Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Esas Kuvvet ve Silahlı Mücadele
Filipin Devrimi'nin ana gücü köylülüktür. Yarı-sömürge ve ya- rı-feodal bir ülkede en büyük kitle kuvvetidir. Güçlü destekleri ol- madan, demokratik halk devrimi asla başarılamaz. Kendi meselesi ancak demokratik halk devrimi ile çözülebilir ve bu durum yalnızca proletarya ve partisinin köylü kitleleri uyandırıp harekete geçirmesi meselesiyle
Sayfa 202Kitabı okudu
Hıristiyan dünyasında ve Hıristiyanlığın dolaylı ya da dolaysız et­kilediği ekinlerde "günahkar insan"la "Tanrı"sı arasındaki çelişki çok belirgindir. Buralarda insan "Tanrı'ya benzemeye" çağrılır. "Tanrıya benzer" yaratılmışur. Ama "günahkar"dır. Peki, Tanrı'ya benzer ya­ratıldığına göre, günah nasıl sızabilmiştir bu dünyaya? İnsanoğlu, dav­ranışlarında hem "Tanrı"ya benzerdir, hem de "günahkar". Başlangıçta, insanoğlu "Tanrı'ya benziyordu", günah sonradan ortaya çıktı. Tanrı ülküsüyle günahlı gerçeklik arasındaki çatşkı, kutsalı, tanrısalı şey­tansıya çeviren bir yıkımın sonucudur. Bu dediğimiz hem toplumsal tarih için geçerlidir, hem de, makinacı-gizemci uygarlık insanın "tan­rısal" yüklemlerini bastırmaya başlayalı beri, her çocuğun evrimi için. İnsanoğlunun kökeni cennettedir, ve içinde hep cennet özlemi vardır. Bir bakıma, evrende boygöstermiştir ve hep cennete dönmeyi öz­lemektedir. Bunlar, insanın coşkusal anlatımlarını çözmeyi bilen her­kes için tartışılmaz gerçekliklerdir. İnsanoğlu özünde iyidir, ama ala­bildiğine kabadır da. İyilikten kötülüğe, kabalığa geçişi her çocukta gözleriz. Demek ki Tanrı insanın İÇİNDE'dir, onu daha başka yerlerde, tek başına egemenlik sürdürürken aramak boşunadır. Cennet, içi­mizdeki doğru yol ve iyiliktedir, yoksa insan denen memeli hayvanın yitik cennetin yerine koyduğu, melek ve iblislerle dolu o gizemli "öbür dünya"da değil.
Pdf
Reklam
Devlet kapitalizmi başlıklı makale
1)Devlet Kapitalizmi kapitalist üretimin tarihsel eğilimi mi? Marx kapitalizmin yasalarını değiştirmeden özel sermaye gibi işleyen bir devlet sermayesinin varlığından söz etse de (Kapital II, 90), görünüşe bakılırsa, Kapital devlet kapitalizmine doğrudan göndermede bulunmuyor gibiydi. Bununla birlikte Marx'ın ve Engels'in devlet
Yordam KitapKitabı okudu
BİR TAŞRADAKİ BELİRLİ BİR YER
Bu satırları Collioure'de, yani İspanya'yla Akdeniz sınırında ve Fransa topraklarının, Robespierre'in memleketi Arras'a en uzak yerinde yazıyorum. Robespierre bu küçük limana gelseydi buradaki işçiler, balıkçılar ve bağcılar onun Fransızcasını anlaşılmaz bulurdu. Robespierre onların Katalancasını duyunca şaşırırdı. Ama yine de, Arraslı avukatın ve Collioureli Katalanların kaderi 1792-94'deki savaşlarla ve ölümlerle hiç ayrılmaz bir şekilde birbirine bağlanmış ve Collioureli Katalanlar onu hiç unutmamıştı. Fransız Devrimi Paris kadar kırsalın ve taşranın da ayaklanmasıydı; niteliği ve nabzı, ulusun tüm köylerinin ve kentlerinin itiraz ve tepkilerinin sonucuydu. Benim Maximilien Robespierre'i anlamaya bir taşra kentindeki belirli bir yer ve zamanda başlamamın nedeni budur.
