Böcekleşmek, Bilinçlenmek, Faal İnsan ve Aydın ayrımı:
Solucan veya Böcek... Tolstoy, 'solucan' tabirini aşağıdaki söz konusu hikâyesinde kullanmıştır; bilinçlenmemiş insanı anlatır. Dostoyevski "Yeraltından Notlar"da "ne de bir böcek olabildim" der. Dostoyevski'nin burada bahs ettiği 'bilinç' durumuna yükselmiş bir kişinin başından geçmiştir. Yani böcekleşmeyi aşmış, böcek olmanın üzerinden yükselmiştir. Kafka'nın "Dönüşüm"ünde ise buna toplum tarafından maruz bırakılan bir karakter karşımıza çıkar; topluma uyum sağlamak için bilinçaltı uykusunda böcekleşmek istencini açığa çıkarır ve uyandığında bir böcek haline gelir. Yani bilinçsiz, faal insan olur.
Tolstoy, bir konttur ve ailesi Tolstoylar, Rusya tarihinde Romanovlar'dan da eski bir yere aittir. Tolstoylar'dan Rusya tarihi içerisinde önemli birçok isim çıkmıştır: kontlar, vikontlar, generaller, yazarlar ve devlet adamları...
Tolstoy, bir mistiktir ve savunduğu felsefe dolayısıyla maddiyatın hüküm sürdüğü her tür ilişkiye, kurum
"Bütün bu tezatların olmasına izin veren ve olduranın mübarekliği ve bilgeliği sonsuzdur. Yalnız sana, sencileyin küstah, kanun tanımazcasına onun kanun ve niyetlerinin ruhuna nüfuz etmeye çalışan değersiz solucana tezat gibi görünür bunlar." (syf,35)
Not: "Solucan" tabiri, Ahlâk Felsefesi ve bu felsefî temayı işleyen edebî metinlerde olgunlaşamamış, kemâle erememiş insan için kullanılır.
"Müspet çözümler bulmak ihtiyacıyla insan, şu ebediyyen hareket halindeki sonsuz iyilik ve kötülük, olgular, fikirler ve tezatlar okyanusuna fırlatılmış, talihsiz, acınacak bi varlık!"