Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Daha sonra Mustafa Kemal, Vahdettin'in "Paşa, paşa şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin, bunlann hepsi artık bu kitaba girmiştir... tarihe geçmiştir... Bunlari unutun... Asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden mühim olabilir. Paşa devleti kurtarabilirsin," dediğini söyleyecekti.(137) Bu sözler belki söylenmiş, belki söylenmemiştir, ama Vahdettin'i savunanlar, bunu, Türklerin ulusal direnişini örgütlemek ıçın Mustafa Kemal'i özellikle gönderdiğini kanıtlamak için kullan­mışlardır. Ayrica bu amaçla padişahın ona önemli miktarda altın ver­diğini de iddia etmişlerdir. Ne var ki, padişahın bundan sonra davra­nışları bu yorumu yalanlıyor. Üstelik, Vahdettin 1922'de İstanbul'dan kaçtıktan sonra Hicaz'da kendini haklı göstermek için yayınladığı uzun bildiride böyle bir amaçtan hiç söz etmediği gibi, Rauf, Fethi ve Mustafa Kemal'in hareketlerini de eleştirmişti.(138) Buna karşılık Ana­dolu'daki görev için Mustafa Kemal'i seçmiş olan Dahiliye Nazın Meh­met Ali'nin, bakanlığın örtülü ödeneğinden ona az miktarda bir para verdiği gerçektir.(139) Yine de bu para, Mustafa Kemal'in Anadolu yol­culuklarinda sürekli olarak parasızlık çekmesini önlememiştir.
Tabiatta bilirsiniz ki hiçbir şey yok olmaz, ne bir ses, ne bir söz, ne bir hareket... Olduğu çağ ne kadar eski olursa olsun bütün bu oluşlar oldukları andaki gibi tabiat içindedir. Bu dalgalanmada zaman ve mesafe mefhumu yoktur. Yarın bizi saran tabiat unsurları içinde binlerce ve binlerce sene evvel söylenmiş sözleri olduğu gibi toplayıp tespit etmek imkânına elbette varılacaktır. Tabiatın bugün için esrar dolu sinesine gireceği muhakkak görülen insan zekâsı, beklenilen hakikatleri ortaya koyacaktır.
Sayfa 390 - M.K.AKitabı okudu
Reklam
Beklenilen Hakikatler
Tabiatta, bilirsiniz ki, hiçbir şey yok olmaz. Ne bir ses, ne bir söz, ne bir hareket.. Olduğu çağ ne kadar eski veya yeni olursa olsun, bütün bu oluşlar, oldukları anda gibi tabiat içindedir. Bu dalgalanmada, zaman ve mesafe mefhumu yoktur. Bugün dünyanın herhangi bir köşesinde söylenen sözü veya akis yapan hareketleri, yine dünyanın herhangi bir köşesinde aynı anda işitmek, dinlemek, zaptetmek mümkün olduğunu görüyoruz. Yarın, bizi saran tabiat unsurları içinde, binlerce ve binlerce sene evvel söylenmiş sözleri, olduğu gibi toplayıp tespit etmek imkânına elbette varılacaktır. Tabiatın, bugün için esrar dolu sinesine gireceği muhakkak görülen insan zekâsı, beklenilen hakikatleri ortaya koyacaktır.  (Atatürk'ün Bütün Eserleri, Kaynak Yayınları, 1.Basım, c.28, s. 152-153)
Yeni Dünya düzeni
Gerçek şu ki Dünya büyük bir değişim yaşayacak. Şu an yaşadıklarımız doğum sancısı, yeni bir dünyaya hepimiz yeniden doğacağız ömrümüz yeterse. Küresel bir hipnoz altındayız ve uyandığımızda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Evet, Dünya kaderini yaşıyor ama biz sizin kaderinizi çabanıza bağlı kıldık diyor Mülkün mutlak ve muhakkak sahibi. Ben
babaya karşı tavır
