Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'Namaz ve Rabbinize ibadet etmek; sizde Hakkı tebliğ ve insanlığı ıslah etme sırasında karşılaşacağınız zorluk ve engellere karşı gerekli olan dayanıklılık gücünü ortaya çıkaracak; sizi rahatlatacak, size cesaret verecek ve engeller, alaylar ve zorluklarla dolu ilahi tebliğ görevinizi (bıkmadan) yerine getirmenizi sağlayacaktır.' Üstad Mevdudi, Tefhimü'l-Kur'an
Şeytan ve Nefs-i Emmâre
Şeytan yeme ve içme sebebiyle Adem oğluna musallat olur. İnsan ikisini (yeme ve içmeyi) terk ettiği zaman, mide ve ferç şehvetini kestiği takdirde şeytan asla kendisine müdähele etme yolunu bulamaz. Şeytanı ıslah etmenin yolu kişinin midesine ve beline sahip olmasından geçer. Amma nefs-i emmâre'nin ıslahının yolu vardır. Nefs-i emmårenin islah yolu, beş vakit namazdır. Çünkü namazın farz olmasının sebebi nefsin ıslahıdır. Zirā namazda üç tabaka lezzet vardır. 1- Büyük Melik'in (Allah'ın) huzurunda el bağlamak, 2- Onun için rükü'a varmak, 3- Onun için secde etmek. Nefis, hudû', (boyun eğmek) huşû' ve tezellül (tevâzu) ile ıslah olur
Sayfa 35 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Reklam
Bu yarıılgının oluşumuna dair kısaca üç sebep zikretmek istiyorum : 1 . Avrupa'nın İslam'a karşı asırlardır süren düşmanlığı, 2. Sömürgecilerin İslam'ı ıslah etme arzusuyla birleş­mesi -ki bu İslam'da bir kusurun bulunduğunu kabul etmeyi gerektirir, 3. Ve aynı zamarıda çağdaş çatışmaların geçmişe yarısıtılması.
Kur'ân'ın önceki kitaplarla olan münasebeti; onlarda mevcut olanı ikmal, değiştirilmemiş olanı ibkâ, değiştirilmiş olanı ıslah ve ilga ya da onlarda hiç olmayanı ibda etme ekseninde gerçekleşmektedir. Bu kavramları tanımadan Kur'ân'ı Kerim'in önceki kitaplarla olan münasebetini tahlil etmek kişileri sapıklığa sürükleyecektir.
Diderot, Encyclopédie'de, amacın 'genel düşünme biçimini değiştirmek' olduğunu yazdı. Aydınlanma düşünürleri, yönetici sınıf entelektüelleri de dahil, entelektüellerin düşüncelerine çok başarılı bir şekilde meydan okudular ve bu, iki yüzyıl önceki Reformasyon'un meydan okuyuşun dan çok daha uzak erimli bir meydan okuyuştu. 1780'lere gelindiğinde Voltaire ve Rousseau'nun eserleri 'muazzam bir kitle'ye hitap ediyordu ve Encyclopédie'nin ucuz (çoğu kez korsan) kopyaları, Diderot'nun kendisinin hiç ummadığı kadar çok sattı. Ansiklopedi 'eski rejim'in burjuvaları arasın da yayıldı' ve 'ilerici bir ideoloji... toplumsal yapının en arkaik ve en aşınmış kesimlerine nüfuz etti. Bununla birlikte Aydınlanma düşünürleri, toplu mu ıslah etme amaçlarını gerçekleştirmede pek de başarılı olamadılar. Öyle görünüyor ki Voltaire 1778'de öldüğünde umudu kırılmıştı. Altı yıl sonra Kant, her ne kadar 'Aydınlanma Çağı'nda yaşıyorsa da ... çağın kendisinin aydınlanmamış olduğuna' değindi. Düşünceleri değiştirmek, toplumu değiştirmekle aynı şey değildi. Bu değişikliği yaratmak için bir başka devrimler ve iç savaşlar dönemi gerekiyordu.
Sayfa 245Kitabı okudu
... kötülükleri iyilikle kışkırtın; zihninizi hoş şeylerle oyalayın, aklınızı keyifli düşüncelerle dağıtın. Fakat siz yine şöyle diyeceksiniz: "Facile consilium damus aliis, başkalarına öğüt vermek kolay; ne demişler, her erkek ancak sahibi olduğu bir şirreti akıllandırabilir; si hic esses, aliter sentires, bizim çektiğimiz ızdırabı sen çeksen, bedene ve zihne gem vurmanın öyle kolay olmadığını anlardın. Biz de biliyoruz kendimizi yatıştırmamız gerektiğini lakin öyle bir kendimizden geçmişiz ki verilen tavsiyeleri uygulayamayacak hale gelmişiz, alt edilmişiz, marazlanmışız, male sani, rahatsızlanmışız, üstelik alışmışız da, akıntıya karşı direnemiyoruz: Nasıl ki hasta birine ağrı hissetmemesini öğütleyemiyorsanız melankolik bir insana da korkmamasını, üzülmemesini söyleyemezsiniz. Korku ve keder onun kanındadır, beynindedir, bütün bedenindedir ve yok edilemez." Fakat kişi hastalığa boyun eğip eğmeyeceği konusunda tercih yapabilir, kendini ıslah etme yoluna gidebilir.
