Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"İki çocuk arasındaki ideal yaş farkı sizce ne kadar olmalıdır?"
"İki çocuk arasındaki ideal yaş farkı sizce ne kadar olmalıdır?" diye bana sorarlar sık sık. "Çocukların doğumu kısa zaman arayla birbirini mi izlemeli, yoksa doğumları arasında birden çok yıl mı bulunmalıdır?" derler. Deneyimlerime dayanarak konuşmak istersem, iki çocuk arasındaki en ideal yaş farkı üç yıl olmalıdır
Fakat sonucun ne gibi bir hayır veya şer getireceğini bilmeden, tek bir şeyi bile, ne bir taşı ne bir kum tanesini dönüştürmemelisin. Dünya bir denge içindedir, Denge'dedir. Büyücülerin Dönüştürme ve Çağırma güçleri dünyanın dengesini bozabilir. Bu güç, tehlikeli bir güçtür. Korkunç bir güçtür. Bilgiyi izlemeli, gereksinime hizmet etmelidir. Bir mum yakan bir gölge yaratır...
Reklam
Zavallı insan, ruhunun çevresine, yüksek ve aşılmaz bir çit örmüş, içinde günübirlik vücut ve ruh hayatçığına düzen ve güvenlik sağlamaya çalıştığı küçük bir harman yapmıştır. Bu harmanın içinde her şey çizilmiş yolları, kutsal göreneği izlemeli; basit, kolay anlaşılır yasalara uymalıdır. Böylece, ne olabileceğini ve nasıl davranmamız gerektiğini belirli bir güvenle önceden görmek isteriz. Korku istilalarının hükmü altındaki bu esrarengiz harmanın içinde, küçük, kırkayaklı kesinlikler hüküm sürer. Herkesin ve her şeyin binlerce yıldan beri kovmak için örgütlendiği utanç verici, öldüren düşman aynıdır: Büyük Kesinlik.
Sayfa 332 - Can Yayınları, 44. BaskıKitabı okudu
Zavallı insan, ruhunun çevresine, yüksek ve aşılmaz bir çit örmüş, içinde günübirlik vücut ve ruh hayatçığına düzen ve güvenlik sağlamaya çalıştığı küçük bir harman yapmıştır. Bu harmanın içinde her şey çizilmiş yolları, kutsal göreneği izlemeli; basit, kolay anlaşılır yasalara uymalıdır. Böylece, ne olabileceğini ve nasıl davranmamız gerektiğini belirli bir güvenle önceden görmeyi isteriz. Korku istilalarının hükmü altındaki bu esrarengiz harmanın içinde, küçük, kırkayaklı kesinlikler hüküm sürer. Herkesin ve her şeyin binlerce yıldan beri kovmak için örgütlendiği utanç verici, öldüren düşman aynıdır: Büyük Kesinlik. Bu Büyük Kesinlik de, şimdi çiti aşmış, benim üzerime saldırmıştı. Kıyıma varınca, biraz soluk aldım, sanki harmanın ikinci korunaklı hattına varmış da korugana girmiştim. “Bütün bunlar,” diye düşündüm, “bizim huzursuzluğumuzun çocuklarıdır ve uykuda simgenin en parlak süsüne bürünürler. Onları biz kendimiz yaratırız; bizi bulmak için uzaktan hareket etmezler; bunlar, sonsuz güçlü, karanlık bölgelerden bize gelen bakışlar değildir; bizim dışımızda hiçbir değerleri olmayan, bize ait yayımlardır. Ruhumuz alıcı değil, vericidir; onun için korkmamalıyız.”
İlber Ortaylı'nın harika tavsiyelerinden oluşan ve başucu olabilecek bir kitap. Kitap soru - cevap şeklindedir. Başlıkları - Bir ömür nasıl yaşanır? - Kimden ne öğrenilir? - İnsan kendi kendini nasıl yetiştirir? - Nasıl çalışmak gerekir? - Nasıl seyahat edilir, nereleri görmek gerekir? - Eğitimde hangi tercihleri yapmak gerekir? - Ne izlemeli? / Ne dinlemeli? / Ne okumalı? - İnsan yaşadığı şehirden nasıl yararlanır?
