Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
VI. Mehmed: Osmanlı pâdişâhlarının en talihsizidir. Bu yüzden kendisine hâin damgası vurulmuştur. Fakat hâin değil, bütün Osmanlı pâdişâhları gibi vatanseverdir. Veliaht iken Almanya'ya gittiği zaman, batı cephesinde ateş hattı siperlerini gezmiş, herhangi bir umulmadık tehlikeye karşı başını eğmesi söylendiği zaman: "Türk başı düşman
Tarihte, Damat Ferid Hükümeti'nin yaptığı gibi, peşinde koştuğu amaca erişebilmek için anayasa düzeninin yerine Saray'ınkini geçirmekten daha büyük bir vatana ihanet suçu görülmemiştir.
Reklam
Kurtuluş Savaşımızın, Mustafa Kemal Paşa komutasındaki orduların ve Türk halkının zaferiyle sonuçlanması üzerine "Al­lah'tan sonra İngilizlere güvendiğini" söylemekten çekinmeyen "Müslümanlann halifesi" ve son Osmanlı padişahı "Vahideddin Efendi"nin (VI. Mehmed) olası bir yargılamadan kurtulmak için bir İngiliz zırhlısıyla Malta Adasına kaçtığı bilinir de 145 seçil­miş Türk'ün, "Mütareke" ve işgal döneminde kukla Damat Fe­rid Paşa hükümetince yakalanıp, sorgusuz sualsiz, o zamanla­rın İngiliz sömürgesi aynı Malta Adası'na sürgün edildiğinden ve iki yıl boyunca burada yaßadıklanndan pek söz edilmez. Neyse ki bu konuda ilk baskısı yirmi üç yıl önce yapılmış önemli bir kaynak vardır. Kimler yoktu ki bu 145 kişi arasında? Sadrazamlar, bakanlar, ordu komutanları valiler, milletvekilleri, ünlü gazeteciler ... İngi­liz yetkililerin hazırladığı "kara liste" de, yani "ilk yakalanacaklar" listesinde Mustafa Kemal Paşa'nın adı da vardı ama İngilizler na­sılsa geç kalmışlardı. Çünkü amaçlan düpedüz Türkiye'nin kafa­sını gövdesinden ayırmaktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükü­meti'nin Sevr Antlaşması'nı "yok" sayması; hatta İngiliz Başsavcı­lığı'nın, imzalanmış olsa da "henüz" onaylanmamış ve yürür­lüğe girmemiş bir antlaşmaya dayanılarak "Müttefikler arası" bir mahkeme önünde Türklerin yargılanamayacağı görüşü bi­le dikkate alınmamıştı.
Bu esnada İngiliz yanlısı sadrazam Damat Ferid görevden alındı ve yerine Ali Rıza Paşa geldi. O, doğal olarak milliciydi. Temsil Heyeti ile irtibat kurmak için Bahriye Nazırı Salih Paşa'yı görevlendirdi ve iki taraf ekim ayı içinde Amasya'da görüşüp uzlaştılar. Nihai amaç, meclisin işlerliğini sağlamaktı. Elbette bu durum işgal kuvvetlerinin hiç hoşuna gitmeyecekti. Bu arada Mustafa Kemal Paşa yılın son günlerinde Ankara'ya geldi ve 27 Aralık'ta Anadolu'nun o küçük ama tarihî bakımından önemli merkezi olağanüstü bir karar verdi. Bir şehrin halkı ilk defadır ki toptan bir siyasi karar veriyordu. Karara çok geniş zümreler ve kalabalık sayıdaki temsilcilerin katıldığı anlaşılıyor; şehrin tüccarları, uleması, tarikat şeyhleri gelen askerî heyete bağlılık bildirmiştir. Bu siyasi bakımdan da önemli bir gelişmeydi. Mücadelenin merkezi Ankara olacaktı. Amasya görüşmelerinin de etkisiyle Osmanlı Mebusan Meclisi çalışmaya başladı. Meclis, 12 Ocak 1920'de İstanbul'da toplandı. Biraz aşağıda da belirttiğimiz gibi baskı altındaydılar ancak yine de Misak-ı Millî'yi kabul ettiler.
Sayfa 172 - Kronik KitapKitabı okudu
İngiltere Dışişleri Bakanlığı arşivlerinde 3 Nisan 1919 tarih ve 453 numara ile kayıtlı nasıl bir belge vardır, bilir misiniz? Özetleyeyim; Sadrazam Damat Ferid Paşa 30 Mart 1919 günü İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Caltrophe’a gitmiş, adama bizzat padişah tarafından hazırlanmış olan gizli bir anlaşma taslağının Fransızca çevrimini sunmuştur. Adı geçen belge budur işte, içeriğiyse nedir tahmin edebilir misiniz, hayır mı, öyleyse sıkı durun; bu belge, yâni sözleşme ile son Osmanlı Padişahı Mehmet Vahdeddin’in “ yabancılara karşı bağımsızlığını koruması, iç güvenliğini sağlaması” için Türkiye’yi on beş yıl süre ile İngiltere’ye sömürge olarak teklif etmiştir. İngiltere İmparatorlukta uygun gördüğü her yeri işgal edebilecek, istediği her şeyi yap- 147 tıracak, Vahdeddin’in kafasına göre böylelikle “ ülkenin bağımsızlığı ve iç güvenliği” korunmuş olacaktır, ne “dehşetengiz” bir tasarı değil mi?
