Kitap Uygurlara ait bir masalla başlıyor. Masalda bir eşe sahip olduğu halde güzel bir kadına aşık olan Yüzbaşı Burkay'in bu aşk uğruna hem hayatta hem de öldükten sonra çektiği ızdıraptan söz ediliyor.
Romanın baş kahramanı olan Yüzbaşı Selim Pusat da aslında bu masal kahramanıyla aynı kaderi paylaşıyor. Farklı zamanlarda yasak aşka tutulan iki
Öncelikle, “bir kitap anlatılmaz okunur,” diye başlamak istiyorum. Harry Potter serisinin yazarı Rowling’in kaleminden çıkan fantastik bir hikâye kitabını okuyarak geldim. Ickabog, J.K. Rowling’in bundan on yıl kadar önce, kendi çocuklarına uykudan önce anlatmak için kaleme aldığı özgün bir hikâye. Çocuklarının çok sevdiği bu hikâyeyi tavan
- " (...) Bir dini veya ideolojiyi yok etmenin -ayrıntılar bir tarafa- belli başlı üç yolu vardır. Birincisi; katliam ve esaret… İkincisi; tahkir, iftira ve tecrit… Üçüncüsü; başkalaştırma ve ihanet… Bu üç yol da “Bu Ülke”nin evlâtları üzerinde uzun bir dönem tatbik edildi…
Birinci ve ikinci yollar, Irak ve Çeçenistan gibi ülkelerde topyekûn
Sör Jorah yaşlı adama uzun bir bakış attı. “Sopalı bir yaver Braavoslu Mero'yu öldürdü, öyle mi?”.
“Sopalı,” diye doğruladı Dany, “ama artık yaver değil. Sör Jorah, Arstan’ın şövalye ilan edilmesini istiyorum.”
“Hayır."
Yüksek sesli ret yeterince şaşırtıcıydı ama daha tuhaf olan, itirazın iki adamdan aynı anda gelmiş olmasıydı.
Sör
Ne olacaksa olsun, diye düşündü Geralt. Bıktım her şeyden. Yalan söylemeyeceğim.
"Geralt."
"Nerelisiniz?"
"Hiçbir yerliyim."
"Jovalyelik falan?" Meve, ayaklarının önündeki kumları yine kanlı tükürüğüne buladı.
"Anlayamadım? Hayır, şövalye değilim, majesteleri."
Meve kılıcını çekti. "Diz
Merhaba saygıdeğer büyüğümüz Don Kişot. Dört yüz yılı aşkın yaşınla nasıl da karşımızda hala dimdik ve bilge duruyorsun, oldukça şaşırtıcı. Hala dinletiyorsun kendini, düşündürüyorsun ve güldürüyorsun... Önünde bir şövalye gibi diz çökmekten başka ne yaraşır ki bize! Sen ki ilk modern romansın, şöyle senden kimler etkilenmiş diye bir araştırma
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar.
_Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım.
_Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
Theo kılıcı elimden aldı. "Kralın önünde diz çök, Griff." Etrafıma bakınıp kralı aradım. "Benim, sersem. Kral benim, başka kim olacaktı? Wade mi?"
Moralim bozuk olmasına rağmen gülümsedim ve beni şövalye ilan etmesi için diz çöktüm.
"Bu yağmurlu perşembe gününde, ben, New York Şehri Kralı Theo, asla vakit ayırıp da okumayacağım kurgu romanlar hakkındaki engin bilginden dolayı seni New Yorklu Sör Griffin ilan ediyorum. Bir de komik bulmasan duymak için her seferinde kendime yumruk atmak isteyeceğim kadar çok çok sevdiğim kahkahandan dolayı."
En kötü ihtimalle bir noktada anlaşabileceğimizi düşünüyorum.”
“Fakat haksız olduğun bir taraf var” diyen Markiz Juliette’yi çekici bakışlarıyla süzmeye başlamıştı, birbirlerinden çok hoşlandıkları belli oluyordu.
Diğerlerinden ayrı Justine ile olan Şövalye, “İtiraf etmeliyim ki henüz tam olarak sertleşmedim. Ama bunun önemi yok çocuğum yanıma gel, küçük güzel kız, diz çök ve beni em sonra da bana aminin değil kıçının marifetlerini sunmanı istiyorum” dedi. Justine’in boyun eğdiğini fark edince, “evet bu kız benim için çok uygun,” dedi.
7 sayısının sırrı gizemi
Kainata baktığımızda içinde 7 rakamının gizli olduğu nice sır ve hikmetlerin en çok merak edilen konulardan biri olduğu görülmektedir. Peki Kuranda 7 sayısının önemine ilişkin geçen örnekler neler? Tasavvufta 7 sayısının hikmetleri...
Gündelik yaşantımız içerisinde birçoğumuz 7 sayısı ile ilgili birçok şey duymuşuzdur.
"sanat, doğası gereği hayatın daha eksik ve daha az dolaysız bir ifadesini verme durumundadır."
Darağacında bile mertebeye bağlı şeref dikkate alınmaktaydı. Örneğin Ahırlar Nazırı Saint-Pol için, darağacı bolca zambak çiçeğiyle süslenmişti; üzerinde diz çöktüğü yastık ve gözlerine bağlanacak mendil al kadifedendiler ve cellat daha
Theo kılıcı elimden aldı. "Kralın önünde diz çök, Griff." Etrafıma bakınıp kralı aradım. "Benim, sersem. Kral benim, başka kim olacaktı? Wade mi?"
Moralim bozuk olmasına rağmen gülümsedim ve beni şövalye ilan etmesi için diz çöktüm.
Kitap adına rağmen sadece Arap ve Latinlerin değil doğrudan Türklerin tarihine de 200 yıl boyunca ışık tutuyor.
Bir tarafta, Emevi ve Abbasiler tarafından Endülüs ve Akdeniz kıyılarında kıstırılan Katolik Dünya, diğer tarafta ise Selçuklu komutanlarının öncülüğündeki Türklere Anadoluyu kaybeden ve Karadeniz üzerinden akınlar ile gelip Doğu