Çok uzun zamandır okumak istiyordum. Sonunda okumak nasip oldu. İyiki oldu.
Ama tam tatmin etmedi beni. Çünkü kitabı okul kütüphanesinden aldım. Normalde 3-5 günde okumayı tercih ediyorum şiir kitaplarını. Daha rahat anlamak ve özümsemek için. Ama kitap benim değil, üstünü karalayamıyorum, not alamıyorum, iki tane ben de söz yazamıyorum yanına.
Yazar bu kitapta darbenin gölgesi altında büyüyen çocukların gözünden olayları anlatmaya çalışmış. Kara, esmer çocukların hikâyeleri. Kitap beş bölümden oluşuyor. İlk bölüm ile son bölüm birbirine bağlantılı ve şaşırtıcı. Yazar argo kelimeleri çokça kullanmış. Hani ergenlik dönemindeki sokaklarda oyun oynayan çocukların ağzıyla yazılmış. Ara ara okurken kendi çocukluğunuzdan da birşeyler buluyorsunuz.
Bazı bölümleri okurken gülümsettiriyor.
En yakın iki çocukluk arkadaşı aynı kıza aşık olurlar. "Zehra" Çocuklardan biri koluna kibrit yakarak "Z" harfini dövme olarak yapar. Zehra'nın "Z" sini. Diğeri de yazıya sığınmış, yazıdan başka gidecek yeri olmayan bir çocuğun avuçlarındaki harfler.
"Zamirler Zehra'nın yerini tutabilir mi hiç!"
(syf 123)
Arkanya'nın Sesi Gazete'sine manşetten verilecek olan olay; bir kadının köy meydanın da üzerine kezzap atılıp sonra satırla öldürüldüğü haberi basılacaktır ama harflerden "Z" harfi bir türlü bulunamaz.
Kemal Varol "Sahiden Hikâye" kitabı ile 2018 yılında Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kazanmış.
"Derdini bu harflerin aralarına serpiştirirken kendini fazla da açık etme. Bu harfleri yan yana getirip güzel güzel şeyler anlat insanlara! Ki onlar bunları okurken sahiden hikâye sansınlar her seferinde."
(syf 170)
Kitabı incelemeye girişmeden önce okuyacak arkadaşlardan bugüne değin gerek okullardaki Sünni din eğitimi, gerek aile ve çevreden duydukları belli belirsiz söylemlerden kendilerine kalan ne varsa hepsini bir kenara koymalarını rica edeceğim; sağlıklı bir okuma için. Çünkü okuduklarınız hiç şüphesiz sizi dehşete düşürerek "peygamberim yapmaz,
Annelerin ninnilerinden
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık,
anlamak gideni ve gelmekte olanı.
Beş Satırla / Nazım Hikmet
Uzuuuun bir aradan sonra tekrar merhaba :)
Çok uzun süredir görüp de okumayı ertelediğim bir kitaptı. Nihayet bugün (12 Temmuz'da) okudum bitti. Hayatımda daha önce bu kadar verim aldığım bir başka kitap okumamıştım. Keşke bu kitabı dünyadaki herkes okusa, her dile çevrilse, kalbinde azıcık sevgi kırıntısı olan herkes okusa, özellikle
"İlm-i Tıbb'ı iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra dört-beş saat kadar daha yeme. Şifa, hazımdadır. Yani, kolayca hazmedeceğin mikdarı ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, taam taam üstüne yemektir."
Ebu Ali İbn-i Sina, yalnız tıb noktasında;
كُلُوا وَ اشْرَبُوا وَ لَا تُسْرِفُوا
âyetini şöyle tefsir etmiş. Demiş ki;
جَمَعْتُ الطِّبَّ فِى الْبَيْتَيْنِ جَمْعًا وَ حُسْنُ الْقَوْلِ ف۪ى قَصْرِ الْكَلَامِ فَقَلِّلْ اِنْ اَكَلْتَ وَ بَعْدَ اَكْلٍ تَجَنَّبْ وَ الشِّفَٓاءُ فِى الْاِنْهِضَامِ وَ لَيْسَ عَلَى النُّفُوسِ اَشَدُّ حَالًا مِنْ اِدْخَالِ الطَّعَامِ عَلَى الطَّعَامِ
Yani; "İlm-i Tıbb'ı iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra dört-beş saat kadar daha yeme. Şifa, hazımdadır. Yani, kolayca hazmedeceğin mikdarı ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, taam taam üstüne yemektir."
Hekimlerin ve feylesofların üstadı, dâhî - i meşhur İbn - i Sina, bir sözünde şöyle demiştir: " İlm - i Tıbb'ı iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra dört - beş saat kadar daha yeme. Şifa, hazımdadır. Yani, kolayca hazmedeceğin miktarı ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, yemek üstüne yemek yemektir. " @vida_huseyin_suleymanoglu
Annelerin ninnilerinden
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık,
anlamak gideni ve gelmekte olanı.
İlm-i tıbbı iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır.
- Yediğin vakit az ye.
- Yedikten sonra dört beş saat kadar daha yeme.
- Şifa hazımdadır.
Yani, kolayca hazmedeceğin miktarı ye, nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, taam taam üstüne yemektir.
(İbn-i Sina)