Dünya seni gözlerinden yaralasın diye zehir göz kapaklarını kemirdiğinde, sanki doğumun seni tek yasası derin kederin olan boşluğa fırlatıp atmış gibi ayaklarının altından her şey kaçıp gittiğinde, nereye istersen oraya otur. Her yer dipsiz bir mezardır, her an düşüşün başdönmesidir. Bu uçsuz bucaksız çöküntü içinde, kazazedeliğin bıkkınlığı içinde neden hâlâ tutunuyorsun? Nerede bir amaç bulacaksın teselli olmazlığına?