Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayat dediğin, çocukluğumuzun söküklerini dikmekle geçen zamandır.
-Bir andı, Yelkovan kuşlarına özendim. Umut yaşamdan yanaydı, Gittim çocuk oluverdim.- . ama -atlıkarıncalı çocuk parkları yok artık, kirpiklerine salıncak kurduğum.-
Reklam
Hayat dediğin nedir ki? Kısa, pahalı, zor, acı.
Sayfa 447 - Yapı Kredi Yayınları, 1. Baskı, Mayıs 1999.Kitabı okudu
"Hayat dediğin şey nedir ki? Labirentlerden oluşan bir kutu."
Hayat dediğin, çocukluğumuzun söküklerini dikmekle geçen zamandır
-bazı çocuklar; günaydını uyandıkları için değil, yaşadıklarını belirtmek için derler- . -el bebek gül bebek davranmaz onlara hayat, ekmeğe bal-kaymak değil, canım acıları katık ederler- . velhasıl, -boyunları hep büküktür, boynuna kimsesizlik kimliği astığımız çocukların.- Kabuslar yaşatıp, Uykusunu böldüğünüz çocuklar da Tanrı da sizi affetmez.
Ancak hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır...
Sayfa 12 - dergâhKitabı okudu
Reklam
"Hayat dediğin şey nedir ki? Labirentlerden oluşan bir kutu."
Sayfa 190 - KoridorKitabı okudu
Seni az tanıyorum…Az… Sen de farkettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime var ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi… Bu yüzden, belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorum, demek, seni kendimden çok biliyorum, demektir. Bilmesem de, öğrenmek için her şeyi yaparım, demektir. Belki de az, her şey demektir. Ve belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir.
Sayfa 349Kitabı okudu
Hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır. Kurduğumuz düzen hep böyle sürüp gidecek sanırız. Birden ip kopar, ışık söner, her şey darmadağın olur.
Hayat dediğin şey nedir ki? Labirentlerden oluşan bir kutu.!
Reklam
"Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen?"
Bir gün bir şeyi ister­sin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için ha­yata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yü­rümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa is­yan etmemeliyiz; hayat budur işte. Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödev­dir, ödev dediğin de çetin bir iştir.
"düşünmemek unutmak demek değilmiş." Aydınlık ve gölge nasıl yan yana ise, insanın kaderi de öyle, mutluluk ve acıyı beraber getiriyordu: Bir yanda kıvanç, bir yanda kaygı. Hayat dediğin böyleydi işte... Belki bu ormanlar, bu güzel hayaller yüzünden hayat bu kadar tatlıydı.
Hayat dediğin bir dolu gündür. Elbet bu da sona erecek. .
Sayfa 195 - Epsilon yayıneviKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.