Atatürk portreleri her tarafta. Tek bir dükkan bulamazsınız ki cumhuriyetin kurucusu gür kaşları ve kararlı bakışlarıyla, tezgah arkasında yer almasın. Tek bir büro yoktur ki onun fotoğrafı olmasın. Atatürk gerçekten Türklerin babası. Bu görüntü daha İstanbul a giden THY uçağında başlıyor. Ön tarafta bir metal levhaya kazınmış olarak, yolculara istikbal göklerdedir diyor. Şehirde bankaların ve devlet dairelerinin cephelerinden Türk öğün çalış güven diye buyuruyor. O kimi zaman da tepe yamaçlarına dev harflerle yazılı bir düşünce biçiminde bir köy yolunun kıvrımında mevcut. ....Türkiye de kaçınılacak davranışlar arasında Atatürk üzerine fikir yürütmektir. O politik ideolojik babadır. Ne toplum, ne devlet, ne politika hatta nede doğa ve bilim, sınırları çizilmiş olanlar olarak kendilerini ortaya koymuş değil. Sanki bu ve benzeri şeylerden söz etmek için mutlaka ilk örneğe başvurmak gerekiyor. Atatürk böyle bir rolü üstlenmiş durumda. Tüm meslekler ormanlar hayvanlar ağaçlar ve tüm şeyler hepsinin anlaşılması ve de var olabilmesi için Atatürk tarafından söylenmiş bir şeylere gereksinimleri vardır. ......... Türkiye halkının da, büyümek için baba ya karşı tavır almak gerektiğini bir gün anlayacağını umuyorum. Fransızca yayınlanan bir turist el kitabından alınan satırlar. Kitabın ismini vereyimde toplatılsın " turguie guide ma"
Sayfa 345 - Türk edebiyatı Vakfı yayınlarıKitabı okudu
98 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Atatürk'ün manevi kızı Afet İnan, 9 Ocak 1935 günü, ileride tarih profesörü olacağı Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin açılış dersine hazırlanırken, Atatürk kendisinden bazı cümlelerini not almasını ister. Bir sebeple, o ilk dersin metinlerine giremez bu notlar ama Afet İnan onları birer tarihi belge olarak saklar. Seneler sonra, 1957
Atlas - Sayı 365 (Ekim 2023)
Atlas - Sayı 365 (Ekim 2023)Atlas Dergisi · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 20239 okunma
Reklam
Ankara, 24 Ocak 1921
Sovyet misyonu sekreteri Upmal, Mustafa Kemal ile daha sonra kendi hükümetine rapor ettiği bir görüşme yapar. Bu konuşmanın Mustafa Suphi ile ilgili bölümü şunlardır: Mustafa Kemal: .... Mustafa Suphi Erzurum'a gelmişti. Suphi, bir zamanlar Erzurum'da yaşamış ve orada ahlaksızlığıyla nam salmıştır. Erzurumlular, gelişini haber alınca,
Sayfa 157Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
ATA’nın Gelecek Hakkındaki İnanılmaz Çıkarımları
“Tabiatta, bilirsiniz ki, hiçbir şey yok olmaz. Ne bir ses, ne bir söz, ne bir hareket… Geçtiği çağ ne kadar eski veya yeni olursa olsun, bütün bu oluşlar oldukları andaki gibi tabiat içindedir. Bu dalgalanmada, zaman ve mesafe mefhumu yoktur. Bugün dünyanın herhangi bir köşesinde söylenen sözü veya akis yapan hareketleri, yine dünyanın herhangi bir köşesinde aynı anda işletmenin, dinlemenin, zapt etmenin mümkün olduğunu görüyoruz. Yarın bizi saran tabiat unsurları içinde, binlerce ve binlerce sene evvel söylenmiş sözleri, olduğu gibi toplayıp tespit etmek imkanına elbette var olacaktır… Tabiatın bugün için esrar dolu sinesine gireceği muhakkak görülen insan zekası, beklenilen hakikatleri ortaya koyacaktır.” M. Kemal ATATÜRK
