Dorian Gray’in Portresi okuduğum klasikler arasında sanırım beni en çok etkileyen, en beğendiğim ilk üç te ilk sırayı zorluyor.
Oscar WILDE öykü, şiir ve oyun yazarı İrlanda’lı bir yazar; tek bir romanı var o da bu şaheser. Rivayetlere göre roman yazamazssın ithamı üzerine yazdığı tek romanı da o kadar güzel, büyüleyici ki ne desem eksik kalır gibi.
Kitap, okuyucusuna karakterler üzerinden o kadar güzel hayat dersleri veriyor ki ve o kadar dolu dolu ki. Verdiği en net mesajların başında da şu geliyor sanırım “Ettiğiniz dualara, dilediğiniz dileklere dikkat edin gerçekleşmemesi belki de gerçekleşmesinden daha iyidir.”
Kitap konusundan minicik bahsedecek olursak, Dorian Gray kadın erkek farketmeksizin herkesin hayran olduğu, çok beğendiği, çok güzel, çok yakışıklı diye nitelendirilebilecek bir adam. Basil (Ressam) bir gün kendisinin bir portresini yapıyor ve Dorian adeta kendi portresine aşık oluyor ve bir dilek diliyor ve hayatı ciddi anlamda değişiyor. Olaylar da bundan sonra başlıyor. Birde Lord Hery’imiz var ki benim kitapta en sevdiğim karkater olabilir. Yaşam tarzı, görüşleri, verdiği mesajları beni çok etkiledi
Okuması çok keyifli, bence herkesin de okuması gereken harika bir klasik.