Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Yapmak zorunda olduğumu hissettiğim bir şeyi asla yapmam seninle. Seninle yaptığım her şeyi isti- yorum. Seni o kadar çok istiyorum ki, bunu sana ver- mekten başka bu isteğin tamamıyla nasıl başa çıkabi- leceğimi bilmiyorum. Bu yüzden otur," dedi ve elini ona doğru bastırdı. Sonra aniden durdu. "Fantezinin, benim sana oturmanı
Sayfa 180
_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
Reklam
_Hayat, sürprizlerle dolu bir kumardır ve hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir. _Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler. _Risk al. Belirsizlik deme; merak de. Güvencesizlik deme; özgürlük de. Bu güvencesizlik, hayatın
Amelia elini Montoya'nın kapının tokmağını tutan elinin üzerine koydu. "Hoşça kalın, Kont Montoya." Montoya başını çevirdi ve Amelia ileri atılarak dudaklarını onunkilere yapıştırdı. Montoya donakalınca Amelia fırsatı değer- lendirdi ve başını yana yatırarak teması daha da derinleştirdi. Montoya'nın nefesleri sıklaşmış, teni
Sayfa 88
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
GENÇ ŞAİRLERE ÖĞÜTLER
Bu çalışmanın değişik yerlerinde Joachim du Bellay, Nerval, Charles Baudelaire ve Mayakovski gibi dört önemli şair ve kuramcının genç şairlere öğütleri yer aldı. Onları bir araya toplamakta yarar var. Bunlara, Dağlarca'nın öğütlerini ve gerek şair, gerek şiir araştırmacısı olarak elli yıla yakın bir süre şiir üstüne çalıştığım için, kendi
Sayfa 633
Reklam
( Nuh’un büyükbabası Enok ) _Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_ _İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
_Deniz bitti. En az iki yüzyıldır milletçe tam bir mirasyedi gibi yaşadık. Artık sonu geldi. Alacaklılar kapıya dayandı. Günü gün ederek har vurup harman savurduk ve değirmenin suyunun nereden geldiğine zerrece aldırmadık. Duranın durduğu yerde hep durmaya devam edeceğini sandık. Onunla ayakta durmak yerine emsalsiz bir umursamazlıkla sırtımızı
HİTLER NASIL ÖLDÜ?
Sığınağın içindeki Adolf Hitler, sonuna kadar ümidini yitirmemiştir. O, Alman zaferine inanmaya devam ederken, Ruslar Berlin’i çepeçevre kuşatıyorlardı. Sovyet askerleri başkentin dörtte üçünü işgal ettikleri anlarda, Hitler hâlâ Wenck’i imdada çağırıyordu. Wenck gelecek, düşmanı kendi ülkesine kadar kovalayacaktı. Ortada yalnız Adolf Hitler’in
BASKI ALTINDAKİLERİN İYİLEŞTİRİLMESİ
'Büyücülük' sözcüğü, yalnızca büyü ile ilgili etkinlikleri tanımlamak için değil, Tanrı'dan olmayan, karanlığa ait tüm ruhsal olguları tanımlamak için kullanılmıştır. Bazı zihinsel, psişik ve bedensel hastalıklar, cin kaynaklı etkenlerin sonucudur. Grekçe "daimonizomai" terimi 'cinlenmiş' ya da 'cinli'
Sayfa 168 - Yeni Yaşam YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Davut a.s. zamanında bir adam herkesin yanında daima şöyle dua ederdi: - Ya Rabbi, bana zahmetsiz, eziyetsiz bir rızık var. Beni tembel, hor, hakir ve miskin yaratan sensin. Öyleyse benim rızkımı da çalış­madan ver. Ya Rabbi, senden zahmetsiz, eziyetsiz ve ummadığım bir rızık istiyorum. Zaten istemekten başka bir şeye çalıştığım yok ki. Adam
Bu vakte kadar Avrupa'da bulunmakta olan Prens Sabahaddin İstanbul'a dönmüştü. Kendilerinin ilim ve irfanlarından, hoş sohbetlerinden lezzet alır, bundan dolayı kendileriyle görüşürdüm. Ara sıra kendilerini ziyarete devam ediyordum. Bir gün yine Ortaköy'deki yalısında idim. Arkadaşlardan Kemal Midhat Bey ve diğer üç, beş zât da
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.