Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
Almanların I. Dünya Savaşı'ndaki Planı:
Schlieffen Planı, Rusya'nın seferberliğini tamamlayıp savaşa hazır hale gelmesinin altı hafta alacağını öngörüyordu. Dolayısıyla Almanya'nın Fransa'yla tek başına yüzleşmek için altı haftası olacaktı. Plana göre, Rusya seferberliğe başladığında Almanya Fransa'ya savaş ilan ederek onu altı hafta­da mağlup etmeliydi. Bu başarıldıktan sonra Alman ordusu Rus tehdidiyle rahatça başa çıkabilirdi. Rus seferberlik emrinin 30 Temmuz' da verilmesiy­le, Almanya için altı haftalık süre başlamış oldu.
Reklam
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
XVIII. yüzyılı sevdiğimi birçok defa dile getirdim. İşin doğrusu bütün XVIII. yüzyılı sevdiğim söylenemez, ben Diderot'yu severim. Daha doğrusu, romanlarını severim. Daha da doğrusu, Kaderci Jacques'ı severim. Diderot'ya yönelik bu bakış açım elbette fazlasıyla kişiseldir, fakat olumlanmasının da pekâlâ mümkün olabileceğini düşünüyorum: Doğruya doğru, oyun yazarı Diderot olmasa da olur deyip geçmek mümkün; illa gerekirse, bu büyük Ansiklopedistin denemelerini okumadan da felsefe tarihini anlamak mümkün; fakat iddia ediyorum, Kaderci Jacques'ın yokluğunda, roman tarihi ne anlaşılabilir ne de tamam sayılır. Hatta şunu da ilave edeyim, bu esere en fazla zararı dokunan, dünya romanı bağlamında değil de yalnızca Diderot yazını bağlamında incelenmesi olmuştur; Kaderci Jacques'ın azameti, ancak Don Quijote'nin, Tom Jones'un, Ulysses'in ya da Ferdydurke'nin yanında göze çarpar.
Bir varyasyona girişKitabı okudu
Hava fotoğrafçılığının arkeolojik araştırmalarda kullanılması, I. Dünya Savaşı sırasında askeri keşiflerin bir yan ürünü olarak başlamıştır. II. Dünya Savaş’ında, savaşan ülkelerin fotoğrafla haber alma bölümlerinde daha çok arkeologların görev yaptığı izlenir
Sayfa 64
Artık Mısır ve Mezopotamya’nın eski yıkılmış devletleriyle, ya da medlerin, perslerin imparatorluklarıyla karşılaştırıldıklarında, ard arda gelen göçerlerin kaynaşmasının sonucu Helenlerin, i.Ö. 6. Ve 6. Yüzyıllarda, yeryüzündeki bütün el değmemiş insan enerjisini temsil ettikleri görülür. Ari dehası, onlarda, insanlığın en hayati devrimlerinden birini gerçekleştirmek ve modern dünyanın temellerini atmak üzere, uzun süren karanlık döneminden sıyrılmıştır. İnsanoğlunun dehası, evren karşısında yeni gücünün farkına vararak kendi ayakları üzerine basabilmesi için, binlerce yıllık geleneklere dayanan dünya anlayışını ve tasarımını bozmuştur. İnsanoğlunun, evrenin yasalarına tutsak olmasına yol açan zincirlerden kurtuluşu, insan sanatının o güne kadar bilmediği bir psikolojik ifadeyi canlandırarak eski heykellerde naif bir biçimde dile geldi. Bu ifade, karşılıksız yaratışın ve özgür buluşun sevincini dile getiren “mutluluk hiyeroglifi” diye adlandırılmış olan beş coşku simgesiydi, yani gülümsemeydi. Büyüsel dünya anlayışı, yerini akılsal bilgiye bırakmıştı. Eski yunan dini ya da mitolojisi, yunan mucizesinin özü olan akıl ve şiir kaynaşmasının ürünüydü. Eski Yunanlılar için evren şekiller ve çok zengin insan görüntüleri halinde kristalleşmişti ve bu kristalleşme, plastik sanatlar, şiir ve tiyatro için sonsuz bir düşünme ve hayal kurma kaynağı olmuştur. Eski yunan uygarlığı; Mezopotamyalıların ve mısırlıların bilmedikleri insanoğlunu keşfetmişlerdi. Böylece insan figürü, uygarlıklarının hayal gücüne uzun süre egemen olan hayvan figürünü tahttan indiriyordu.
