Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Okuyalı epey zaman oldu. Açıkçası bu kitabı incelemek isteği bu sitedeki incelemeleri okuyunca oluştu. İnceleyenlerin birçoğu uzun uzun açıklamak, örnekler vermek, neden desteklediğini anlatmak yerine adeta Muazzez Hanım’ın fanı gibi okunmalı, mükemmel şeklinde yorumlar yapıyor. O kadar garip, şişirilmiş inceleme
Romeo ve Juliet kitabının önsözünde çok hoşuma giden bir söz vardı : "Bir yapıtın ölmezliği işin öyküsünde değil, o öykünün yazarı tarafından ele alınışında saklıdır." diye. Kitabı okuduktan sonra aklıma bu söz geldi. Olay veya kurgu ne kadar muhteşem olursa olsun eserin okunabilirliği yazarın üretken tahakkümü altındadır. Bu durumu şöyle
Düşünsene bir; ölüyorsun ve ardından yine sabah oluyor, güneş yeniden bütün ihtişamıyla yine doğuyor. Hadi bu doğanın kanunu belki ölüm insanın zoruna gitmez ancak korkuyorum. Ya her bahar tazelenen tabiata ne demeli, yeniden açan çiçeklere, yeşile boyanan ormanlara, tohumları çatlatan filizlere; haksızlık değil mi Lord Henry? Biz günden güne
Tarih bize bir gerçeği apaçık göstermiştir ki özgürlüğün her iki boyutunu* da taşımayan bir ideoloji insanı bağımlı kılar ve sakat bırakır.
*iç ve dışsal özgürlük
Sayfa 23 - Say Yayınları 5. Baskı Çevr. Orhan DüzKitabı okudu
Size yazarı anlatmalı mıyım? Haddim değil deyip susmalı mıyım? Elbette pek çoğunuz benden çok daha iyi biliyorsunuzdur. Hele ki bu eseri okumaya kalkışmış yahut okumuş biriyseniz zaten oldukça aşina olmanız muhtemeldir. O nedenle bu çipil gözlü, ( bizim oraların deyimiyle) bi kucak sakallı adamı anlatmak işlemini pas geçiyorum.
Tolstoy bu
Öncelikle tesirinden uzunca bir müddet çıkamicağımı düşündüğüm ender kitaplardan (Martin Eden ,Böyle Söyledi Zerdüşt) bir tanesi.
Bu 3 kitabın ortak özelliğinden de anlaşıldığı üzere başarı hakkında sayısız makaleler, kitaplar ve incelemeler okuyup , başarılı olmak adına yapılmış envai çeşit videolar ve başarılı olmuş insanların gerçek
Mektuplar...
Yeni neslin çok da aşina olmadığı, eski devirlerde yaşayan insanların telgraftan sonra, gelen tek haberleşme kaynağı. Özellikle sevgiliye yazılan mektuplar...
Söze dökülmekte zorlanılan hislerin, yazıya dökülmesiyle daha bir anlam kazanır. Özellikle de kullanılan yazım dili, etkin bir yazım dili ise. Boşuna dememiş atalarımız, "