Eğer insanlar vasıtasıyla bir şeyler elde etmek istiyorsan onların kaygılarıyla arana mümkün olduğunca mesafe koymak zorundasın.Bu şekilde daha rahat hareket etme imkânı bulmuş,yüreğinden gelen gereksiz itirazlara kapı açmamış olursun.
Allah'tan iste... Yalnızca bir kurtuluş ve problemlerin çözümü için değil, dua ibadetine vesile olsun diye de iste...
Bunu vermek Rabb'e çok yakışacağı için de iste... Verilecek olanların, üzerinde ve çevrende ilahi şefkati daha çok parlatacağı için de iste...
Acıların ve kederlerin hep geçici olduğunu nefsine telkin edebilme olanağını elde etmek için de iste...
Hakikatleri nefse de öğretmek, kanıtlarıyla birlikte ispat etme olanağını elde etmek için de iste...
Allah'tan nadiren istiyor olmanın yanlış bir istiğna anlamına gelmesinden korkarak da iste... Kendisinden istenmesini Allah emrettiğine göre istemezsem mesul olurum diye de iste.
Allah'tan istemenin meleklerin, peygamberlerin ve velilerin davranışı olduğu için de iste...
Şayet O isterse, imkânsızı bile verebileceğinden tereddüt duymadığını ispatlamak için de iste... Gitgide Allah'a daha çok borçlanmak için de iste... O'na karşı hep daha çok minnet duymak için de iste...
Bir zaman gelir de hak yolunda vefasızlık edecek olursan hiç olmazsa bu lütf-u ilahileri düşünüp yüzün kızarsın diye de iste...
Yalnızca ahiret ve ulvi şeyler için değil, ailen için, kendin için, dünyan için hatta nefsin için bile iste...
Ortada tevessül edebileceğin hiçbir sebep kalmadığında da iste... Sebepler tamamen lehinde gibi göründüğünde de iste... Çözüm için gereken her şeyi harfiyen yaptığında da iste...
Allah'tan iste...
Onun için tasavvufun dilindeki imajinatif yan şudur: sade bir hayat tarzı, nefti tasfiye etme, dünyadan uzaklaşma, kendine dünyevi şeylerden arındırma vs.
Ben sana hep üşüyordum
Çünkü kıştım
Nakıştım, bakıştım
İnkar etmiyorum da bunu
Seni sevmek gibi büyük işlere kalkıştım
Ve lütfen inkar etme
Sana en çok ben yakıştım…
Kötü iyiyi tanırda, iyi kötüyü tanıyamazmış.
Allah'ım bizi merhameti menfaatinden büyük hayırlı kullarından eyle.
İnsanlara her daim menfaatine göre yaklaşan samiyetsiz samimilerden etme!
Samimiyiz diye her lafı söyleme hakkına sahipmiş gibi boş konuşan etme!
Senin rızan için güzel üslupla gerektiği kadar hakkı konuşmayı nasip et.
Sınırlarımızın ihlal edilmesine müsade etmeyecek güzel hitap ver.
Bizi anlayışlı çevremizi de anlaşılır ve anlayışlı eyle!
Allahım bizleri yürekten konuştur, yüreklere dokundur..
şu bizim Akşehirli tonton Nasreddin Hoca'yı j yalnızca bilgili, hazırcevap sanma. Hoca hem cömert hem de yardımsever bilinirmiş yaşadığı çağda. Bu yüzden ona bol bol misafir gelirmiş. Bu güzel ev sahibine gelenler yer içer, yatar kalkar, bir türlü gitmek istemezmiş.
İsanoğlu gariptir. Kimi iyiliğe iyilikle karşılık verir, kimisi de iyilik
hiç üzülme
merak etme
-diyorlar-
görüşme hücresinin karanlık deliğinde
yüzlerine dürbünle bakar gibi baktığım dostlar
hiç üzülme
merak etme
-diyorlar-
belki de üzülmemek yıkar insanı
buralarda dostlarım
merak etmemek yıkar
hapislik demek bence
üzülmek ve merak etmek demektir
herşeyden önce
ve yeniden üzülmek ve merak etmek için
yarını beklemektir
hiç üzülme - diyorlar
peki ama dostlarım
hapislik nedir sizce?
Rabbim, içimizdeki ve dışımızdakileri bilensin. Bize ne işin, ne eşin, ne çocukların, ne alışverişin senin zikrinden alıkoymasına, ne de dünya hayatının süsüne kananlardan eyleme. Bizi sonsuz olmayana muhtaç etme.
Ölümün farkındalığı insanın yanılsamalarından kurtulmasına izin verir.
Körlüğümüzden kurtuluruz, içimizdeki kuruntular yok olur. Kendimize kendimiz olma, hissettiklerimi ifade etme, yaşamak istediklerimizi yaşama izni veririz.
Filozof ile konuşmanın, insana düşünme ve düşündüklerini ifade etme cesareti veren bir tarafı vardı. Ama bu, nerede ne söyleyeceğini bilmeden konuşmak demek değildi.