Reklam
Günümüz Müslüman'ı, Allah rızasını nasıl kazanacağını araştırmak yerine, dünya para piyasalarını konuşuyor, kendisine onu dert ediniyor. Onu dert edindiği için de dertlerden kurtulamıyor.
Sayfa 132 - BEYAN YayınlarıKitabı okuyor
Cenab-ı Hak Asr Sûresi'nde: "Asra (zamana) yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır." (103/Asr, 1-3) buyurmaktadır. Zamana yemin ile başlayan bu sürede; iman, amel-i salih, hakkı ve sabrı tavsiye
Sayfa 117 - Otto YayınlarıKitabı okudu
Bugün atmosferimizin içerdiği bütün oksijenin Dünya tarihi boyunca yeşil bitkilerce fotosentez yoluyla üretildiğini de bildiğimize göre; yeryüzüne yerleşir yerleşmez, aynı yoldan yeni bir başlangıca, hayatın kimbilir belki de bu kez çok değişik bir biyolojik anlayışa göre yeniden biçimlenmesine götürecek bir gelişmeye bir kez daha başlama imkânı vermeyen belki de hayatın ta kendisiydi. Hayat sanki bir kez ele geçirdiği Dünya'yı ve ortamı muhtemel rakiplerine ya da düşmanlarına kaptırmak istememişti. O günden sonsuza kadar yeryüzündeki bütün öteki biyolojik fırsat ve imkânlara gelişme yolu böylelikle kapanmıştı. Bir benzetmeyle diyebiliriz ki, Kabil o zaman ilk ve son kez öldürmüştü Habil'i!
Osmanlı'da "Kardeş ve evlat katli"
Fatih Sultan Mehmed Han, devletin daha evvel içine düştüğü birtakım tehlike ve hataları değerlendirip «Fâtih Kânunnâmeleri» denilen ka- nunnâmeleri hazırladı. Lakin sanılmamalıdır ki bunlar, onun veya o devirdeki ricâlin şahsî düşüncelerini aksettirir. Asla!.. Devlet idaresine dair pek çok kâide ihtiva eden bu kanunnâmelerde günümüze kadar
Sayfa 124 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Antik Hindistan'ın zaman çizelgesi çağdaş dünya için bir gizemden ibarettir; çok az değil, tam aksine çok fazla insan yazılı kayıt tuttuğundan. Antik Hindistan, zamanında dünyadaki en okuryazar toplumlardan biriydi ve eși benzeri olmayan bir kapsam ve giriftliğe sahip eserler ortaya çıkarmıştı. Hindistan'ın ulusal tarihi destanı Mahabharata 1.8 milyon sözcükten oluşur; onunla karşılaştırıldığında hem Yahudi Incili hem de Yeni Ahit'i içeren Protestan İncili, yaklaşık 775.000 sözcükten oluşur. Tüm detayı ve giriftliğine rağmen, Mahabharata aynı hikâyenin yalnızca bir versiyonudur ve bölgenin yazılı tarihinin yalnızca küçük bir parçasını kapsar."
Sayfa 85 - Say YayınlarıKitabı okuyor
Aslında tarihi ve kültürel mirasın korunmasıyla ilgili uluslararası hukuk açısından, geçmişte var olduğu söylenen bir binayı yeniden inşa iddiasıyla, insanlığa mal olmuş bir eseri ortadan kaldırmaya kimsenin hakkı olamaz. Yok edilmesi istenen eserin dünya nüfûsunun en az beşte birini oluşturan dinî kitle tarafından kutsal bilinen mabet olması durumunda böyle bir girişim bu kitleye savaş ilanı anlamı taşır. Yerinde daha önce başka bir mabet bulunduğu iddiası asla böyle bir eseri ortadan kaldırmanın gerekçesi olamaz. Böyle bir iddianın gerek dinî ve gerekse tarihi kaynaklara dayanan bir delilinin bulunmaması durumunda ise hiçbir geçerliliği olamaz.
En sevdiğim krallardan biri
Kiros imparatorluğu'nun askeri gücün yanında politik zekasını ve propagandayı da kullanarak kurdu üstelik Asur imparatorluğu'nun çöküşü neticesinde oluşan iktidar boşluğu da işine fazlasıyla yaramıştı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.