Neden Tolstoy okumalı?
Zamanında çok yakışıklı bir topçu subayı olduğu için mi?
Üşenmemiş 1800 sayfalık kitap yazmış diye mi?
En bilinen iki Rus yazardan ismi daha kısa olanı diye mi?
Hristiyanlığı yerin dibine sokarken Müslümanlığı yücelttiği ve o kadar iyi gizlendiği için Rusya'da halen bulunamayan Hz. Muhammed kitabını yazdı diye mi?
Ak
Kemal Tahir okumak, onun düşünsel dünyasını kavrayabilmek, hiç olmadı kavramaya çalışmak, bir Türkiye Cumhuriyeti evlâdı için devrim niteliğinde bir eylemdir. Henüz Kemal Tahir'e zaman ayırmamış, onu okumamış, tanımamış olanlar içinse bu ciddi bir kayıp, ciddi bir boşluktur.
*Bu konu nezdimde tartışmaya kesinkes kapalıdır.
KAYBETMEDEN ÖNCE BULMAK LAZIM..
Daha biz, tatile çıkacaktık seninle. İlk görev yaptığın yere, Fethiye 'ye gidecektik. Bir zamanlar tek başına attığın adımlara, bu sefer ben de eşlik edecektim.
Her yeri, her şeyi anlatacaktın bana. Ben hayatımda, seni dinlemek kadar, kimseyi dinlemeyi sevmedim baba.
Canım yanıyor, daha çok yanar. İlacı senin
***
Yeni hastalığımızın ismi: “Dünyaya Alışamamak, onunla barışamamak olmalı.” Çünkü bir kaç senedir eskiye duyulan özlem ve geleceğe kapatılmış olan pencerelerin umutla açılamayacak olma hali mevcut . Eskiden güzel günlerin umuduyla yaşarken, şu an eskinin kötü günlerini özlüyorum…
****
Ne değişti? Çocukluk yıllarımızın üzerinden geçen yaklaşık 25 senede neler değişti? Neler eskisi gibi kaldı? Neleri özlüyoruz? Nasıl bir gelecek bekliyoruz?
Biz çocukken istediğimiz her şeyi elde edemezdik. Küçük şeylerden mutlu olmasını bilir, kendimizi mutlu edecek bir şeyler daima bulurduk.
Gazoz kapağı, kiremit taşları, küçük bir
Göçmenlikle ilgili çok güzel bir çağdaş edebiyat eseri İnci Gibi Dişler. Yazar Zadie Smith romanda, İngiltere’de yaşayan ve çok farklı geçmişlere sahip olsalar da yolları kesişen üç ailenin iki jenerasyonun hikayesiyle birlikte kültür, din ve inanç meselesi, dünya görüşü, adaptasyon ve asimilasyon, cinsiyet rolleri gibi pek çok uzantısıyla
Dune efsanesinin sonu...
Seriye ilk başlamam Şubat 2018 iken radikal bir karar ile verdiğim araya bir de İthaki tarafından son kitapların geç basılması da eklenince tabi bekleme sürem uzamıştı.
Zaman geçti, kitaplar basıldı ve biz de
Semih Doğan ile bir etkinlik düzenleyerek bu harika seriyi Mart - Nisan boyunca okumaya karar verdik. Birçok kişi aynı
Dune... Bir Çöl Gezegeni'dir Dune. Evet çöl gezegeni. Daha doğrusu çöl gezegeniydi...
Kynes'ın hayalleri geldi kitabı elime alınca aklıma. Onun başarmak istediği şeyleri düşündüm önce. Sonra da, saçmalama Fazi sen hele bir okumaya başla neler olacak dedim kendime.
Önce konudan sonra da uzun uzun hislerimden bahsedeyim istiyorum.
Dune eski
Çünkü insanın bir acısı yoktur, özlem her an başka bir biçime bürünür, her an eskiye ilişkin bir izlenimin tıpkısı bir izlenimden esinlenir, bu yeni bir üzüntüdür, bilimöeyen bir mutsuzluktur, ilk seferki gibi acımasızdır.
Şu karantina günlerinde eskiye özlem çekiyorum: Büyüdüğüm sokaklara, özgürce saçmalayabildiğim insanlara, Yeşilçam filmlerine, Zeki Müren'e, Beyaz Show'a hatta.
Ne güzellikler çıkıp gitmiş hayatımızdan, koşuşturmalar çabuk unutturmuş hepsini. Yeni zevkler üretmişiz kendimizce, doğadan, doğallıktan uzak: Mesela kırmızı araba alcam demişiz kendimize en fazla, ya da üst katlarda balkonu kocaman bir daire. Unutmuşuz kırmızı gelincikleri, yemyeşil çimlere uzanışımızı, gökyüzünün o zamanlarki kadar mavi oluşunu... Maddeye vermişiz mücadelemizi, uyuşturmuşuz beynimizi, borçlanmışız mutsuzluğa..
Şimdi biraz daha içimize döndük, kendimizle baş başa kaldık, bir şeyleri fark edip ne kadar değerli olduklarını hasretle hissettik çoğumuz.
Bu fırsattır belki de, bize yarayacak şeyler alarak çıkarız bu süreçten, akıllanırız, daha çok severiz, daha çok kıymet biliriz...
İyi ki anılar var, bir zamanlar mutlu olduğumuzu hatırlatarak umudumuzu hep diri tutan anılar...
Uçurtma uçurmak istiyorum şu an, çocukken doya doya uçuramamıştım.
DEHA İLE DELİLİK ARASINDA SEYREDEN BİR HAYAT
Hakan günday kitaplarını ara ara okurum hep, eskiye özlem gibi ya da saplantılı bir okur gibi. Günlerce yazdıklarını okusam sıkılmayacağım tek yazar sanırım.
Asil romanın karakteri...kitap boyunca dahi mi deli mi olduğunu bilemediğimiz hakan gündayın her kitabında olan karakterleri gibi çok orjinal. Kitap hakkında bir kitap daha yazılır ....
Fakat hakan günday "kitap yazmak için sorular bulurum ve bu soruları yazarak düşünürüm der, her yazdığım kitapta sorulara cevap bulacağımı düşünsemde okuyucuyu da kendimi de yeni sorularla bas başa bırakıyorum" der.
Bu kitabı sanırım 3.kez okudum . Her seferinde beyni bizden farklı çalışan ya da bizim toplum olarak deli dediğimiz insanların düşüncelerinden neler geçiyor keşke bunu öğrenebilme şansım olsa diye düşünürüm. Bizim normal zekâmızla gördüğümüz dünyayı onların her biri ne kadar farklı algılıyor kim bilir? Normal bir insan genelde aynı olaya benzer tepkiler vermesine rağmen, beyni bizden farklı çalışan her deli ya da dahi farklı tepkiler veriyor.
Zihinlerindeki dünyalarını çok merak ettiğim, algılarını ve içinde yaşadıkları eşsiz dünyalarını bir türlü anlayamayacağım her deliye ya da dahiye saygılar:)
AzilHakan Günday · Doğan Kitap · 20249,1bin okunma