Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
168 syf.
·
Puan vermedi
Cengiz Aytmatov'un Kitaplarında Baba-Oğul Olgusu
Kırgız edebiyatının en önemli isimlerinden Cengiz Aytmatov, eserlerinde baba olgusuna derinlemesine yer verir. Kendisi de babasız büyümüş olan Aytmatov, bu den
Beyaz Gemi
Beyaz Gemi
eyimini eserlerine aktarır ve babalık temasını birçok farklı perspektifden ele alır. Aytmatov'un çocukluğu, babasının yokluğunun etkisiyle geçmiştir. Kendisi daha dokuz
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,3bin okunma
“ Umberto Eco, eski savaşlarla günümüzdeki savaşları kıyaslarken şu ilginç benzetmeyi yapıyor: “Eski savaş satranç oyunu gibiydi: İki taraf da karşı tarafın olabildiğince çok taşını almakla kalmıyor, özellikle onu mat etmeyi hedefliyordu. Oysa günümüzdeki savaş, her iki oyuncunun da aynı renkte taşları alıp hareket ettirdiği bir satranç partisi gibidir. (Oyun siyah-beyaz değildir, tek renklidir.) Kendi kendini yiyen bir oyundur.”
Reklam
610 syf.
9/10 puan verdi
Billy Milligan’ın Zihinleri
—————————————————————————— Daniel Keyes, Algernon’a Çiçekler romanını yazan Amerikalı bir yazardır. Daha önce Algernon Çiçekleri okuyup çok beğenmiştim. Dolayısıyla da Billy Milligan’ın Zihinlerini oldukça merak ederek okudum. Bu heyecan verici kitap William Stanley Milligan'ın hayatını anlatıyor. Daha doğrusu, birden fazla kişiliğe
Billy Milligan’ın Zihinleri
Billy Milligan’ın ZihinleriDaniel Keyes · Koridor Yayıncılık · 2020493 okunma
Nihal Atsız ve İzzettin Şadan arasında geçen ilginç olay
Marmara Kıraathanesi” anılarımdan: Biz, İzzettin Şadan’ın son yıllarına yetiştik. Başında miadı dolmuş bir fötr şapka, elinde bir baston, üstü başı orta halliydi. Onun da ikinci adresi Marmara Kıraathanesi idi. Mal sahibi Mustafa Bey, her şeyi para için yapmıyordu; mesela camın kenarına konulan masalarda oyun yoktu. Mükrimin Halil İnanç, Nuri
168 syf.
9/10 puan verdi
Italo Calvino’nun okuduğum ilk eseri Örümceklerin Yuvalandığı Patika, bir çocuğun gözünden 2. Dünya Savaşı sırasında işgal altında olan İtalya’yı anlatıyor. Hazırcevaplığı, cesareti ve hayal gücünün genişliği ile yer yer bana Tom Sawyer’ı hatırlatan Pin’in, küçük bir çocuk olmasına rağmen büyüklere öğreteceği çok şey olduğu kesin. Kendisiyle pek de ilgilenmeyen ablası ile birlikte yaşayan, günlerinin çoğunu sokaklarda başı boş bir halde geçiren Pin, Almanlar karşısında mücadele eden bir grup yerel direnişçinin arasına dahil oluyor. Yaşananları onun bakış açısıyla tarafsızca görüyoruz. Düşmana destek verenlerin, ülkesini savunmaya çalışanların, İtalya’dan ziyade kendi çıkarlarını vatanın kurtuluşundan önde tutanların yanı sıra savaşın yarattığı tahribat oldukça yalın ve çarpıcı bir şekilde aktarılıyor. Oldukça iyi bir gözlemci olan Pin, yetişkinlerin tutarsız, iki yüzlü, politik davranışlarını kendince anlamlandırmaya çalışarak büyük bir adam olma hevesiyle onların dünyasına dahil olmaya çalışırken çocukluğun verdiği saflıkla çelişkiler ve şaşkınlıklar da yaşıyor. Yazarın anlatımını, sıcak ve samimi üslubunu çok sevdim. Kendisiyle tanışmak için kesinlikle güzel bir fırsat.