İnsan bazen bir adım geri çekilmeli. Ve kenarda durup olan biteni izlemeli. Tıpkı benim şu an yaptığım gibi. Sırf benim için koşuşturan bu insanları belki de başka hiçbir şey bir araya getiremezdi. Ne kadar da güzel insanlar varmış meğer benim çevremde. Şu an bu tepenin ucunda durup, şehre doğru açıp kollarımı "İyi ki varsınız ulan!" diye bağırasım var
Reklam
Nasıl bir zamanlar öğretmen olmak istemiş ama çocukları kıpırdamadan oturmaya zorlayacak iradeyi kendimde bulamadığım için bu fikirden vazgeçmişsem şimdi de sürekli umutsuzluğa kapılıp havlu atıyor, düşüncelerimi asla uslu oturtamayacağıma, bahçede dolaşmalarına engel olamayacağıma inanıyordum. Ama artık, son bölümde de göstermeye çalıştığım gibi, konsantrasyonun anlamına dair fikrim değişiyordu, tıpkı eğitime dair fikrimin değiştiği gibi. Düşünceme bir Montessori öğretmeni gibi davranmalı, onu kendi büyüme kanunlarını takip etmekte özgür bırakmalı, faaliyetlerini uzaktan izlemeli, yönlendirmek için uygun malzeme sunmalı ama asla uysallığa zorlamamalıydım. Aslında bu benzetmeyi bulalı birkaç sene olmuştu ama o zaman ne manaya geldiğini anlayamamıştım; bir gezginin gideceği şehrin saat kulesini ta uzaklardan bir anlığına görmesi ama dolambaçlı yollar aşıp iyice yaklaşana kadar bir daha görememesi gibi.
Bu pasajı çok beğendim..
Zavallı insan, ruhunun çevresine, yüksek ve aşilmaz bir çit örmüs, içinde günübirlik vücut ve ruh hayatçigina düzen ve güvenlik saglamaya çalıştığı küçük bir harman yapmistir. Bu harmanin içinde her sey çizilmiş yollar, kutsal görenegi izlemeli; basit, kolay anlaşılır yasalara uymalıdır. Böylece, ne olabilecegini ve nasil davranmamiz gerektigini belirli bir güvenle önceden görmeyi isteriz. Korku istilalarinin hükmü altindaki bu esrarengiz harmanin içinde, küçük, kırkayaklı kesinlikler hüküm sürer. Herkesin ve her seyin binlerce yıldan beri kovmak için örgutlendigi utanç verici, öldüren düşman aynidir. Büyük Kesinlik. Bu Buyük Kesinlik de, şimdi çiti aşmis, benim üzerime saldırmıştı. "Bütün bunlar," diye düşündüm," bizim huzursuzlugumuzun çocuklarıdır ve uykuda simgenin en parlak süsune bürünürler. Onlar biz kendimiz yaratiriz; bizi bulmak için uzaktan hareket etmezler, bunlar sonsuz güçlü karanlık bölgelerden bize gelen bakışlar degildir; bizim dişimizda hiçbir degerleri olmayan, bize ait yayimlardir Ruhumuz alıcı degil, vericidir; onun için korkmamaliyiz."
Sayfa 332
"Ama bu sadece bir görüntü. Gözbağı, sadece onu gözleyenin duyularını kandırır; insanın onu gördüğünü, duyduğunu veya hissettiğini zannetmesini sağlar. Ama nesneyi değiştiremez. Bu taşı bir elmas yapabilmen için onun gerçek ismini değiştirmen gerekir. Ve bunu da yapmak demek oğlum, bu kadar ufak bir parçasını değiştirsen de, dünyayı değiştirmen demektir. Bu olmayacak bir şey değil. Gerçekten olmayacak bir şey değil. Bu Dönüşüm Ustası'nın sanatı; bunu öğrenmeye hazır olduğunda öğreneceksin zaten. Fakat sonucunun ne gibi bir hayır veya şer getireceğini bilmeden, tek bir şeyi bile, ne bir taşı ne bir kum tanesini dönüştürmemelisin. Dünya bir denge içindedir, Denge'dedir. Büyücülerin Dönüştürme ve Çağırma güçleri dünyanın dengesini bozabilir. Bu güç, tehlikeli bir güçtür. Korkunç bir güçtür. Bilgiyi izlemeli, gereksinime hizmet etmelidir. Bir mum yakan bir gölge yaratır..."
