Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tek Dil ve Babil Kulesi
Gelelim Sümer efsanelerinden bu dinlere geçen konulara: Çok eski günlerde gerek Sümer ülkesi, gerek komşuları bolluk ve huzur içinde yaşıyorlarmış. Hepsi de Hava Tanrısı Enlil'e tek dilde dua ediyorlarmış. Bilgelik Tanrısı Enki, Enlil'in üstünlüğünü kıskanarak insanlar arasında bozuşmayı, savaşı çıkararak bu güzel çağa son veriyor ve çeşitli diller koyarak insanların birbiriyle anlaşmalarını önlüyor. Aynı konu Tevrat'ta şöyle: "Ve bütün dünyanın sözü bir, dili birdi. Şarktan göçtükleri zaman Sinear diyarında bir ova buldular, orada oturdular. Birbirlerine 'gelin kerpiç yapalım, onları iyice pişirelim. Onların taş yerine kerpiçleri, harç yerine ziftleri vardı. Yeryüzünde dağılmayalım diye kendimize bir şehir, başı göklere erişecek bir kule yapalım' dediler. Ve Ademoğullarının yapmakta olduğu şehri ve kuleyi görmek için Rab indi. Onlar bir kavim, hepsinin tek dili var. Gelin inelim birbirlerinin dilini anlamasınlar diye onların dilini karıştıralım. Rab onları oradan dağıttı ve şehri bina etmeyi bıraktılar. Bundan dolayı onun adına Babil dendi." Buradaki Babil kulesinin, Mezopotamya'nın ziguratları olduğuna kuşku yok. İbraniler onları yıkılmış halde gördüler. Bu yıkılmış ve harap olmuş kule kalıntılarının, insanların korumasızlığını, güce karşı duyulan isteğin insanlara verdiği üzüntüleri sembolize ettiğini söylüyor Samuel Noah Kramer.
Çocukluk işte...
Bacasından duman tüten ev çizen çocukların aslında aile özlemi çeken çocuklar olduğu ortaya çıkmış.
Sayfa 26 - Everest yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bekarlık sultanlık :))
Seçicilikten bekarım güya, evde kalmadım yani.
Sayfa 17 - Everest yayınlarıKitabı okudu
KIZ ÇOCUĞUNA GELİN BAŞI Reşit olmamış bir kızın veya oğlanın evlendirilmesi yasaktır, tehlikelidir.
Ey yolcu, ALLAH'a doğru yürüdüğün bu yolda sakın ola başını sağa sola çevirip gafil olma. Dünya süslenmiş bir gelin gibi yanında yörende duruyor. Onun süsü seni öyle cezbeder ki yürüdüğün yoldan sapmânâ sebep olur. Sen bu yolda tevazuyu öğrenmeye geldin, tevazunun ilk şartı ayaklarına bakıp yürümektir, zira başı dik gezen insanda ancak kibir vardır. Ayaklarının ucuna bakıp yürüdüğünde nefsin seninle konuşmaya başlar, onunla ayaklarının ucunda tanışırsın; zira nefsin en korktuğu şey ayaklar altına düşmektir. Madem nefsin senin düşmanındır, ayaklarına bakmaktan usanma.
İnsan yaradılışı tam bir eşitliğe razı olamaz. Ufak tefek imtiyazların teşvikine de muhtaçtır. Diyebilirim ki bizzat iyilik dahi ancak ceza görmesi ve ayıplanması icap eden bir kötülüğün bulunmasıyla kabildir. Günde iki defa Edirnekapı ile Fatih arasındaki yolu en uzun zaman içinde, her adımı ayrı ayrı hayaller peşinde atarak gider gelirdim.
