Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir Alman Subayın kurtuluş savaşı izlenimleri
AT SIRTINDA ANADOLU FRED BURNABY 1856 yılında imzalanan Paris Barış Anlaşmasının yapılmasının ardından İngiltere hükümeti adına Londra’dan başladığı yolculuğu Kars’ta tamamlayan yazar Fred Burnaby, geçtiği illerin demografik durumundan, iklimine, kültürüne kadar pek çok ayrıntıyı, notlarına özenle aktarmış. Yazar bir İngiliz subayı olması
At Sırtında Anadolu
At Sırtında AnadoluFrederick Burnaby · İletişim Yayınları · 200059 okunma
Lisedeki edebiyat öğretmenimiz, her insanın bir dili var, kimini çiçekle kimini kitapla anlarsınız, derdi.
Sayfa 18 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
"AURA" "Zor dönemden geçerken yanınızda kalan size aittir." "Bencillik ve kendini sevme aynı olmak bir yana, birbirlerinin zıddıdır. Bencil kişi kendini çok fazla değil çok az sever, hatta kendinden nefret eder. Üretici olmamasının bir belirtisi olan bu kendinden hoşlanmama ve kendine ilgi göstermeme, onu boş ve huzursuz
Aura
AuraHakan Özkan · Olimpos Yaynları · 202432 okunma
"Kanıksamak(alışmak) tehlikeli bir histir.Çünkü insanın yüreği kabuk bağlamaya,derisi kalınlaşmaya başlayınca artık insan olmaktan vazgeçmiş sayılır ve başına her türlü musibet gelebilir."
Ben kendi zihnimin altının üstüne getirsem de, yoldaşlık, eşitlik ve dünyayı daha yüce amaçlara yöneltme konusunda hiçbir soylu düşünceye rastlayamıyor ve kendimi kısa ve sıradan bir şekilde, insanın kendisi gibi olmasının diğer her şeyden daha önemli olduğunu söylerken buluyorum. Kulağınıza daha övgü dolu gelecekse eğer, size başka insanları etkilemeyi hayal etmekten vazgeçin, diyebilirim. Her şeyi kendi özünde nasılsa, o şekilde görün. Göz attığım gazetelerde, romanlarda ve biyografilerde, başka kadınlara hitap eden bir kadının zihninin bir köşesinde mutlaka gizli ve nahoş bir planı olduğuna dair hatırlatmalar yapan bir şeyler olduğunu görüyorum. Kadınlar kadınlara karşı acımasızdırlar. Kadınlar kadınlardan hoşlanmazlar. Kadınlar — ama size de bu sözcükten gına gelmedi mi?
Farklı cinslerin ve farklı niteliklerin birbirine karşı kışkırtılması, bütün bu üstünlük iddiaları ve üstün olmama yakıştırmaları, insanlığın “taraflar”a bölünmüş olduğu ve bir tarafın diğer tarafı yenmek zorunda olduğu inancı, ya da bir kürsüye çıkıp da Müdür beyin elinden gösterişli bir kupa almanın müthiş bir önem arz etmesi, olsa olsa
Sayfa 136Kitabı okudu
Reklam
İnsanın içinde olmadığı her şey güzel..
Mecliste yumruklaşılıyor, fakültede sandalyeler kafalarda parçalanıyor, sokakta gençler birbirini kovalıyor. Milletini gerçekten seven bir insanın, böyle bir manzara ile karşılaştıktan sonra yüreğinin yanmaması, yaşadığına kahretmemesi mümkün değildir. Bir tarafın haklı, diğer tarafın tamamen haksız olması bile fazla bir değer taşımaz. Bir memleketin insanları, hele gençleri birbirlerini sevmek, birbirlerine güvenmek, birbirlerini korumak zorundadırlar. Dövüşmek yalnız bir yerde doğrudur, güzeldir. Hatta kutsaldır: Savaşta, düşmana karşı... İnancıma göre yıllardır dövüşen gençlerin birbirlerini düşman gibi görmeleri için kâfi sebep yoktur. Birkaç defa yazdığım ciheti bir kere daha belirtmek isterim. Komünistlerin, dünyanın her tarafında olduğu gibi vatan haini sayılmaları gerektiğini, memleketlerini Sovyetlere peşkeş çekmek için çalıştıklarını iyi bilenlerdenim. Ama komünist yazarları okuyan, okuduklarının doğruluğuna inanan, komünistleri şurada burada konuşturup alkışlayan, diğer arkadaşlarını gericilik ve faşistlikle suçlayan bütün gençlerin vatan haini olmadığını da gayet iyi bilirim. O talihsiz gençlerin kaderlerindeki aksilik yeterli bir eğitimden geçmemeleri, komünizmin gerçek mânâsını, hele Türkiye bakımından nasıl bir tehlike olduğunu öğrenememeleridir.
Reklam
Öylesine sersemletici bir şey ki mutluluk, insan kendi başına geldiğine inanamıyor. Yaşadığı ânı bile algılayamıyor hatta... Ya da öylesine başka bir düzeyde algılıyor ki, açıklayamıyor. Sel gibi bir şeye kapılmış gidiyorsun, akıyorsun, akıyorsun... O selin içinde, durmadan yeni yeni, her biri bir öncekinden daha inanılmaz güzellikler... Daha birinin gerçeğine varmadan bir başkası devriliyor üstüne... Devriliyor... Hiçbiri kendi denetiminde değil insanın ve her biri yere yıkacak gibi sarsıyor...
her dönüşüm de değişim değildir!
Kadim düşüncede insanın doğası yaratıldığı halini korur ve değiştirilemez. Ancak geçici bir biçimde düzeni bozulabilir.
Bir kez olsun, 'işte bu açık' diyebilsek, her şey kurtulmuş olur. Ama bu insanlar birbirleriyle yarışırcasına hiçbir şeyin açık olmadığını, her şeyin kaos olduğunu, insanın ancak kendisini çevreleyen duvarlar konusunda açık görüşlülüğü ve kesin bilgisi bulunduğunu söylüyorlar.
Bana her şeyi sorun. Size yanıt vereceğim. Tüm evreni size yanıt vermek için kullanacağım. Farkında olun. Bu kitap Benim tek aracım değil. Sorunuzu sorun ve kitabı kapatın. Dinleyin ilk işiteceğiniz şarkının sözlerine kulak verin. İlk okuduğunuz makaledeki bilgiye dikkat edin. İlk seyrettiğiniz filmi dikkatle izleyin. İlk karşılaştığınız insanın tesadüfen söylediği sözlere kulak verin. Nehrin, okyanusun rüzgarın fısıltılarına kulak verin.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.