Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sabahattin Ali
Edirne'de öğretmenlik yaparken Türkleri çevredeki Yahudilerin üzerine saldırtan Nihal'le (Atsız) hala arkadaş olmaya devam edebilir miydi? Kuşkusuz edemezdi. Hitler'in, Mussolini'nin, Franco'nun yaptıklarının suç olduğunu söylemeyen, tersine onların yaptıklarının kendi ülkesinde de uygulanmasını isteyen biriyle aynı yolda nasıl yürüyebilir, aynı havayı nasıl teneffüs edebilirdi?
Sayfa 224 - Destek Yayınları - 2016Kitabı okudu
Kuva-yı Milliye kıtaları, bin atlı akıncıların torunları! Galatasaraylı gençler, sultani ve Erzurum Dadaş çeteleri, Çerkezler, Kafkasyalılar, Uşak taburları ile hapishanelerden elenmiş mahkûmlar. Gençleri, orta yaşlıları hatta yaşlılar var içlerinde. Birbirine uzak yanan ocakların çocukları hepsi de. Onları bir araya getiren, yalnız ve yalnız memleket aşkıdır. Edirne'yi tekrar imparatorluğa iade etme ülküsüdür. Yiğit adamlardır.
Reklam
Ölürsen de hak yedirme, hak yeme; Aka kara, karaya da ak deme. Adaletten ayrılırsa mahkeme, Bir hakime bir de kanuna tükür. İlaç olsa içme düşman tasından Sakın taş attırma dost arkasından Kim ikiyüzlüyse tut yakasından Bir yüzüne bir de canına tükür. Millet parasından verdirme parsa; Edirne'den Van'a, Muğla'dan Kars'a Nerede sahte bir kahraman varsa Bir resmine bir de şanına tükür.
Gergin uykulardan, kör gecelerden Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Sonra düğüm düğüm bilmecelerden Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Gökten yağmur yağmur yağacak renkler Daha hoş kokacak otlar, çiçekler Ardından bitmeyen mutlu gerçekler Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Vurulup ömrünün ilkbaharında Kanından çiçekler açar yarında Cümle şehitlerin omuzlarında Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Işıklar dal-budak, her kolu İslâm Gönüller, yürekler dopdolu İslâm Tek ölçüsü İslâm, tek yolu İslâm Bir sabah gelecek kardan aydınlık. İzmir’in sağından, Van’ın solundan Erzurum, Edirne, Hatay yolundan Kapı kapı tekmil Anadolu’mdan Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Okuyun...
Bu dönemde İttihadçılar'la,muhalifleri arasında aşırı siyasileşme yaşandı. Bir taraftan da grupların kendi içlerinde hizipleşmeler oldu. Orduya, memuriyete, mekteplere siyaset girdi. Devletin ve milletin çıkarları yerine partilerin çıkarlari öne çıktı. Bu dönemde söylenildiği iddia edilen "Edirne'ye Enver gireceğine Bulgar girsin" sloganı siyasileşmenin nerelere vardığını gösterir. Siyasetin günlük ihtiyaçlarını karşılamak için hukuk ve devlet gelenekleri bir tarafa bırakıldı. Yapılması düşünülenler kanunlarla çakışınca Enver Paşa'nın söylediği "Kanun yokmuş! Yap kanun, var kanun!" sözü bu dönemdeki anlayışı gösterir. II.Abdülhamid'in özgürlüklere engel olduğu, istibdatla devleti yönettiği eleştirisiyle iktidara gelenler, zamanla daha sert bir yönetim tarzı uyguladılar. Eleştirilere kulak kapatılıp, muhalifler ezildi. Devlet işlerinde makul ortadan kayboldu, aymazlık arttı.
Sayfa 339Kitabı okudu
İLBER ORTAYLI ÖNERİYOR: GÖRÜLMESİ GEREKEN 20 ESER
Ortaylı, Türkiye'de evvela bu 20 eserin görülmesini öneriyor. Bunlar onun gözünde uğruna seyahat edilecek eserler. 1. Ayasofya (İstanbul; Bizans İmparatorluğu, 6'ncı yüzyıl, Miletoslu [Milet] İsidoros ile Trallesli [Aydın] Anthemios) 2. Süleymaniye Camii (İstanbul; Osmanlı İmparatorluğu, 16'ncı yüzyıl, Mimar Sinan) 3. Selimiye Camii (Edirne;
Sayfa 263Kitabı okudu
Reklam
Osmanlı hanedanının ilk padişahlarının memleketi dürüst ve iyi şekilde yönetmiş olmalarına hiç şaşmıyordu. Çünkü onların merkezleri Bursa ve Edirne gibi küçük ve katıksız Türk şehirleriydi. Oysa köhne gelenekleri, yozlaştırıcı etkileriyle bu karışık ve için için kaynayan Konstantiniye’de er geç çürüyüp gitmeye mahkûmdular. Keyif sürülecek yerdi burası, devlet yönetilecek değil.
Aydınlık
Gergin uykulardan, kör gecelerden Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Sonra düğüm, düğüm bilmecelerden Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Gökten yağmur yağmur yağacak renkler Daha hoş kokacak, otlar, çiçekler Ardından bitmeyen mutlu gerçekler Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Vurulup ömrün ilkbaharında Kanından çiçekler açar yarında Cümle şehitlerin omuzlarında Bir sabah gelecek kardan aydınlık. Işıklar dal-budak, her kolu İslam Gönüller, yürekler dopdolu İslam Tek ölçüsü İslam, tek yolu İslam Bir sabah gelecek kardan aydınlık. İzmir'in sağından, Van'ın solundan Erzurum, Edirne, Hatay yolundan Kapı kapı tekmil Anadolu'mdan Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
- Muhaciriz kızım. Bu yaştan sonra yollara düştük... Yurdumuzdan, kendi yurdumuzdan sökün ektik. Patates yumrularını topraktan çıkarır gibi köyümüzden çıkardılar bizi. Baksana ahaliye hep yollarda... + Nereye gidiyorsunuz? - Edirne'ye doğru...
Saraylar da öteki devlet yapıları gibi, bağımsız devletin ayrılmaz parçalarıdır. Bizi tarihimize bağlayan halkalardır. Milli onurun gözle görünür eserleridir. Dün padişahınsa, yarın halkın malı olur. Bence bu gün Edirne şehri sınırlarımızın içindeyse, biz bunu Enver Paşa'ya değil, hatta Lozan Sulhu'na değil, Sinan'ın Selimiye'sine borçluyuz. Selimiye orada durdukça Edirne de bizim sınırlarımız içinde durur, hepimiz toptan ölmedikçe... Çünkü hiç kimse, Selimiye'yi hiçbir yerine sokamaz. Onu artık hiçbir barbar da yıkamaz. Saraylar kardeşim, ancak içi sanat eserlerimizle dolu müzelerimiz olabilir. Ötesi demagojidir. Bize hiç yaraşmaz.
Sayfa 104 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.