Örümceklerin Yuvalandığı Patika
Örümceklerin Yuvalandığı PatikaItalo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 2019431 okunma
413 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel, C.Aytmatov
Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir? Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik Bilimi’nin yapamadığını sihirli bir dokunuşla ‘’Edebiyat’’ yapar. Edebiyat, tam da bu noktada
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,6bin okunma
Reklam
198 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Her savaş öldürür masum çocukları…
Bruno… Neden okumakta bu kadar gecikmişim, kendime kızıyorum doğrusu. Çocuk kitabı dense de aslında verdiği mesajlar sebebiyle her yaş grubunun okuması gereken bir kitap. Eserde, II. Dünya Savaşı sırasında yolları kesişen Bruno ile Shmuel adlarındaki iki küçük çocuğun sıradışı, masum dostlukları etkileyici bir üslupla anlatılmış. Bruno, Alman askerinin oğlu; Shmuel, toplama kampında yaşayan bir Yahudi çocuk. Büyüklerinin hayatında önemli yer edinen ırkçılık, onların arkadaşlığına engel olamamıştır. Tek engel ise aralarında bulunan tel örgüdür. Berlin’de yaşayan ve babasının görevi dolayısıyla görevlendirildiği yere taşınan Bruno, mutsuzdur. Çünkü Berlin’de çok güzel bir evleri ve çok sevdiği üç arkadaşı vardır. Onları bırakıp kötü görünümlü bir yere taşındıkları için geri döneceği günü hayal eder. Yeni hayatına alışamayan Bruno, ‘Umutsuz vaka’ olarak tanımladığı ablasıyla da anlaşamıyordur. Kaldıkları yerde sıkılan Bruno, okuduğu kitapların etkisiyle keşif gezisine çıkar ve etrafı keşfetmeye başlar. Keşif sırasında tel örgülerin olduğu yere gider ve orada Shmuel adında bir çocukla karşılaşır. O günden sonra iki masum çocuğun dostlukları başlar. Bruno her gün tel örgünün oraya gider ve arkadaşıyla sohbetler eder. Bu sohbetler esnasında verilen mesajlar çok etkileyici ve bir o kadar da üzücü. Çocukların gözünden Nazi Almanya’sının içyüzü, Yahudilere kamplarda yapılan acımasızlıklar aktarılmış. Okurken tüyleri diken diken eden, sonu üzücü bir eser. Herkese şiddetle tavsiye ediyorum.
John Boyne
John Boyne
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın kapağı içeriğini bağırıyordu ama bu kadar keskinlik beklemiyordum. Yazarı sosyal medyadan tanıyorum. Çocukluk travmaları ve ebeveynlerin tutumu üzerine değinmiş birçok yazısını okudum. Sanıyordum ki bu kitapta çocuğun aitliğine değinecek. Halil Cibran edası ile; “Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil, Onlar kendi yolunu izleyen
Seni Feda Etmeyeceğim
Seni Feda EtmeyeceğimNihan Kaya · Eksik Parça Yayınları · 0478 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Kaptan'ı okumadan önce Kuveyt'e dair bilgilerim sınırlıydı ve açıkcası pek de beni ilgilendirmiyordu. Ülkedeki petrol rezervleri sayesinde petrol zengini oldukları bildiğim tek konuydu. Daha önce Kuveyt edebiyatından herhangi bir eser de okumamıştım. Bu nedenle Kuveyt'i, edebiyatını, insanlarının sosyal durumunu, tarihlerini
Kaptan
KaptanTaleb Alrefai · Ayrıntı Yayınları · 2022117 okunma
KANIKSAMAYIN!!! Yapılan bir zülme karşı gözlerinizi sıkıca kapatabilirsiniz, insanların yaşadıkları zulüm karşısındaki feryatlarına kulaklarınızı tıkayabilirsiniz ancak hâlâ bir vicdan taşıyorsanız işte orasını susturamanız pek mümkün değildir. Kaç kapının ardına gizlenirseniz gizlenin, gelip kapınızı çalacaktır yorulmadan. Kaç bahaneyi
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
Kış geldiyse bahar çok uzakta olabilir mi?
