Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Cehennem'in efendileri.
İnsanların, bir zamanlar içlerine şeytan girebileceğille nasıl inandıklarını anlıyorum. Ben bile inanmadığırndan emin değilim. İnsanın içine giren şeytan! Yabancı bir şeyin çalkantılı doğumu; her bir sinirin direnmesi, kavgayı kaybetmesi ve yenik bir şekilde, istilacıyla barışmak için durulması. ihlal - doğru kelime bu, etrafı bir pürmüzünki gibi mavi alevlerle sarılı bir tınıya sahip bir kelime düşünebiliyorsaruz, işte bu o kelime.
Sayfa 103
En iyisi bir bulut olmalı, gelip evinin üstün­de durmalı. Mademki bulut değilim; ben bu şehirde sensiz yaşayamam.
Reklam
Uyandığımda Hudson'm başı bacaklarımın arasındaydı. Ba- caklarıma değen nefesi, tüm vücudumun ürpermesine neden oluyordu. Gözlerim yarı açık bir halde başımı eğip, ona doğru baktım. Beni uyandırmadan nasıl soyduğunu merak ediyordum. Bakışlarımı yakaladı. "Beni dün akşam uyandırmadın," dedi ve beni yalamaya başladı. "Ve sana
Sayfa 151
Sigara.. !!!
Dur, sana ateş vereyim. Sigarayla bu mücadeleye dayanabiliyor musun? Ben epey zor dayanıyordum ama bıraktım. Sigarayı değil, mücadeleyi. İnsan günün birinde bununla da hesaplaşmak zorunda kalıyor. Kendi kendine, sigara içmeyip beş on yıl fazla yaşamaya değer mi, yoksa insanı öldüren ama o zamana kadar tuhaf bir heyecan kaynağı olan, yatıştırıcı bir maddeyle hayatı zenginleştiren bu nahoş, küçük tutkuya teslim mi olmalı diye soruyor. Elli yaşından sonra bu ciddi bir soru. Ben cevabımı kalp spazmlarıyla ve ölene kadar bu şekilde devam etme kararıyla verdim. Bu acı zehri elimden bırakmıyorum, çünkü buna değmez. Bırakmanın o kadar zor olmadığını söylüyorsun. Tabii zor değil. Ben de daha önce bıraktım, hem de birden fazla kez; o zamanlar henüz buna değiyordu. Fakat bu defa bütün günümü sigara içmemekle geçiriyordum. İnsan bununla da yüzleşmeli. Herhangi bir şeye tahammül edemediğini, bir uyuşturucuya ihtiyacı olduğunu, bunun için bedel ödeyeceğini kabul etmeli. O zaman her şey kolaylaşır. Gerçi bunun üzerine, "Sen de kahraman sayılmazsın" deniliyor. Ben de şöyle cevap veriyorum: “Peki, kahraman olmayayım ama ödlek de değilim, çünkü tutkularımı yaşayacak cesaretim var." Bence böyle.
Sayfa 130
Aşk iki kişi arasında asla eşitlenmeyendir Ben bir Divan şairi değilim ki sevgilim Sana bercesteler düzeyim Yine de giderayak, gözlerine, ellerine, ayaklarına Tutulmuşluğumu herkes bilsin isterim. Ben bu çıldırmış vaktin, ben bu yılan zamanının Paramparça edilmiş şairiyim. Ne diyeyim! Yine de içimde, çoook eskiden kalma bir Ya leyl... ya leyyyIIIIIIIIIIIIIe Bir çöl gecesine ismini bırakayım.
479 syf.
·
Puan vermedi
·
43 günde okudu
Sevgili bilge bu roman ağırdı ve biz bu ağırlığı üstlendik!
1970 yılında Tutunamayanlar romanı ile Türk edebiyatında artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını adeta manifesto gibi ilan eden Oğuz Atay dünya çapında bir sanatçı ustalığı ile geleneksel Türk edebiyatına giriş yaptı Bu sıradışı yapitiyla ilk post-modern olarak adlandırılırıldı. "Beni hemen anlamalısın, çünkü ben kitap değilim, çünkü ben öldükten sonra kimse beni okuyamaz," satırlarıyla anlaşılmayı bekleyen oğuz Atayın bu kitabı bize anlatılmak isteneni doğrudan anlatmak değilde çok dolambaçlı anlamlar katarak tarihi felsefik ve psikolojik olarak biraz da ben ne okudum diyip başa saran yazarımız oğuz Atay bu kitabında anlaşılmayı beklemiştir. Sizde benim gibi Leyla ile Mecnun ve Poyraz Karayel dizisinden esinlenip oğuz atayi bu kitabıyla karar vermişseniz biraz zorlanacaksınız ya da okuyup zorlanmişta olabilirsiniz. Spoiler vermeden şunu söyleyebilirim Tehlikeli oyunlar kitabında içinde siz varsınız hem yazıp hem oynatıp hem de kitabın içinde kendinizi başrolde oynadığınızı hissedildiğiniz uyku ile uyanıklık hayal ile gerçek arasında gidip geldiniz sıradışı bir yapıt.Roman oyun içinde bir oyun...Kitabı okurken kendinizi sorgulamayı toplumdaki yerimizi hayattın anlamını sorgulatiyor size. Not: Oğuz Atayla tanışmak isterseniz öncelik bu kitap yerine Atayın diline alişabileceğimiz daha anlaşılır bir dille yazılan kitaplarından başlayarak ilerleyebilirsiniz tabi yinede tercih sizin keyifli okumalar..
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202230,9bin okunma
Reklam
İşte gülüyorlar ,beni anlamıyorlar. Ben,bu kulaklara göre ağız değilim.
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap İskender Pala'nın okuduğum ilk kitabıydı. Kitaba başlamadan önce oldukça tereddüt ettim çünkü çevremden sürekli olarak "Kitap bir kurgudan çok bilgi ağırlıklı ilerliyor, uzun bir süre bitiremeyebilirsin." sözlerini duyuyordum. Açık olmak gerekirse duyduklarım doğruydu ve bunu okuduktan sonra daha iyi anladım. Yine de ne kitabı
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşkİskender Pala · Kapı Yayınları · 200420,1bin okunma
Raymalı-aga kendi zamanında çok tanınmış bir cırav (yırcı), bir ozan idi. Daha küçük yaşta ün kazanmıştı. Tanrı vergisi bir yetenek ve kişiliğinin üç güzel özelliği sayesinde bozkırın en ünlü yırcısı, âşık ozanı olmuştu: Güftesini kendi yazar, bestesini kendi yapar ve güzel sesiyle bunları hem çalar, hem söylerdi. Dinleyenler ona hayran
ötüken yayınevi
Ben bu muyum? Değilim. İçimde bir sürü "ben"ler kaynaşıyor. Kendimi hangisine bağlayacağımı şaşırıyorum
Sayfa 188 - Ötüken Neşriyat, 38.Basım
Reklam
“Bana sarılmayacak mısın?” “Emin değilim, Efe. Sarılmasak mı?” “Ama ben sarılmak istiyorum.” “Sorun da bu ya! Ben istemiyorum, oğlum!” “Yiğit, kalbimi kırıyorsun ama.”
Sayfa 324Kitabı okudu
“Gülüyorlar işte; beni anlamıyorlar, ben bu kulakların dinleyeceği ağız değilim. “
Usulca ayrılmak isterim bu dünyadan, gürültü yapmamak için yalınayak gecenin karanlığına karışarak.
Yalnızlık insanın başına gelecek en kötü şey mi yoksa en iyi şey mi? Bu sorunun yanıtı, yanında olanın kim olduğuna bağlı.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.