Reklam
BİR ŞEYLER EKSİK Ya sevgiye, ya da arzuya ,nesne olmak istiyoruz. ...arzuladığımıza ulaşmak, arzulandığımızda da ulaşılmak istemiyoruz. ''Sevmeyi becerecek kadar kendi benliğimizden feragat etmeyi bilmiyor, arzulamayı becerecek kadar da bilinmeyene ve tehlikeli olana yelken açmaya cesaret edemiyoruz.''
BİR ŞEYLER EKSİK ," Lacan aşk hakkında konuşurken "Aşk sahip olmadığınız (sizde olmayan) bir şeyi, onu sizden istemeyen birine vermektir/vermeye çalışmaktır, Acınası bir durum gibi görünüyor, değil mi? Ortada verilecek bir şey yok, ama zaten onu isteyen de yok. Ancak "aşk" gene de var. Çünkü o öteki her kimse, onun
(Deccal Hâkkın'da // Hadis No : 4973] Şâbi'nin, Fatıma Bintu Kays radıyallahu anhâ'dan nakline göre Fatıma şöyle anlatmıştır: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Temimu'd-Dâri hıristiyan bir kimse idi. Gelip biat etti ve müslüman oldu. O, benim Mesih Deccâl'den anlattığıma uygun olan bir rivayette
Çabalarımız hamamla başladı. Sultanahmet'te bir hamam bulundu. E-mail zincirleriyle Osmanlı hamamına misafirler çağınldı. Natırlar turistlere anlatır gibi peştamalları nasıl bağlayacağımızı tarif etti. Biz Türkiyeli kadınlara yani neredeyse İngilizce anlatacaklardı hamam sürecini. Kişi başı ücret euro ile hesaplandı. Geleneği taklit. Şahsi çabalanmla Oryantal Hale, gelin hamamını şereflendirdi. Fakat bünyeler alışık değil, çoğumuzun sıcaktan tansiyonu düştü. Duş almaya alışık kişiler olarak, bir yıkanma süreci nasıl bu kadar uzun sürebilir, bunu "deneyimledik".
Reklam
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
"Beni orada sadece gelin bekliyordu ve onun da üstü başı kanla kaplıydı... Bu sabah denizde olmak için mükemmel bir gün. Güneş sırtımı ısıtıyordu ve gelgit de benden yanaydı. Ama beni bekleyen bu gelin her şeyi değiştirmişti... Gelin yanıma ulaştığında şok geçiriyor gibi görünüyordu... Gelinin sonraki sözleri canımı sıktı. 'O Başlattı'"
Sayfa 9 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
150 bin TL'lik kredi bir çözüm değil. Bu kredi sadece yaranın kabuğunu kaşımak. Hükumetin gerçek çözümler üretmesi gerekiyor ama asıl mesele düğün... Öncesinde bu kredi sayesinde "gelin başı" ilk iki yılı ödemesiz, 24 ay vadeyle yaptırılır inşallah!
Sayfa 29
Bizden Başkalarına, Onlara, Çocuklara
O gün içine çok şarap döktüm O gün içine çok kahve döktüm Sanırım lekelerin ülkesine gelin gidecektim Zamanın başı bacaklarımın arasından çıkmıştı Galiba yine doğuruyordum Bu sefer melek biçiminde bir bebek Bir daha sefere yürek, en son bir kelebek. Kendimi Hz. Meryem'in pulbiber şubesi gibi hissediyordum Tüm zamanlarını kanatlanıp uçuyordu Rahmin kadar konuş diyorlardı bana Hamile kalıyordum oysa durmadan roman kahramanlarından
Raymalı-aga kendi zamanında çok tanınmış bir cırav (yırcı), bir ozan idi. Daha küçük yaşta ün kazanmıştı. Tanrı vergisi bir yetenek ve kişiliğinin üç güzel özelliği sayesinde bozkırın en ünlü yırcısı, âşık ozanı olmuştu: Güftesini kendi yazar, bestesini kendi yapar ve güzel sesiyle bunları hem çalar, hem söylerdi. Dinleyenler ona hayran
ötüken yayınevi
582 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.