İnsanoğlu, pek bilinmeyen bir gezegende tek başına, elinde pek fazla imkan olmadan ne kadar yaşayabilir? Özellikle bu gezegen; kızıllığın, eksi 150 derecelere varan soğukluk ve kum fırtınalarında zifiri bir karanlıklara sahip olan Mars gezegeni olursa. Bir kere hayal edinin. Yanında hiç kimsenin olmadığı bir toprak parçasında delirmeden nasıl, ne
Hüyükteki Nar Ağacı....Bir solukta okunacak güzel kitap...Üstelik büyük usta bu kitabı sinematik bir bünyeye oturtarak, epik bir dil ile ne güzel kaleme almış.
Bir kitabı okumak üzere elimize aldığımız da kelimeler cümleleri, cümleler satırları, satırlar paragrafları, onlarda sayfaları kovalar ve okur bitiririz. Güzeldi, iyiydi, sıkıldım,
Bu şahane kitapla ve şahane Aslı Erdoğan ile tanışmama vesile olan https://1000kitap.com/yoldas62 'a minnettar olduğumu belirtmeliyim. Kendisinin incelemesini okuduktan sonra kitabı gerçekten çok merak ettiğimi farketmiş olacak ki taa Elazığ'dan kitaplarını bana gönderdi, kitaplar elime ulaşır ulaşmaz da Kabuk Adam'ı yutarcasına ama çabuk
Dünyamızın bu halini; denizsiz, ağaçsız ve hayvanların olmadığı, güneşin bile renginin solduğu bir yer olarak düşünün... Sanırım birçoğumuz bu görseli zihnimizde canlandırmakta zorlanacağız hatta başaramayacağız. Nedeni ise bugün bile insanoğlu hırsları ve daha çok yaşam alanı ( betonlaşarak) katletmekte çekinmediği,
doğanın bir gün bizim
İnsan gaflettedir,
Kollarınızı kasa kasa yürürken, bir çok işe kadir olduğunuzu sanarken, ölümün sizden uzak ve size erişemez bir durak olduğu yanılgısındayken bir an durun ve düşünün, Atillâ nerde, Cengiz Han nerde, Kazıklı Voyvoda Vilad nerde, Yavuz Sultan Selim,dünyadan eli boş dönen Sultan Süleyman nerde. Bir avuç toprak.
Özüne dön,kıblen olan vicdanına dön ey et yığını insanoğlu senden büyük Allah var...
HALUK' UN AMENTÜSÜ
Varlıkları yaratan bir güç var; ulu ve arınmış,
Kutsal ve yüce; ona vicdanla inandım.
Toprak vatanım, insan soyu milletim... İnsan
İnsan olur ancak, bunu iz'anla inandım.
Şeytan da biziz, cin de, ne şeytan ne melek var;
Dünya dönecek cennete insanla, inandım.
İnsanoğlu birbirinin kardeşi... Hülya!
Olsun, ben o hülyaya da bin canla inandım.
Elbet şu mezar ömrünü bir ışıklı mahşer
Takip edecektir, buna imanla inandım.
Aklın büyüyen mucizeleri önünde
Batıl geçecek yere hüsranla, inandım.
Tevfik Fikret
Ancak insanoğlu haiz olmanın tutmak olmadığını ve malik olmanın korumak olmadığını unutur her zaman: Nerede ayaklarının altında bir toprak hissetse, oraya evini kurar ve ağaçların kökleri aracılığıyla vatan toprağına tutunmak ister.
Dikkat spoiler içerir!
Sait Faik, benim okurken kendimi mutlu hissettiğim hayatın kendisini ya da şöyle ifade etmem gerekirse hayatta yaşanan çoğu durumun habercisi olarak görüyorum onun kitaplarını.
Sait Faik'tan okuduğum ikinci kitap. Bu kitabında da olduğu gibi Adalarda seyahat edip balıkçılarla birlikte balık tutuyoruz. Bana göre bir yazarı