Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
200 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Julian Mantle, elli yaşlarında ve ülkenin en ünlü avukatlarından biridir. Mesleğinde çok başarılı olan Julian, hayatta sahip olunabilecek her şeye de sahiptir: Kariyer, şöhret, para, özel bir jet, ada ve kırmızı bir Ferrari. Julian sürekli çalışmakta ama sağlığına hiç dikkat etmemektedir. Yoğun iş temposu nedeniyle bir duruşma sırasında kalp krizi
Ferrari'sini Satan Bilge
Ferrari'sini Satan BilgeRobin Sharma · Goa Basım Yayın · 200520,1bin okunma
'Yaşamak'la değil, 'Görünmek'le meşgulüz..
İnsanların giderek artan bir yüzdesi, gökyüzünden onları seyreden atalarının neler düşüneceğini ya da tarih kitaplarında kendileri için neler söyleneceğini değil, başkalarının onlar hakkındaki düşüncelerini dert ediyor; eylemlerinin, kendilerini tanıyan ve tanımayan kişiler tarafından her Allah'ın günü nasıl eleştirilip yargılanacağıyla ilgileniyor. Modern çağın kâbusu, kötü izlenim bırakmak. Modern çağın arafı, kişisel şöhret. Bir toplum kendisini ne ölçüde demokratik görürse, bu şöhret o ölçüde önem kazanır ve başkalarından gelecek en ufak eleştiriye duyulan korku o ölçüde saplantı haline gelir.
Reklam
_Hiçbir şey söylememek amacıyla sürekli konuşuyorlar. Öfkeli sözlerle tatsız gerçeklerin üzerini örtme çabasından başka bir şey değil bu. Cüretli iddialar, politik ajitasyonlar, eşi benzeri görülmemiş anlamsız düşüncelerle iflah olmaz insanlar. _Söylenenler sürekli tekrarlanırsa artık kanıta ihtiyaç kalmadan kesin gerçek olarak kabul edileceğine
"İnsanların giderek artan bir yüzdesi, gökyüzünden onları seyreden atalarının neler düşüneceğini ya da tarih kitaplarında kendilerini için neler söyleneceğini değil, başkalarının onlar hakkındaki düşüncelerini dert ediyor, eylemlerinin, kendilerini tanıyan ve tanımayan kişiler tarafından her Allah'ın günü nasıl eleştirilip yargılanacağıyla ilgileniyor. Modern çağın kâbusu, kötü izlenim bırakmak. Modern çağın arafı, kişisel şöhret. Bir toplum kendisini ne ölçüde demokratik görürse, bu şöhret o ölçüde önem kazanır ve başkalarından gelecek en ufak eleştiriye duyulan korku o ölçüde saplantı haline gelir.
Sayfa 51 - Kapı
Dr. Mavi, daha geçenlerde Theodore Zeldin'den okuduğu bir paragrafı hatırladı. "İnsanların giderek artan bir yüzdesi, gökyüzünden onları seyreden atalarının neler düşüneceğini ya da tarih kitaplarında kendilerini için neler söyleneceğini değil, başkalarının onlar hakkındaki düşüncelerini dert ediyor; ey- lemlerinin, kendilerini tanıyan ve tanımayan kişiler tarafından her Allah'ın günü nasıl eleştirilip yargılanacağıyla ilgileniyor. Modern çağın kâbusu, kötü izlenim bırakmak. Modern çağın arafı, kişisel şöhret. Bir toplum kendisini ne ölçüde demokratik görürse, bu şöhret o ölçüde önem kazanır ve başkalarından ge- lecek en ufak eleştiriye duyulan korku o ölçüde saplantı haline gelir. Amerika'da yapılan bir anket, bütün korkular içinde en kaygı verici olanının bu korku olduğunu ileri sürüyor."