Sayfa 209
Reklam
Lokman hekim oğluna öğüt
"Ey oğul! Gereksiz yerde gülme. İhtiyatsız yürüme. Seni ilgilendirmeyeni sorma. Baş- kasının malını ıslah etmek için, zâyi etme. Muhakkak senin malın, daha önceden gönderdiğindir. Başkasının malı ise, ar- kada bıraktığındır. Ey oğul! Muhakkak kim acırsa, ona acı- nır. Kim susarsa, o selamette kalır. Kim hayrı söylerse ga- nimet sahibi olur. Kim şerri söylerse, günahkar olur. Kim diline hakim olmazsa, pişman olur."
tecrit doğası gereği ıslah etme amacına hizmet eder, kabullenilmesi de direnilmesi kadar zordur.
Gözetim-Evi—NezaretKitabı okudu
Ön Söz
Bu çalışma, Resûl-i Ekrem'in (s.a.s.) nebevî mirasının en nadide parçalarından biri olan "aile içi merhameti” bir sabite olarak kabul etmekte ve merhamet ortamını zedeleyen her türlü şiddet eğilimiyle mücadeleyi hedeflemektedir. Bu mücadelenin temel mantığını ise gücünü dinî ve ahlâkî referanslardan alan bir "zihinsel dönüşüm” çabası oluşturmaktadır. Aile içinde bilhassa kadına, çocuğa ve yaşlıya yönelen şiddetin ne gibi zihniyet kalıplarından nemalandığını tespit ederek bu kalıpları Kur'an ve Sünnet eliyle ıslah etme gayreti güden çalışma, şiddet- zihniyet ilişkisini irdelemesi bakımından orijinaldir.
Kemalizmin tekleştirmeci tutumunun sonucu
Birinci Dünya Savaşı sonrası Cumhuriyet yönetimi tekçi bir anlayışla hareket etti; Kürtler özgün kişiliklerine göre hareket etmeye devam etti. Kemalist sistem bu "ayrılık"ı ortadan kaldırmak için özgünlüklerini kriminalize etme yolunu seçti ve güvenliği esas alan bir hareket tarzını benimsedi. Tarihsel bir ironi gösterdi; rejimini, sistemini, eğitimini hiçbir farklılığın bulunmadığı varsayımına göre şekillendiren devlet Kürt coğrafyasını hep farklı bir rejimle yönetti: · tedip ve tenkil ·takrir-i sükun ·şark ıslah kanunu ·örfi idareler ·sıkıyönetimler ·olağanüstü haller ·bölge belediyelerine kayyum atama Yani devlet hiçbir farklılığın olmadığını kanıtlamak için verdiği mücadele ile çok derin ve önü alınamaz bir farklılığın olduğunu bizzat kendisi ispat ediyordu.
Reklam
Bu kitap neredeyse benim elimden çıkmış gibi…
Tanrı inancına dayanan düşünce biçimlerinin neredeyse tamamı, ahlâki kuralların “dünya dışı” bir kaynaktan insana öğretildiği ve ahlâki değerlerin tanrısal kökenli olduğu konusunda birleşirler. Tanrı tanımaz (ateist) yahut bilinmezci (agnostik) görüşler gibi akımlarda ise ahlâkın göreceliği, doğal kökenleri ve diğer canlılardaki ahlâki davranış
Gülmenin keyfi katıksız bir keyif değildir,
Daima bir art düşünce, örtük bir niyet karışır bu keyfe. Ve bu, birey olarak bize ait değilse şayet, bütün olarak topluma aittir. Söz konusu bu niyet, itiraf edilmeyen bir küçük düşürme ve dolayısıyla da, en azından biçimsel olarak ıslah etme niyetidir. Bu yüzden güldürü, dramdan çok daha yakındır gerçek hayata... Bir güldürü ne kadar incelikli olursa hayatada o denli çok yaklaşır.
Sayfa 89
Muhammed Emin el-Misri şöyle diyor: Hiç kuşkusuz, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem içinde bulunduğu toplumun iktisadi sorunlarını, ahlaki sorunlarını, sağlık sorunlarını, siyasi sorunlarını, idari veya ilmi sorunlarını çözmek için yola koyulmadı. O bütün bunların üstünde, imanı ıslah etme yoluna koyuldu ve Tevhid akidesine çağrıda bulunmakla işe başladı. Bu hedef gerçekleştikten sonra, bütün maslahatlar, hayırlar ve kuvvet arkasından geliverdi. Bu ümmetin asli sorunu olan iman sorunu ıslah edilmediği sürece geri kalan diğer sorunları çözülmeyecektir.
Sufî’nin duası
Ah Rabb'im! Kendimi düzeltme, nefsimi ıslah etme imkanlarından beni mahrum eyleme! Bana öncelikle dua kapılarını ardına kadar ne olur aç. Günahlarım sebebiyle imtihanım uzayacaksa ne olur hem o günahları bağışla hem de onlardan kurtulma yollarını göster. O gösterdiğin yollarda hakkıyla yürümeyi de yine Sen nasip eyle ... Şayet beni kurtarmak, hikmetine muvafık değilse ne olur, bu kurtuluşu meşietinle ver. Bu acıyı sürdürmemi hikmetin değil de adaletin böyle gerektiriyorsa ne olur, bu kez fazlından, hususi özel kararınla, has hazinenden ver.
ve okuyanlar İŞİD' e falan evrildi en sonunda .. =))
“Kur’an ilk hedef olarak vahşet ve cehalet içinde debelenen cahiliye Araplarını terbiye ve ıslah etme amacı taşıdığından Arapça olarak indirilmiştir.
Sayfa 192 - İnkılap Kitabevi 1. Baskı 2012Kitabı okudu
447 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.