Yeğenim henüz iki yaşında, adı Muhammed. Parka doğru yol alıyoruz. Ailenin ilk torunudur kendisi. Bir dediği iki edilmiyor haliyle. Parkta oynayan çocuklar görüyoruz. Hallerine bakınca Suriyeli ya da Afgan olduklarını anlıyorum. 3 çocuk kendi aralarında top oynuyorlar. Topları bizim tarafa doğru geliyor. Tam yanımıza gelince Afgan oldukları belli
“Başka bir gezegene, oradaki kayaların yapısını incelemek için araç gönderebilecek kapasiteye sahip bu şizofrenik insanlık, milyonlarca insanın açlıktan ölmesini umursamayabiliyor. Mars’a gitmek, yanı başındaki komşuya gitmekten daha kolay görünüyor.” Demiş Jose Saramago 1998 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldıktan sonraki konuşmasında. Aslında
Evet Yüzyıllık Haz diyorum çünkü gerçekten öyle. Bana göre kitap yüz yılın değil tüm zamanların en iyi kitabı. Okurken yaşadığım hazzı anlatmam için yeni bir kitap yazmam gerekir. Çünkü kitabı anlatmaya inanın kelimeler yetmez. Kitabı hala okumayan varsa dünyanın en şanslı kişisi olabilir bence. Böyle bir kitabı sıfırdan okumaya başlamak için
1000Kitap uygulaması nedir?
Öncelikle 1000K ismini açıklıyayım;
Yılda 25 kitap okunması ile 40 yılda 1000 kitap olacak şeklinde düşünülmüş bir marka. Kitap ana fikrinin yanında anlık ileti paylaşımları, hastangler ile sosyal ekileşim oluşturma, yeni arkadaşlarla tanışma sohbet etme, satış (kitap şimdilik) ve reklamlarında yer aldığı web sitesi
Dorian Gray ' in Portresi, Oscar Wilde ' nin tek romanı olma özelliğini taşıyor. Ama 10 kitap yazacağına tek bir kitapla 10 kitaba bedel bir etki bırakması onun nasıl bir yazar olduğunu ortaya koyuyor zaten. 1981 yılında basılan Dorian Gray ' in Portresi yayımlandığı dönem büyük tepki görüp, büyük tartışmalara sebep olmuştur. Kitabın yazarı Oscar
YouTube kitap kanalımda Freud'un hayatı, mutlaka okunması gereken kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/63ikZqbdnAA
"Sigmund Freud kitaplarına nereden başlamalıyım? Freud kitaplarını hangi yayınevinden okumalıyım? Freud'un anlattığı şeyler tamamen cinsellikten mi ibaret?"
"İyilik yaptığınız kişinin elleri çamurluysa ilk sizi kirletmeye çalışır. Çünkü insan alışık olmadığını yok etmek ister. Yok ettikçe haz alır. Kendisine benzetmiş olur. Kısmen vicdanı rahatlar. Ancak unuttuğu şey çamura bulanmak değil, niyettir. Niyet temizse istediğin kadar çamur ol kirlenmezsin. iyiliğinizi, temizliğinizi kirletmeye çalışan ne varsa çıkarın yaşam alanınızdan. Niyeti güzel olanı yenemezsiniz."
Psikiyatr Engin Geçtan, yaklaşık 35 yıl önce kaleme aldığı bu kitabında adeta tüm insanlığın falına bakmış. Böylesine bilimsel alt yapısı olan bir eser için 'fal' benzetmesi yapmamı yadırgayacak olanlara baştan söyleyim ki, bu tabiri özellikle kullandım. Çünkü Geçtan'ın kitabında anlattıklarının yüzde birini bir falcı karşımıza oturup anlatsa,
"Türk Edebiyatı'nın En İyi 100 Romanı"
1. İnce Memed - Yaşar Kemal
2. Tutunamayanlar - Oğuz Atay
3. Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Ahmet Hamdi Tanpınar
4. Huzur - Ahmet Hamdi Tanpınar
5. Kara Kitap - Orhan Pamuk
6. Bereketli Topraklar Üzerinde - Orhan Kemal
7. Aylak Adam - Yusuf Atılgan
8. Aşk-ı Memnu - Halit Ziya Uşaklıgil
9. Benim
1883 senesi yazında, sıcağın kasıp kavurduğu bir yaz gününde buz gibi biri olarak doğuyorsunuz. Prag'da Almanca konuşan bir Yahudi ailenin, 6 çocuğundan en büyüğüsünüz. İki küçük kardeşiniz bebeklik döneminde ölüyor. İkinci Dünya Savaşı'ndan birkaç yıl önce hayatınızı kaybediyorsunuz. Ardından üç küçük kız kardeşi toplama kamplarında ölüyor.