Aşk önemli Oko,saf ve temiz köpek duygularımızın en güzelidir. Her köpek doya doya aşkı yaşamayı, yaşamını aşkla taçlandırmayı hak ediyor. Bizler de öyle. Ama etrafımızdaki her şeyi yok sayarak, kendi kendimizi kandırarak aşkı yaşayamayız. O durumda en çok aşka zarar vermiş oluruz. Orman yanarken sırtını çevirip rüzgarla serinleyebilir misin ? Yaşamımızı yakmaya çalışıyorlar Oko! Yaşam yanarken aşkla serinleyebilir miyiz?
“Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi. “
“Gurur duyacağınız bir şey yoksa da, utanç duyacağınız bir şey olmasın hayatınızda. Yoksa bu şey, taşıyamayacağınız kadar ağır gelir ve onun altında ezilirsiniz. “
“İnsan hayal kurarken gözlerini kapatır, hiç kimse hayallerimizi görmesin diye yaparız aslında. Gözlerimizi kapatınca kendimizden bile saklarız hayallerimizi. İçimizdeki gerçek biz, o hayaldeki biziz aslında. “
“İnsanlar arasında yapabileceğimiz en kesin ayrım onları zekiler ve aptallar diye ayırmak değil, zekiler ve aşırı zekiler diye ayırmaktır. Aptallarla ne istersek yaparız. Zekiler karşısında en iyi çözüm onları hizmetimize almak olur. Aşırı zekilere gelince, onlar bizim tarafımızda olsalar bile özünde tehlikelidirler.”
“Evimizin musluğundan akan suyun rahatlığına alışıyor ve bunun olabilmesi için dağıtım vanalarını açıp kapatan birilerine, elektrik enerjisiyle çalışan barajlara, suyun debisini ve rezervini düzenleyen bilgisayarlara ihtiyaç duyulduğunu ve bütün bunlar için gören gözler olması gerektiğini unutuyoruz. “
Şeytan kulağıma fısıldayıp duruyor: “ Bunca senedir dürüst bir insan olarak yaşadın da ne işe yaradı? Rüşvetçiler, tefeciler, pezevenkler, kumarbazlar, meyhaneciler senden daha rahat bir hayat yaşıyor. “
“Özgürlüğü olmayanın mutluluğu da olamaz Sema. Senin mutluluğun bana değil, sana bağlı olmalı, onun yeri benim çelik kasam değil, senin yüreğin olmalı. Onu nasıl kullanacağını da, yaşamının anlamına nasıl dahil edeceğine de sen karar vermelisin. “
“Ne denir bilirsin. Denizler ötesine giden kişi yalnızca iklimi değiştirmiş olur, aklını değil. Senin ihtiyacın olan sürekli gezmek değil, kaplanın sırtından inmek. “
“Güzel bir şeye bakınca ağlar mı insan? “ “Ağlarmış demek ki” dedim. “Buna güzellik mi diyeceğiz başka bir şey mi bilmiyorum ama bu kadarı insan yüreğine ağır geliyor, kaldıramıyorsun. Ona bakarken Mevlana’nın dizeleri gelmişti aklıma: Bu aşka ilahi diyemem korkarım / insani diyemem utanırım.’ “
Öyledir öyle, yüz kere öyle olsun,
Ey dünya sana yazıklar olsun,
Devran haindir, gelmez benimle,
Evdal’ım ben, Evdalê Zeynîkê’yim
Aşık’ım ve Ram alma önderiyim,
Yer yüzüne ilişmiş bir gülüm ama,
Bugün evimden bile firariyim.