Oğuz Atay'a AİT DEĞİLDİR...
#Biliyor musun Olric
Neyi efendimiz?
Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı.
Neden efendimiz?
Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
Hey!
Size sesleniyorum!
Kendinizden bir şeyler bulacaksınız bu kitapta!
Buldukça duygulanacaksınız ve hayranlığınız artacak!
Hangimiz sevmiyoruz:
Kütüphanemizi düzenlemeyi?
Geçip karşısına seyretmeyi?
Ödünç kitap vermek yerine gidip yenisini alıp vermeyi?
Bir kitap eksilince kitaplıkta onun yerindeki boşluğu hangimiz fark etmiyoruz?
Hangimiz
Selam.
Bu kitaptaki çocuklar ve aileler bence milletçe kanayan yaramız. Gelin görün ki sorun da sonuçları da maalesef evrensel.
Biliyorsunuz çocuklar doğar, büyür, agudu bugudu der, yürümeye başlar, okula gider, karşı cinse yürümeye başlar, meslek tercihi yapar ve ilerde sigma bir karaktere sahip olabilmek için benliğini tanımaya devam eder.
Uzun zamandır kitaplığımda okunmayı bekleyen bir İnce Memed serisi vardı. Yaşar Kemal'in kalemindeki ustalığı çok duyuyordum ve açıkçası okumak için sabırsızlanıyordum. Sonunda Yaşar Kemal'in eşsiz eseri olan İnce Memed ile tanıştım. Bir kitap en fazla ne kadar övülebilirse o kadar övmek istiyorum. Bir yazar Türkçe'yi ancak bu kadar
Nazım Hikmet’i azıcık da olsa anlayacak kudrette gibiyim de anlatacak kudrette değilim. Olamadım olamıyorum ! Şairler şiirlerini bazen şiir yazmış olmak için yazmış olsa ne kadar kolay olurdu. Saçma sapan oldu değil mi temennim? Hani diyorum , sadece okusam , meraklanıp detayına inmesem , ne kadar kolay. Ruhun dinlensin, beynin
Olmaktan korktuğum yerdeyim. Kendimden kaçmaya başladığım zamanlardayım. Olur olmadık anlarda dolan gözlerimi gülerken kısılan gözlerime değişiyorum. Sanırım yeni yeni büyüyorum. Beni sevmeyen, kıran, yoran tüm her şeyden uzaklaşmayı geç de olsa öğreniyorum. Nasıl oldu da öğrendin diyeceksiniz belki de yanıtlayayım, aynanın karşısına geçip
⭕ Oğuz Atay adına Sahte Alıntılar derlemesi❗
Not: Alıntıları toplayan ben değilim, alıntıları derleyen kişiler, bizzat araştırma sonucu derlemiştir. Ben sadece teyit amaçlı, bir faydası dokunur umuduyla paylaşıyorum.
Ulaşmayı kolaylaştırmak açısından bio'ma da sabitleyeceğim...
____________________________________
Biliyor musun
SPOİLER!!!
İncelemelerimi yazarken, genellikle spoilerleri sevmem ve spoilere yer vermem. Çünkü okumadığım kitaptan tek bir spoiler karşıma çıkarsa, ben o kitabı asla okuyamam. Bu yüzden kimseye de bunu yapamam. Ama bu gün incelememde rahat rahat duygularımı anlatmak için maalesef, spoiler vereceğim.
Gelelim kitabımıza!
İlk başta kitap bana
Yaşar Kemal'in Kürtçe yazamaması üzerine kendine sitemde bulunmasını samimi bulmadığını ve Yaşar Kemal'in Kürtleri asimile ettiğini düşünen bazı insanlar var.
Yaşar Kemal'e haksızlık edildiğini düşünüyorum bu konuda. Örneğin İnce Memed karakterinde ve bu hikayede tasvir edilenleri anlamak için çokta kafa kırmaya gerek yok oysa.
Yaşar Kemal hayatının hiç bir noktasında Kürtlere yönelik asimilasyonu öven ve destekleyen bir demeç vermemiştir. Hatta çoğu zaman bunları eleştirmiş ve memnuniyetsizliğini dile getirmiştir.
Keza modern Kürt edebiyatının ilk çıkış yapan yazarlarından Mehmed Uzun hakkında da "o bir İnce Memed'dir" demiştir mesela. Ne desin daha? Eline bayrak alıp slogan mı atmalı illa ki?
‘’Öyle bir sızı ki bu, anlatmam lazım birine.’’ Cümlesini okuduğum incelemesi ile başladı kimdir bunun yazarı merakım?
Sızı duygusunun ifadesi ve Ayfer Tunç hayranlığım sebebiyle nerede bu kelimelerle karşılaşsam tüm dikkatimi cezbediyor.
Neden mi bu girizgah? Birkaç sene önce, herkes herkesi rahat rahat, tesadüflere gerek kalmadan, heyecanla
Sevgi çiçekleri açtı bu mevsim
Sevgi neymiş diye sorduğun yerde
Yolduğun yapraklar şahidim oldu
Bilmeden kalbimi kırdığın yerde
Halil Soyuer
HERKESİN BİR NASTENKA'SI VARDIR DURUR İÇERİSİNDE
Bu kitabı yaklaşık 10 sene önce okumuştum, Nastenka'm gideli 2 sene olmuştu.
Dostoyevski 20'li yaşlarında yazdığı bu kısa kitapta, bu öyküde belki çokça
Bazı geceler vardır, insanın konuşma hakkının elinden alındığı. Tek başına ve ne yapacağını bilemez bir haldeyken olur çoğunlukla bu. İçindeki- hayır beynindeki değil içindeki- binlerce şey sınırları parçalayıp çıkmak ister, ama söz vermiştir bir kere doğaya- kendi doğasına. Soğuk ve şekerli bir dünyada kalsaydım keşke diye düşünür, bazı