Öncelikle arkadaşlar bu incelemeyi bir pedagog bir öğretmen veya bir eğitimci edasıyla yazmadığımı belirtmek isterim. Kaleme alırken bir sosyolog ve 20 yıl bu eğitim sisteminin içinde olan bir fert olarak kaleme aldım. Elimden geldiğince bilimselliğe girmemeye sadece kendi alanımın noktalarına değinmeye çalışacağım. Önce kitap hakkında sonrada
“Eski ve kapanmış bir çocuk kaçırma dosyası yeniden açılmış ve önüme gelmişti” diye devam ediyor hâkim bey. “O davadan yaklaşık dokuz yıl önce, İzmir’de ticaretle uğraşan, otuzlu yaşlarında Serdar Yolaçan’la eşi yirmi dokuz yaşındaki Sibel Yolaçan’m iki çocuğundan biri olan Ebru kaçırılmıştı. Kaçırılma olayı da şöyle olmuş: Bir haziran günü Sibel,
benden bir öykü...
1-
Gece saat 00:37. Yarı uyur yarı uyanık
mayışma durumundayken hiçbir şey
düşünmemeyi başardığımda, beynimdeki zonklama katsayısından
dolayı delirmeye ‘’beş kala, delirmeye
Kayıp babasıyla doğacak çocuğu arasında kalmış bir kadın… Hayatın anlamını arayan bir insan: Karen Kimya… Kapıları sırlara açılan bir kent… Sırların mucizelere dönüştüğü geceler. Mucizelerin hakikat sayıldığı zamanlar… Yedi yüz yıl öncesinden gelen bir fısıltı… Aşkı sadece aşkla tartanların ıtırlı soluğu… Ölümün yok edemediği bir sevda… Yıllara
Tabiat ayaklarımızın altından kaçıyor da hep yakalamak için onun peşindeyiz. Bunun içinde büyümek, daha iri adımlar almak, uçurumları daha çabuk inmek gerekiyor.
Kaçırılan bir çocuğa dair
...
Genç kadınların ısrarı üzerine hâkim bey kibarca öksürüp
sandalyesinde biraz doğruluyor. Herkes ağzına bakarken,
“Sizleri meşgul etmekten çekiniyorum gerçekten” diyerek
yan çizme eğilimini belli edince karısının,
“Hadi ama uzatma, herkes dinlemek istiyor” demesi üzerine tane tane,
güzel bir Türkçeyle
Herkese merhaba
Güneşin Esareti...bitti...notum 10
Bir kişi dahi artık çıkıp ta bana bilmem ne kitabı okudum, ne üzüldüm, ne ağladım, kendimi parçaladım, yattım, yuvarlandım, haykırdım demesin...hepsi hafif kalır bu kitabın yanında. Yazarım mesleğini, yazma işini ciddiye almış gerçekten. Herkesin okuyacağı bir kitap değil kanımca, ruhunuzu
( Nuh’un büyükbabası Enok )
_Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_
_İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
Bejan Matur: Dil, kimlik, kültür: Ortak değerler-2009'da Erbil'de yapılan sunum
Bazı adlar siz farkında olmasanız da hayatınıza eşlik eder. Kerkük onlardan biri. Türkiye'de yaşayan hemen herkesin gitmese de duygusal bir bağla bağlı olduğu şehirdir Kerkük. Türkiye'de yaşayan Kürtler açısından ise duygusal bağla bağlı olunan ad
Kalpten Kalbe Reklam
Okuduğum en iyi kişisel gelişim kitabı! Bu kitabı bana üniversitedeki Sedat Dönmez hocam tavsiye etmişti. İlk başta kitabı hoca tavsiye ettiyi için dedim “Kesin sınavda bu kitaptan test yapacak mecbur okumam lazım.” Fakat kitabı aldıktan sonra hocadan sorduk yazılı sınav yapmayacağını öğrenince içim rahatladı. Bu rahatlıktan
Erbil'in İstanbul'u, Diyarbakır'ı eksikti.
Nasıl İstanbul'un Kürtçesi, Kerkük'ü eksikse...
Bazı adlar siz farkında olmasanız da hayatınıza eşlik eder.
Kerkük onlardan biri. Türkiye'de yaşayan hemen herkesin gitmese de duygusal bir bağla bağlı olduğu şehirdir Kerkük.
Türkiye'de yaşayan Kürtler açısından ise