_Sıradan sözcüğü neden bir küçümseme ya da bir hakaret ifadesidir? Neden sıradan olmayan sözcüğü, olağanüstü seçkin gibi takdir ifadelerini içinde barındırır? Neden sıradan olan her şey alçak ve bayağıdır? Sıradanlık, türün doğuştan sahip olduğu şey demektir. Onların kendilerine özgü alametifarikaları yoktur: Onlar tıpkı seri imalat mamulleri
Reklam
_Olmak sözüyle, kişinin hiçbir şeye sahip olmadığı ve istek de duymadığı, yaratıcı bir varoluş biçimini anlatmak istiyorum. _Sahip olmak(olmamak) eğilimi, yaşamlarının ana konuları; para hırsı, şöhret ve yönetim gücüne erişmek olan batı toplumlarına özgüdür. _Sahip olmak eğilimindeki bir insan, mutluluğu başkalarına üstün olmakta ve fethetme,
Hutten, bütün dünyanın gözü önünde Erasmus'u, bir başkasının artan gücü karşısında kıskançlığa kapılacak kadar şöhret düşkünü biri, diye nitelendirdi, onu acınacak kadar güvenilmez biri olmakla suçladı, anlayış biçimini aşağıladı ve Erasmus'un ulusal davaya, Luther'in davasına içinden inanmasına rağmen ihanet ettiğini bütün Almanya'ya haykırdı.
Sayfa 161 - Can Yayınları, ModernKitabı okudu
Cadde
Theodore Zeldin, “ İnsanların giderek artan bir yüzdesi, gökyüzünden onları seyreden atalarının neler düşüneceğini ya da tarih kitaplarında kendileri için neler söyleneceğini değil, başkalarının onlar hakkındaki düşüncelerini dert ediyor; eylemlerinin, kendilerini tanıyan ve tanımayan kişiler tarafından her Allah’ın günü nasıl eleştirilip yargılanacağıyla ilgileniyor. Modern çağın kâbusu, kötü izlenim bırakmak. Modern çağın arafı, kişisel şöhret. Bir toplum kendisini ne ölçüde demokratik görürse, bu şöhret o ölçüde önem kazanır ve başkalarından gelecek en ufak eleştiriye duyulan korku o ölçüde saplantı haline gelir... Yaşamlakla değil görünmekle ilgileniyorlardı.
Sayfa 51 - KapıKitabı okuyor
AVUSTRALYA TATARLARI
Avustralya Tatarların daha geç dönemlerde, bilhassa Doğu Türkistan (Şingcang Uygur Özer Bölgesi, ÇHC)'dan, göç ettikleri bir ada olmuştur. Dünya'nın yüzölçümü ile kıyaslandığında 6. büyük ülkesidir. Okyanusya kıtasındaki bu ülke 7.741.220 km2 olmasına rağmen ülkenin genelde doğu ve güney doğusu yaşamaya müsait olduğundan nüfusu ancak 23
Reklam
520 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
En Büyük mü Bilmem ama Çok ama Çok Büyük
Martin Eden... Bu Martin Eden'i 3. okuyuşum. Hayatımda zaman zaman ihtiyaç duyuyorum bu serüvene tekrar tanık olmaya. Yine ilk seferindeki gibi çok etkiledi beni. Basit bir aşk macerası gibi başlayıp git gide sosyolojik ve psikolojik derinliği artan çok katmanlı bir kitap. Herkes gibi kendimden parçalar bulduğum, ilk kez kafamdaki karakteri
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202191bin okunma
Tanrı avuntusu olmadan, yeryüzünde, yaşamlarımıza anlam kazandıran yalnızca iki tür maddeyi konfora sahibiz: yakın sevgi ilişkileri ve tatmin edici bir iş. Bu ikisi, içinde tatmin ve hoşnutluk aranan maddeci bir kültürde, gerçekten var olan biricik alanlardır.  Ancak yaşadığımız toplumda tatmin edici bir iş bulmak oldukça güçtür. İnsanların pek
Sayfa 48 - DharmaKitabı okudu
508 syf.
10/10 puan verdi
Kederin ve ümitsizliğin muazzam bir gücü vardır
İyi ki edebiyat var. İnsanlarin, insanlığın dünyaya kazandirdigi çok önemli çok bambaska bir daldır bence edebiyat. Çünkü edebiyat olayların, zamanın üzerinden yıllar, yüzyıllar geçse de usta kalemler sayesinde o günkü canlılığını, o zamanın ruhunu hicbir şekilde bozmadan günümüze ulaştırma gücüne sahip. Kimdir bu usta kalemler? Çok şükür ki
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202058,7bin okunma
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.