. Bir eşe, çocuklara sahip olmak, diplomaya sahip olmak, işe sahip olmak, bir insana kim olduğu sorusu sorulduğunda kişinin kendisini tanıtmak için anlattığı şeylerdir; halbuki, Fromm'un da vurguladığı gibi, bunlar kim olduğumuza değil, neye sahip olduğumuza dairdir ve gerçekte bizi tanımlamaz
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.