"Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Hasan Âli Yücel Klasikleri Sıralı Tam Listesi"
(14.01.2021 Güncel)
Bu liste sürekli güncellenecek, yeni basılan her kitap yoruma ve konuya eklenecektir. Kitap ve yazar adları kolay ulaşım sağlanması adına yavaş yavaş link haline getirilecektir.
YouTube kitap kanalımdaki videodan Tolstoy'un hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/bsTzvrg-Pi4
İçimizde kalan, söylemek istediğimiz ama bir türlü söyleyemediğimiz şeyleri bu incelemeyle ve Tolstoy ile birlikte itiraf edip rahatlamaya ne dersiniz?
İtiraf ediyorum... Annem ve
Kitapla ilgili öncelikle şunu söylemekte fayda var.İspanyolların Amerika da yaşayan yerlilere yapmış olduğu gaddarca zulümler anlatılıyor.Bu nedenle 18 yaş altının okumamasının daha uygun olacağı kanaatindeyim.
Önce kitabın yazarından başlamak istiyorum anlatmaya.
Zeus ile Saddam Hüseyin'i, Jül Sezar ile Fidel Castro'yu, Kristof Kolomb ile Beethoven'ı ya da Rahibe Teresa ile Marquis de Sade'ı aynı kitap içinde buluşturabilmenin yolu nedir diye sorsam, ne cevap verirdiniz?
Saydığım isimleri ve çok daha fazlasını aynı kitapta bir araya getirmeyi başarmış olan Eduardo Galeano kitabının alt başlığına,
''Kişinin içinde yaşadığı topluma karşı duyduğu hoşnutsuzluğun neden olduğu daha iyi yaşam arzusudur ütopya.''*
Utopia, Thomas More'un kendi ''ideal devlet''ini oluşturduğu, içinde birçok tartışmalı konu barındıran, yeni bir türe ismini veren, önemli bir kitaptır. Utopia'da More, hem kendi
Kitabın her satırını, her cümlesini hatta neredeyse her kelimesini Kristof Kolomb'a lanetler yağdırarak okudum. Eğer bu adam bu kıtayı keşfetmeseydi veya kıta daha ilerideki yüz yıllarda keşfedilmiş olsaydı; belkide insanlar, kesinlikle bu kadar vahşeti yaşamazdı. 'Ve insanlık tarihi de belki çok farklı bir şekilde gelişirdi'', diye iyimser
Kristof Kolomb, gemilerin zorunlu tamiratı için Jamaika'ya uğrar.Oradaki yerliler tamirata yardımcı olur, gemi tayfasına yiyecek içecek verir.
Ancak aradan aylar geçmesine rağmen tamirat bitmez.
Üstelik gemi tayfası, yerlilerin yiyeceklerini yağmalamaya başlamıştır...Bu duruma kızan yerliler, yardımı ve yiyeceği keser.
Çaresiz durumdaki Kolomb, o dönemlerde gemilerde bulunan ve yıldız pozisyonlarını da içeren takvimi karıştırırken, ertesi gün Ay tutulması olduğunu öğrenir.
Aklına parlak bir fikir gelir ve hemen yerlilerin şefine gider...
Şefe, Tanrı ile haberleştiğini ve Tanrı'nın yardımın kesilmesine çok kızdığını, bu kızgınlığını da Ay'ı kan kırmızıya çevirerek göstereceğini söyler.
Ertesi gün akşam Ay tutulması başlar ve Ay'ın rengi tutulmadan dolayı kızıla döner.
Kolomb'un oğlu, o anı günlüğüne şöyle yazmış:
"İnleme ve feryatlarla birlikte, her yerden gemilere doğru geldiler, yiyecek ve içecekler getirdiler, Tanrı'ya onları affetmesini söylemesi için amirale yalvardılar"
Kolomb kum saatine bakar, 48 dakika süren tutulma bitmek üzeredir.
Onlara Tanrı'nın kendilerini affettiğini ve Ay'ı birazdan normal rengine çevireceğini söyler...
Tutulma biter, Tanrı tarafından affedilen yerliler de mutludur, evrenin işleyişini bilen Kolomb da,
"Cehalet her zaman köleliği getirir" diye yazar seyir defterine..! Haziran 1503 🕊️🙇
#alıntı
~~~"Siz prens misiniz?" sorusuna kesin olarak:
Ben sadece Dolgorukiy'im, eski efendim Sayın Versilov'un evlilik dışı oğluyum, ben azat edilmiş 1kölenin, çiftlikte çalışan 1köylünün oğluyum~~~
Dostoyevski'nin diğer kitaplarıyla bağ kurduğum romanı Delikanlı, zira okurken illa diğer kitaplar akla hemen geliyor, yer yer