Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sahip olmak ya da olmak 4
Bir din, insanı doğru yönde davranmaya yöneltebiliyorsa, bir sürü doktrin ve ideoloji yığınından daha yararlıdır. Temel dinsel davranış biçimimiz, karakter yapımızın bir belirişi olarak da de- ğerlendirilebilir. Çünkü biz, yücelttiğimiz değerlere bağlıyızdır ve bizim davranışımıza yön veren, bu yüceltilen şeylerdir. Bi- reyler çoğu kez toplumda
Dipnottan
İnsanın hayatının özünü teslim etme örüntüsü çocuklukta başlamış, kendi boşluğunu ve açlığını çoğaltmak için çocuğun yeteneklerini ve sevimliliğini isteyen bakıcılarca beslenmiş olabilir. Bu şekilde eğitilmek içsel yok ediciye çok büyük güç kazandırır ve insanı başkalarının avı olmaya hazırlar. İçgüdüler uygun bir düzen içinde tekrar yerine konana kadar böyle yetiştirilen kadın, başkalarının konuşulmamış, yıkıcı psişik ihtiyaçlarının altında ezilmeye son derece duyarlı hale gelir. Genel olarak içgüdüleri sağlam olan bir kadın hayatını büyütmek yerine küçülten bir ilişkiye ya da duruma girdiğini anladığında, yok edicinin usul usul yanına sokulmuş olduğunu bilir.
Ayrıntı Yayınları
Reklam
“Çünkü aklın yönlendirdiği faaliyetlerin temel özelliği insanın kendine hakim olması, içgüdüler ve arzulardan etkilenmemektir. Bunların her ikiside hayvanidir.” -2-
Kişilerarası ilişkiler kuramı'nda insan davranışlarının içgüdüler tarafından yönlendirilidği görüşünün "tamamen abes" olduğu belirtilmektedir.
Sayfa 236 - Pagem yayınlarıKitabı okudu
İnsanlarda ise, ister büyük ister küçük olsunlar, hem iyi hem de kötü içgüdüler vardır. Anayla baba ve eğitim kurumları, çocuğu olumlu biçimde etkilemeye, iyiye yönelen içgüdülerini geliştirip kötüye yönelen içgüdülerini engellemeye çalışırlar. Uygarlığın amacı da budur aslında.
Sayfa 260Kitabı okudu
Travmayı çözmek için,
Travmayı çözmek için, içgüdüler, duygular ve rasyonel düşünceler arasında akışkan bir biçimde hareket etmeyi öğrenmemiz gerektiğini görüyoruz. Bu üç kaynak uyum içinde olduğunda ve aralarında duygu his ve bilişsel açıdan iletişim sağlandığında, organizmalarımız tasarlandıkları biçimde işlerler.
Reklam
Dışarıya boşaltılamayan tüm içgüdüler, içe döner - buna insanın içselleştirilmesi diyorum:
Sayfa 100
"Yeryüzünde yaşayan hemen herkeste , birtakım doyurulmamış açlıklar, içgüdüler, itici istekler ,bencillik adacıkları ya da yüzeyin hemen altında yatan tutkular vardır. Ve insanların birçoğu, bu duygularına gem vurmaya ya da gizlice tatmin etme yolları bulmaya çalışırlar. "
Günümüzde bir fizikçi, nasıl tüm güçlerin, örneğin, yalnızca ısıdan geldiğin düşünmezse, bir psikiyatrist de tüm içgüdüler cinsellk kavramıyla özetlemekten sakınmalıdır. Freud’un başlangıçta yaptığı hata buydu.
İçgüdüler genelde dört ayak üzerinde , akılsa iki ayak üzerinde dolaşır, bu yüzden de dört ayaklıların yaptığı hiçbir kötülük iki ayaklıların yaptığıyla boy ölçüşemez.
Sayfa 1234Kitabı okuyor
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.