Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir Duygu Mu Var Böyle Derin, Böyle Derin, Böyle Geniş
Bir duygu mu var böyle derin, böyle geniş Sevmek bir ölüş, belki de tekrar diriliş Bitmez kederim, bil ki tükenmez derdim Aç kalbini öğren, seni sevmek ne imiş
Sayfa 30
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1
Ekrem Altıntepe
Ekrem Altıntepe
Bugün sizlere @ekrem_altintepe 'nin yazmış olduğu muhteşem bir kitapla geldim #nandiyaejderhası Bir çocuk kitabı olarak başladığım bu kitabın içeriğinin böyle dolu dolu olması beni çok mutlu etti. Çocuklarım okurken içim öyle rahat olacak. Çünkü alacakları mesajlar beni oldukça mutlu edecek. Kitabımızın ana fikri sıfır atık, geri dönüşüm ve israf konusunu sevgili ejderhamız 'nan' öğretecek. Kerem acele ile evden çıkmış maça yetişmek için koşturuyor ve annesinin verdiği bayat ekmekleri kuşlara vermek yerine çöpe atıyor. Ertesi gün yol üzerinde daha önce hiç görmediği bir baraka görür ve korksa da merakına yenik düşerek barakaya yaklaşır. Tam o sırada bir şey onu içeri alır. Karşısında ejderha nan'ı gören kerem korkuyla bakarken Nan Kerem'e senin yüzünden burada esirim der. Ve durumu düzeltmesi için Kerem'e görevler verir. Birde farsi vardır kötü olan. Kerem verilen görevleri yerine getirmeye çalışırken engel olup tuzaklar kuracaktır. Güçlenmek için elinden geleni yapmaktadır farsi. Fantastik öğelerle çocuklara hayatımızda ki herşeyin çöp olmadığını değerlendirilebileceğini israfın kötü olduğunu öyle güzel anlatmış ki okurken çok keyif aldım. İlkokuldan itibaren her yaş okurun severek okuyabileceği muhteşem eğitici bir kurgu sizleri bekliyor. Kitap serinin ilk kitabı imiş. Diğer maceraları büyük bir merak ile bekliyorum daha doğrusu çocuklarla bekliyor olacağız.
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1
Nandiya Ejderhası - Nandiya Maceraları 1Ekrem Altıntepe · Martı Yayınları · 202225 okunma
Reklam
Gollum - Smeagol Hikayesi
"Uzun bir zaman sonra, ama yine de zamanımızdan çok yıllar önce. Ulu Nehrin kıyısında Yabandiyar'ın sınırında eli uz, ayağı sessiz küçük bir ahali yaşarmış. Sanırım, Ülkenler'in babalarının babalarıyla akraba bir hobbit türündenmişler bunlar, çünkü Nehir'i çok seviyorlar ve içinde yüzüp kamıştan küçük kayıklar yapıyorlarmış.
Son on yılda Türkiye'de " niceliğin egemenliği " bunca yıl kınanıp karalanan Batı medeniyeti metropolünde olduğundan çok daha yoğun ve yaygın bir geçerlilik alanı kazandı. O kadar ki niceliğin egemenliğinden şikayet etme konumunda bulunduğunu varsayanlar şikayetlerini yine niceliğin egemenliği suretiyle açılan yollarda dile
Sayfa 7 - E-KitapKitabı okuyor
1960 ve 1970'lerdeki kalem kavgaları: 1960'ların başında Atsız Orkun'da ve Millî Yol'da yazmaktadır. Bedii Faik'in 18 Şubat 1962 tarihli Dünya gazetesinde, 1944 olaylarından bahsederek Atsız ve arkadaşlarını Naziler safında savaşmak üzere hükümeti ele geçirmekle suçlaması üzerine Millî Yol'un 6. sayısında (2 Mart
608 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
”Cam eskiden kumdu,dedi. Kum olduğu zamanı hatırlıyor. Kuşları, üzerinde yürüyen ayaklarını hatırlıyor. Küçük izler bırakmalarını. Cam olmayı hiç istememiş. Sinsice şeffaf olmayı hiç istememiş. Kuşları, pencereden onları izlemeyi seviyor, o yüzden ağladı” Merhaba kitapseverler, Cam’a yüklenen bu anlam,onun duygusallığı beni çok etkiledi kim derdi
Biçimin ve Boşluğun Kitabı
Biçimin ve Boşluğun KitabıRuth Ozeki · İthaki Yayınları · 202380 okunma
Reklam
kitaplığım ve çalışma masam mütalâa odasında iken, pek okuma yapamıyordum. sonra kaç hafta önce ayrı bir küçük raf bularak, kendi odama taşıdım. hâl böyle olunca anladım ki kitaplar gözümün önünde, yatağımın yanında, başucumda durmalı; bana seslenmeli, bağırmalı, çağırmalı, nazlanmalı, cilve yapmalı, üzülmeli, sevinmeli; hasılı "oku beni, hakkımı ver!" demeli imiş...
