Körlük, ama nasıl bir körlük kitabı okurken içine o kadar girip kendimi kaptırmışım ki bazı yerlerde içim sıkılıyordu bizzat bende her şeyi yaşıyor gibiydim.Aynı duyguları birde George Orwell'in 1984 romanında yaşamıştım.Ve yaşanan çaresizlik yine Gazap Üzümleri'ni hatırlattı.Bu kitap bana biraz da pandemi dönrminde yaşadığımız sıkıntılı,çaresiz dönemleri hatırlattı bazı yerlerde ruhum daraldı...Pandemi ile hemen hemen aynı gibi geldi bazı önlemler yaşananlar insanın bencilliği,zalimliği...hatta daha kötü şeyler kesinlikle ölümlerin fazlaca oluşu gömülemeyip sokakşarda kokuşup çevrede insanlara rahatsızlık vermesi, sokakların dışkılar ile dolması kokması,insanların görmemesine rapmen zalimliğinin hat safhaya çıkması...Ama gerçek şu ki insan özünde ne ise başına gelen her felakette de içindeki sakinlik,iyi niyet ya da çirkinlik, pislik ,bencillik her ne ise fazlasıyla hemen dışarı çıkıyor.yaşanan o kadar olumsuz, çirkin durumlara rağmen doktorun karısı ve gösterdiği merhamet,şefkat sırtlandığı o kadar kişinin bakımı ve çabası güçlü duruşu takdire şayan.İnsan tam anlamıyla insan olmalı.her türlü her şekilde insan olabilmek ve başına her ne gelirse gelsin bunu koruyabilmek bence çok ayrı bi meziyet...