Sayfa 50 - El UstaKitabı okudu
Ne-izlemeli-dinlemeli-okumalı?
Sinemada İtalyanlar, müzikte Almanlar, romanda Ruslar, şiirde İranlılar en yükseğe çıkmıştır. Zor yakalanacak, uçarıca bir ihtişama sahip Fransız edebiyatı da bir başka büyüklüktür.
Sayfa 181Kitabı okudu
Reklam
Kendi olmalı. Kendince yaşamalı hayatı. Bizden alınan, kendim kavramını, hediye etmeliyiz çocuklara. Hayatın merkezinin aslında ne olduğunu anlayabilecek temizlikte olmalılar. Kesinlikle yolculuklarımı izlemeli, destek olmalı ama yön belirtmemeli, seçimleriyle kendi olabildiği için gururlanmalıyız..
Sayfa 140 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
“Zavallı insan, ruhunun çevresine, yüksek ve aşılmaz bir çit örmüş, içinde günübirlik vücut ve ruh hayatçığına düzen ve güvenlik sağlamaya çalıştığı küçük bir harman yapmıştır. Bu harmanın içinde her şey çizilmiş yolları, kutsal göreneği izlemeli; basit, kolay anlaşılır yasalara uymalıdır. Böylece, ne olabileceğini ve nasıl davranmamız gerektiğini belirli bir güvenle önceden görmeyi isteriz. Korku istilalarının hükmü altındaki bu esrarengiz harmanın içinde, küçük, kırkayaklı kesinlikler hüküm sürer. Herkesin ve her şeyin binlerce yıldan beri kovmak için örgütlendiği utanç verici, öldüren düşman aynıdır: Büyük Kesinlik.”
Sayfa 332 - CanKitabı okudu
Meclis’te de şunları söyledi: “Ben ne bütün İslam milletlerinin birliğine, hatta ne de Türk halklarının birliğine inanıyorum. Her birimiz kendi ideallerine sahip olma hakkına sahibiz, ancak, hükümetimiz gerçeklere dayanan belirli bir politika izlemeli ve bir tek amaçla, doğal şuurları içindeki milletinin bağımsızlığını ve yaşamını koruma amacıyla çalışmalıdır. Ne duygusallık ne de yanılsama, siyasamızı etkilememelidir. Düşleri ve hayaletleri bir yana bırakılım! Geçmişte bunlar bize çok pahalıya mal olmuştu.” .... ~...
Zavallı insan, ruhunun çevresine, yüksek ve aşılmaz bir çit örmüş, içinde günübirlik vücut ve ruh hayatçığınadüzen düzen ve güvenlik sağlamaya çalıştığı küçük bir harman yapmıştır. Bu harmanın içinde her şey çizilmiş yolları,kutsal göreneği izlemeli; basit, kolay anlaşılır yasalara uymalıdır. Böylece, ne olabileceğini ve nasıl davranmamız gerektiğini belirli bir güvenle önceden görmeyi isteriz. Korku istilalarının hükmü altındaki bu esrarengiz harmanın içinde, küçük, kırkayaklı kesinlikler hükümsürer. Herkesin ve her şeyin binlerce yıldan beri kovmakiçin örgütlendiği utanç verici, öldüren düşman aynıdır:Büvük Kesinlik. Bu Büyük Kesinlik de, şimdi çiti aşmış,benim üzerime saldırmıştı
Toplumun özeti
“Modanın bize söylediği gibi giyinmeliyiz, sevsek de sevmesek de sevişmeliyiz, ülkemizin sınırları için öldürmeliyiz, emekliliğin bir an önce gelmesi için zamanın çabuk geçmesini istemeliyiz, politikacıları seçmeli, yaşamın ne kadar pahalı olduğundan şikâyet etmeli, saç biçimimizi değiştirmeli, farklı olan herkesi eleştirmeli, dinsel inancımıza bağlı olarak pazar, cumartesi ya da cuma günleri dinî görevlerimizi yerine getirmeli ve orada günahlarımızın bağışlanması için yalvarmalı ve gerçeği bildiğimiz için gurur duyarak kendimizi göklere çıkartıp yanlış tanrıya ibadet eden diğer kabileyi küçümsemeliyiz. Çocuklarımız bizi izlemeli; ne de olsa biz daha yaşlıyız ve dünyayı tanıyoruz.”
173 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.