“Neden beni denizin bile kuruduğu bir yerde dünyaya getirdiniz?” Çin edebiyatında Kültür Devrimi arka planı taşıyan kitaplar yeni bir şey değil. Öncesinde de bu konuyu ele alan birkaç kitap okumuştum. Ancak çok az sayıda kitap bu dönemde Sincan sınırları içindeki yaşamın bir portresini önümüze koyuyor. Hiç kuşkusuz bu kitap Wang Gang'ın
İngilizce
İngilizceWang Gang · Kalkedon Yayıncılık · 20134 okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
"Güller Ağladı" da Bozkırın Sesi "Güller Ağladı" daha çok şairliğiyle tanıdığımız Ümit Zeki Soyuduru'nun, 2023'te Banliyö Kitap etiketiyle okurlarıyla buluşturduğu anı türünde kitabı. Seksen sayfa hacminde olan kitapta, yedi anı yazısı yer almaktadır. Anılar içerisine, konu muhteviyatıyla ilintili yer yer bazı
Güller Ağladı
Güller AğladıÜmit Zeki Soyuduru · Banliyö Yayınları · 20232 okunma
372 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Uzun zamandır okuduğum en etkileyici metin. Kanımı donduran, afallatan, merak ettiren, heyecanlandıran, ruhumu daraltan bir hikaye. 2. Dünya Savaşı ve SSCB dönemini bir Macar köyünden, iki çocuğun gözünden anlatıyor ve aynı zamanda bir aile trajedisine ışık tutuyor. Sayfalar ilerledikçe hayal, gerçek, rüya, kurgu, sanrı birbirine giriyor ve romanı bitirdiğinizde taşlar bir şekilde yerine oturmuş oluyor. Ve yazar bunu oldukça sade ve akıcı bir anlatımla yapıyor. Hatta öyle ki karşınıza hiç beklenmedik anda hiç beklenmedik bir cümle çıkıyor, kayaya çarpmış gibi oluyorsunuz. O basit cümle içeriğiyle eziyor sizi.
Dün
Dün
'den sonra
Agota Kristof
Agota Kristof
'tan okuduğum 2. roman. Farklı zamanlarda yazılmış bu 3 öyküyü tek bir kitapta okumuş olmak kesinlikle harika.
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,084 okunma
576 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Göremediğimiz Tüm Işıklar
Göremediğimiz Tüm Işıklar
Bizlere 2.Dünya Savaşı'nı iki farklı ülkede yaşayan ve birbirleri ile savaş halinde iki çocuğun gözünden anlatıyor. Fransa'da yaşayan,görme yetisini kaybeden Marie-Laure ve Almanya'da bir yetimhanede yaşayan ve ileride mühendis olmayı isteyen ama hiç istemeden kendisini savaşta asker olarak bulan Werner. Ayrı ülkelerde ayrı ayrı yaşanan zorluklar biz okurlarına sunulmuş. Konu bakımdan çok güzel olsa da olayların yüzeysel işlenmesi başta hayal kırıklığına uğrattı. Ama hikaye çocukların gözünden anlatıldığını düşündüğümde çokta gözüme batmadı. Hatta lise ve ortaokula giden çocukların da o dönemleri yüzeyselde olsa okuyabilecekleri bir kitap olarak düşünüyorum. Bir bütün olarak düşünürsem kitabı sevdim. Tavsiye de ederim. Kitapla ve sevgiyle kalın...
Göremediğimiz Tüm Işıklar
Göremediğimiz Tüm IşıklarAnthony Doerr · Koridor Yayıncılık · 2015926 okunma
234 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.