Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sevmek... Ama kimi sevmeli? Gelip geçici olursa, üzüntülerine değmez... Sonsuz aşk ise olanaksızdır...
Reklam
Uyanınca çocuk olmak
Siz yok mu, sizin her yeriniz şaşırıp kalmaya istekli Bir bakın, uyanıp kalkınca çocuk olmalarım var benim Şu da var: bir sokak en açılmış pencerelere dalıyor Dalıyor da söz mü? yatağa uzatıyor otomobillerini Aşk duyan bir kadını Onun kişiliği olan memelerini. Gözlerim! hey sokak! geri getiriyor gözlerimi Kimi zaman da bir cam kırılıyor şangur şungur; Diyorum böylesi gürültüler şiir için gerekli Öyle mi değil mi? Bizim o duvarlık tabaklar durmadan uzağa götürüyor evimizi Daha aldığım gün bildim maydanoz olacak üstündekiler Maydanoz olacak, maydanoz olacak, maydanoz olacak İyi ama, niye sevmeli her önüne geleni? Herkesin, herkese, herkesi Daha dün yepyeni bir son koydumdu şiire Aldı, yepyeni bir kalabalığı getirdi Ama iyi yaptım, öyle mi değil mi?
Kimi sevmeli güzeli mi, güzel yolları sevdireni mi?
Sayfa 109 - Ali Hafız EfendiKitabı okuyacak
"Sevmek... Ama kimi sevmeli? Gelip geçici olursa elemlerine değmez... Ebedî aşk ise imkânsızdır."
Reklam
Kimi sevmeli, güzeli mi, güzel yolları sevdireni mi ?
Günümüzde kimi ozanlar pek ilginç bir davranışı benimsediler: Halka, özgürlüğe, devrime, daha bilmem nelere şarkılar düzer oldular. Şarkılarla yüceltilen bu kavramlarsa, yüksele yüksele, soyut bir gökyüzüne kakılmış sönük, şekilsiz takımyıldızlara dönüştüler. Gerçeklik olmaktan çıktıkları için, dokunulmaz oldular. Öylesine muhteşem bir uzaklığa itildiler ki, bilmem nasıl sokulmalı onlara, nasıl sevmeli, onları nasıl yaşamalı?
Sayfa 16 - Önsöz - UyarıKitabı okudu
seviniz siz kendi kendinizi…
Peki kimi sevmeli? Peki kime inanmalı? Kim bize ihanet etmeyecektir tek?
Sayfa 170 - Yapı Kredi Yayınları, Kazım Taşkent Klasik Yapıtlar DizisiKitabı okudu
Reklam
Kimi sevmeli, güzeli mi, güzel yolları sevdireni mi?
Sayfa 109Kitabı okudu
Kimi sevmeli, güzeli mi, güzel yolları sevdireni mi?
Sayfa 109Kitabı okudu
Günümüzde kimi ozanlar pek ilginç bir davranışı benimsediler: Halka, özgürlüğe, devrime, daha bilmem nelere şarkılar düzer oldular. Şarkılarla yüceltilen bu kavramlarsa, yüksele yüksele, soyut bir gökyüzüne kakılmış sönük, şekilsiz takımyıldızlarına dönüştüler. Gerçeklik olmaktan çıktıkları için, dokunulmaz oldular. Öylesine muhteşem bir uzaklığa itildiler ki, bilmem nasıl sokulmalı onlara, nasıl sevmeli, onları nasıl yaşamalı? Şiirin geçmişe özleme dönüştüğü, şarkının kendi gerekçesini yok ettiği bir söylemin yapıtaşları olarak kimi zaman pek şatafatlı düzülmüş bu övgülerle, ozanlarımız yaşatmak istediklerini, katletmekteler.
350 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.