Sayfa 327Kitabı okudu
(Gazi Üniversitesi, Ziya Gökalp Sempozyumu, Ankara, 8 Mart 2004) Seksen dört yıl önce, 25 Ekim 1924 tarihinde, Büyükada'daki evinden sedyeyle getirildiği Taksim-Harbiye arasındaki Fransız Hastanesi'nde öldü. Kesin bir tanı konulamamıştı, bir süredir devam eden hastalığına aksi olsaydı bile ülkenin ve adı geçen sağlık kurumunun o günkü
Reklam
Mustafa Kemal, Vahdettin'in "Paşa, paşa şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin, bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir... tarihe geçmiştir. . . Bunları unutun . . . Asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden mühim olabilir. Paşa devleti kurtarabilirsin" dediğini söyleyecekti. Bu sözler belki söylenmiş, belki söylenmemiştir, ama Vahdettin'i savunanlar, bunu, Türklerin ulusal direnişini örgütlemek için Mustafa Kemal'i özellikle gönderdiğini kanıtlamak için kullan­mışlardır. Aynca bu amaçla padişahın ona önemli miktarda altın ver­diğini de iddia etmişlerdir. Ne var ki, padişahın bundan sonraki davra­nışları bu yorumu yalanlıyor. Üstelik, Vahdettin 1922'de İstanbul'dan kaçtıktan sonra Hicaz'da kendini haklı göstermek için yayınladığı uzun bildiride böyle bir amaçtan hiç söz etmediği gibi, Rauf, Fethi ve Mustafa Kemal'in hareketlerini de eleştirmişti.
Sayfa 213Kitabı okudu
3 MAYIS'I ÜÇ İSİMDEN DİNLEMEK Hakan Paksoy, Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. İskender Öksüz ve Sadi Somuncuoğlu Hakan Paksoy (HP): Millî Düşünce Youtube kanalı izleyicilerini selamlıyorum. Bugün önemli bir konuyu, Türk siyaset ve fikir hayatında ve devlet hayatında önemli olmakla birlikte çok da fazla üzerinde durulmayan bir olayı
Tabiatta bilirsiniz ki hiçbir şey yok olmaz, ne bir ses, ne bir söz, ne bir hareket... Olduğu çağ ne kadar eski olursa ol­ sun bütün bu oluşlar oldukları andaki gibi tabiat içindedir. Bu dalgalanmada zaman ve mesafe mefhumu yoktur. Yarın bizi saran tabiat unsurları içinde binlerce ve binlerce sene ewel söylenmiş sözleri olduğu gibi toplayıp tespit etmek imkanına elbette varılacaktır. Tabiatın bugün için esrar dolu sinesine gi­ receği muhakkak görülen insan zekası, beklenilen hakikatleri ortaya koyacaktır. Ve ilave etmişti Atatürk, "Bunu fakültenin açılış dersinde okuyacaksın. Çünkü tarih belgelerinin ileri­ . deki keşiferi buna dayanacaktır Her tarihi şahsın söy­ lediği sözler toplanabilecek ve böylece biz onları kendi seslerinden ve sözlerinden dinleyeceğiz" diyordu.
Sayfa 390Kitabı okudu
Dinler Yaradan'ı bulma ve ona ulaşma yoluyken insanlar üzerinde güç elde etme ve onu koruma yolu olarak kullanılmaya başlandı. Günah kavramıyla insanın elinden soru sorma ve araştırma hakkını aldılar ki, gerçeği anlamasınlar. Bugün çocuğumuzun inandığı dini ilk yazıldığı haliyle okuduğunuzu mu zannediyorsunuz? Elbette hayır. Düşünün
Sayfa 151Kitabı okudu
72 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.