Sayfa 147Kitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa'nın Vahdettin tarafından verilen idam fermanı
Kuvayı Milliye adı altında çıkardıkları fitne ve fesatla, anayasaya aykırı olarak halktan zorla para toplamak, asker almak, bunun aksine hareket edenlere işkence ve eziyet ederek sehirleri yakıp yıkmaya kakmak suretiyle iç güvenligi bozanların tertipçisi oldukları iddiasiyla haklarında dava açılan, üçüncü ordu müfettişliginden alınarak, askerlik mesleğinden çıkartılmış bulunan Selanikli Mustafa Kemal Efendi, eski 27. Fırka Kumandanı Miralaylıktan emekli Istanbullu Kara Vasıf Bey, Eski 20. Kolordu Kumandanı Mirliva Salacaklı Fuat Paşa ile eski Vaşington elçisi ve Ankara milletvekili Midillili Alfred Rüstem ve sıhhiye eski müdürü İstanbullu Doktor Adnan Bey ile Üniversite Batı Edebiyatı eski öğretmeni Halide Edip Hanım'ın, ayrıntıları 11 Mayıs 1336[1920] tarihli ve 20 numaralı karar tutanağında yazılı olduğu üzere, Mülkiye Ceza Kanunu'nun kırk beşinci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle, elli beşinci maddesinin dördüncü fıkrası ve elli altıncı maddesi uyarınca, sahip oldukları askeri ve mülki rütbe ve nişanlarla, her türlü resmi unvanlarının kaldırılmasına ve idamlarına, halen firarda bulunmaları dolayısıyla kanun hükümleri gereğince mallarının haczedilerek, usulüne göre idare ettirilmesine dair İstanbul bir numaralı sıkıyönetim mahkemesi tarafından gıyaben verilen hüküm ve karar, ele geçirildiklerinde tekrar yargılanmak üzere tasdik edilmiştir. Bu Padişah Buyruğu'nu yürütmeye Harbiye Nazırı görevlidir. 24 Mayıs 1336 [1920] Sadrazam ve Harbiye Nazin Vekili Damat Ferid
Sayfa 204Kitabı okudu
Reklam
Damat Ferid Son Hareketi
Yine İngiliz belgelerine göre, teşebbüsler son şeklini o yılın ilkbaharında aldı. Sadrazam Ferid Paşa 30 Mart günü İngiliz Yüksek Komiser Vekili Amiral Webb’in makamına gitti ve Padişah adına geldiğini söyledi. Sadrazam’a göre Osmanlı İmparatorluğu dünya savaşında sadece İngiltere tarafından mağlup edilmişti, dolasıyla bir başka galip devlete,
NÂZIM HİKMET CELİLE HANIM'I NİÇİN TERK ETTİ? BEŞİR AYVAZOĞLU Yahya Kemal, Nâzım Hikmet'in annesi Ayşe Celile Hanım'a deliler gibi âşık olduğu halde niçin âni bir kararla evlenmekten vazgeçmişti? Bozgunda Fetih Rüyası'nı yazarken bu sorunun cevabını bulabilmek için çok uğraştım. Bana sorarsanız, belli başlı kaynaklarda ileri
Son Alıntılar ''Şahbaba''
DAMAT FERİD PAŞA'NIN SAHNEYE ÇIKIŞI Onlara iki ay direnebildim ve nihayet en sadık yaverimi saraydan uzaklaştırmak zorunda kaldım. Yine aldanmıştım, daha doğrusu savaştan muzaffer çıkması durumunda bile Mustafa Kemal Paşa'nın sadakatı konusunda garanti veren İzzet Paşaların yaptıkları açıklamalara ve verdikleri garantilere göre Mustafa Kemal
84 syf.
10/10 puan verdi
TBMM öncesi Anadolu Hareketi'nin karar organı olan Heyet-i Temsiliye'nin 1919 Eylül- 1919 Aralık dönemi kararlarını içeren bir eserdir. Eserde Milli Mücadelesi'nin öncelikle Anadolu'da görevli olan yönetimlerin değiştirmesi ve kovuşturması ile beraber başlandığı gorulmektedir. Milli Mücadele'ye karşı tavır alan memurlar görevden alınmıştır. Bunun yanında Heyet-i Temsiliye Batı Direnişine Demirci Efe ve Çerkez Ethem'e yolladığı bazı emirlerle organize ettiğini görmekteyiz. Bunun yanında Damat Ferid Paşa hükümetinin düşmesinden sonra İstanbul Hükümeti ile gerçekleştirilen Amasya Görüşmeleri'nin kararları da eserde yer alır. Bu dönemde İstanbul Hükümeti ile Anadolu Hareketi ortak hareket ettiği görülmektedir. Heyet-i Temsiliye'nin günümüz Türkiye sınırları dışında bilhassa Batı Trakya için aldığı kararların fazlalığı dikkatleri çekmektedir. Bunun yanında Musul'dan bir aza talep edilmesi gibi kararlarda alınmıştır. Böylelikle direniş faaliyetlerinin Anadolu' dışında da var olmak istediği gayet açıktır. Eser Cumhuriyet tarihçilerinin mutlaka okuması ve bulundurması gereken I.el bir kaynaktır.
Heyet-i Temsiliye Kararları
Heyet-i Temsiliye KararlarıBekir Sıtkı Baykal · Türk Tarih Kurumu Yayınları · 198912 okunma
98 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.