Yarın yeniden doğsam, yapacağım ilk iş kimseden yardım almadan kendi evimi inşaat etmek olurdu. Muhtemelen. Sahilde koşuşturmak için kumsalın önüne iliştirirdim hemen. Kapısı da olmazdı, penceresi de. Böylece kimseyi ardında bırakmazdı, kimse kapısından çıkıp da sonsuza kadar kaybolamazdı. Kimseyi kör etmezdi evin karanlığı. Odaların çatısı da olmazdı, ruhumun çalanı da.
Sayfa 419 - Epsilon yayınlarıKitabı okudu
( Bilim Aşkı Üzerine Düşünceler. ) _Bu kitap, evreni ve kendimizi keşfetmek üzerinedir. _BİLİM, bir bilgi bütünlüğünden çok bir düşünme biçimidir. Duyu organlarımızın yetersizligi algılarımızı çarpıtabilir. Bilim deneye dayanır, köhne sabit fikirlere istekte meydan okuyabilmeye, evreni gerçekte oldugu gibi görebilme şeffaflığına yaslar sırtını. Bu
Reklam
_Kitle, ilkel insan topluluğunun yeniden dirilişidir. Kitle psikoloji ilkel insan psikolojisidir. Bilinçsiz davranışlar, düşüncesizce menfaatlerinin peşine takılmak ilkel insan özellikleridir. Kitle yasası: Gerizekalılar, üstün zekalıları kendi seviyelerine çekerler. _Kitle, arsız bir çocuk gibidir. Özgüvenden, özsaygıdan ve sorumluk duygusundan
Yeryüzünün yeni kutsalı: İnsan
Tarihsel bakış açısından bakarsak, zamanımıza kadar iki devrimsel basamak inşa edilmiştir. 1789 büyük Fransız Devrimi evrensel ve iktidar sahibi insanın zuhurunu ilan etmiştir. Bu insan bilgi ağacı konusunda Yaratıcısının uyarılarını artık dikkate almamaktadır. O atomik olarak özgür olcak, sadece kendini gösterecek ve mütemadiyen eli bol ve belirli menfaat çatışmalarını aşmış bir vatandaş olacaktır. İşte muazzam zıtlık da buradadır: hiç kimse aynı anda hem kendini düşünüp hem de kendini aşamaz. Bu durumda mekânsal olarak insanları ailesine, kabilesine, ulusuna ve halkına bağlayan tüm bağlar kadar zamansal olarak kendilerini gelenek çizgilerine ve nesilleri birbirine bağlayan bağlar kesilmek durumundadır. Yeryüzünün yeni kutsalı ilan edilmiştir: İnsan.
Sayfa 149Kitabı okudu
İskenderiye Kitaplığı’nın kuruluş yıllarında yaşayan Theofrastus, «Kutsal’ın karşısında batıl inanç korkaklıktır,» diye yazmıştı. Atomların yıldızların göbeğinde üretildiği, her saniye binlerce güneşin varlığa kavuştuğu, yaşamın güneş ışığı ve şimşek çakışıyla genç gezegenlerin sularında ve havasında kıvılcımlandığı, biyolojik evrim harcının Samanyolu’ndaki bir yıldızın patlamasından üretildiği, bir galaksi kadar güzel bir varlığın yüz milyarlarca kez şekil aldığı bir Evren’de yaşıyoruz. Kuasar’ların, kuark’ların, kar yaprakcıklarının ve ateşböceklerinin bulunduğu ve kara deliklerin, başka evrenlerin, radyo mesajları şu anda yeryüzüne belki de gelmekte olan yerküredışı uygarlıkların bulunabileceği bir Kozmos’dayız. Batıl inançların ve sahte bilimin insan kişiliğinin ayrılmaz parçası olan bilimin yanında ne denli sönük kaldığı ortadadır.
Sayfa 283Kitabı okudu
AVUSTRALYA TATARLARI
Avustralya Tatarların daha geç dönemlerde, bilhassa Doğu Türkistan (Şingcang Uygur Özer Bölgesi, ÇHC)'dan, göç ettikleri bir ada olmuştur. Dünya'nın yüzölçümü ile kıyaslandığında 6. büyük ülkesidir. Okyanusya kıtasındaki bu ülke 7.741.220 km2 olmasına rağmen ülkenin genelde doğu ve güney doğusu yaşamaya müsait olduğundan nüfusu ancak 23
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.