534 syf.
8/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Tek Tanrı İnancına Sahip Firavun
Tuna Kahraman
Tuna Kahraman
5 tane kitabı olan, Çanakkale de yaşayan ve
bidünyakitapgrubu
bidünyakitapgrubu
nun da uzun zamandır üyesi olan öğretmen ve idareci yazar. Kendisi bu kitabı yazmaya
Sigmund Freud
Sigmund Freud
un
Musa ve Tektanrıcılık
Musa ve Tektanrıcılık
kitabını okuduktan sonra karar vermiş. Acaba Hz Musa Akhenaton muydu, sıkı bir takipçisi miydi, yoksa hiçbirisi miydi diyerek de yola çıkmıştır. Kendine özgü kurgusu ile
Akhenaton
AkhenatonTuna Kahraman · Dorlion Yayınları · 202391 okunma
92 syf.
8/10 puan verdi
Aşk İmiş Her Ne Var Alemde
Aşk İmiş Her Ne Var Alemde
Abdülhak Şinasi Hisar
Abdülhak Şinasi Hisar
Biz bugün kudemâdan bahsederken, kolaylık olsun diye "divan edebiyatı" diyoruz. Bu, uydurma bir tâbirdir. Onlar kendilerine sadece şair; kullandıkları aruz'a, vezin ve şiir kitaplarına da, manzumelerini malûm teşrifatla sıraya koyarak, "dîvân" derlerdi. Kudemâdan sonrakiler "dîvân" tertibinden vazgeçtilerse de, yine aruz vezniyle yazdıkları şiirleri, divan şiirinin tabiî bir devamı ve maba'dıdır. Yüzlerce senelerden beridir, beş, beş buçuk asır, bizim klasik zevkimiz devam ettiği müddetçe yazılmış bütün bu mısralar, denilebilir ki bütün divan şiiri, harici zevâidinden tecrît edildiği takdirde, yalnız öz mısralardan ibaret birer mısra ve beyit müntahabâtı olmak sevdasındadır. Şairlerin de asıl şair oldukları zamanlarda yazdıklarıyla böyle birer antoloji meydana gelmiş olur. Bu küçük kitapta, yalnız aşka ve onun akrabası hislere dair ve yalnız aruz vezniyle yazılmış olan mısralar var. Dilimizin, ebediyet için söylenmiş olduklarına inandığımız bu mısralarını vezinleri dolayısıyla, bir nevi veda gibi telâkki edemeyiz. Bu mısralar, modası geçmiş bazı kelimelerine rağmen, Türkçemizin ebedî hayatıyla beraberdirler. Zaten bütün bu zamanlar şairleri de, tekmîl manzumelerle dolu unutulmuş sahifeler arasında bir tek mısraları canlı kalabilmişse kendilerini bahtiyar sayıyor, bunu biliyor ve söylüyorlardı: "Eğer maksud eserse mısra-ı berceste kâfidir!"
Aşk İmiş Her Ne Var Alemde
Aşk İmiş Her Ne Var AlemdeAbdülhak Şinasi Hisar · Yapı Kredi Yayınları · 201288 okunma
Kur'an'da bildirilen kıyamet belirtilerinden haberi olan birkaç imanlı insan o an yanında olan sevdiklerini alarak dağlara gitme hazırlığı içinde olurlar kıyamet süresi 11 ayetinde "sığınmak için sarp ve sağlam dağlara kaçacaklar lakin kaçacak sığınacak yer yok " bundan yaklaşık bir yıl sonra yeryüzünün tamamında bile sayılı insan kalacaktır, tabii ki bu durumda hemen ölenleri şanslı sayıyoruz çünkü yaşanacak felaket çekilecek bir durum değil doğrusu, bugüne kadar o kadar rahat bir dünyada yaşayanılıyorumuş o zaman anlayacağız meğer dünya cennet ayarında imiş. araf suresi 10 ayette "andolsun sizi yeryüzünde yerleştirdik ve sizin için orada geçiminize yarayacak nimet ve imkanlara vücut verdik, ne de az şükrediyorsunuz" o günlerde bu nimetleri verene şükür etmediğimizin farkında farkına böyle varacağız işte bu nimetleri kendimize yaratıyormuş havasına kapılmış halde idik, şimdi o yaratma gücümüze ne oldu?
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.