İyi bir kitap incelemesi nasıl yazılır?
Sayın 1000kitap sakinleri sitenin kolonlarını oluşturan bir şey kitap incelemeleri. Malum hiç siteyi bilmeyen biri bile araştırma yapmak istediği bir kitabı Google amcada aratıp 1000kitaba girip araştırma yapmak istediği kitapla ilgili incelemeleri okuyabilir. İşte bu yüzden kitap incelemeleri çok önemli
Kitap, 1970 yılında yazılmıştır.Abbas Sayar'ın ilk romanıdır.100 Temel eserden biridir.Aynı zamanda 1971 de TRT Roman Başarı Ödülü almış bir kitaptır.Romanın anlatıcısı bir attır.Bu bile dikkat çekici olması için bir sebeptir.Bende bu vesileyle yola çıktım ve okumaya başladım.Ama kitaptaki anlatılan konu çok merak uyandıracak ya da çok ilgi
Kibarlık Budalası, bir politik hiciv olarak Fransa Kralı XIV.Louis’in talebiyle Moliere tarafından yazılmış bir komedyadır.
Hicivin merkezini Osmanlı Devleti’nin o yıllarda Fransa’ya atadığı Elçi Süleyman Ağa oluşturmaktadır. Süleyman Ağa saraya davet edilmiş, kral huzuruna çıkmış ve ziyareti esnasında Osmanlı Padişahı’nın sarayının Fransız
İçimizdeki hiç kimsenin dokunamadığı o köşeye çekildiğimiz kimi vakitler şunu sorarız kendimize yada sormalıyız belki de,
"İçimdeki bu dolduramadığım boşluk, hayatımda eksikliğini hissettiğim o şey ne?"
Eksikliği şöyle tanımlamış bir filozof;
" Birbirine ait olanın henüz bir arada olmayışı."
Bu doğru çünkü ait olmadığımız her ne varsa bize yükten başka bir şey olmuyor, aksine daima sırtımıza kambur olan bir fazlalık oluyor.
Ait olduğumuz ama henüz ulaşamadığımız o şeyin hasretiydi içimizdeki bu boşluk.
Ve bize ait olan veya ait olmak istediğimiz ne varsa ona ulaşmadan eksik kalacağız hep.
Ruhu eski zamana ait olanların hissettiği o eksiklik duygusu hiç gitmeyecek belki de. Zira eski zamanın izleri, zamanın kendisi gibi hızla kaybolup gidiyor ne yazıkki...
Bu yazıyı yazarken daha önce bir yerde okuduğum bir yazı geldi hatırıma, başka dile çevrilemeyen yabancı kelimeler listelenmiş yazıda, "saudade" diye bir kelime vardı onların arasında. Portekizce bir kelime, anlamı ise; "Muhtemelen olmayan birşey için duyulan hüzünlü bir özlem ya da hasret."
Sonra yarım kalan hikâyeme baktım, bir dua aradı gözlerim, buldu da. "Sen, içimizdeki şu adını koyamadığımız sızının, hissettiğimiz o eksikliğin de Rabb'isin. Bazı şeyler ele geçmez artık, bazı günler geri gelmez amenna.
Geçmiş zamanın rüyası bile ağır gelir artık uykularımıza. Lâkin hiç değilse o güzel günlerin huzuru sinsin üstümüze, rahmet et.
O huzuru yaşatacak kalplere, inceliklere tevâfuk ettir bizi ve sürekli elimizle kalbimizi yoklatan bu boşluğu doldur eski zamanın güzellikleriyle."
Vesselâm.
Albert Einstein; aslında bu formül ile bize neyi anlatmaktadır? Fizikte, kütle-enerji eşdeğerlerinin temel formülü olarak bilinir ancak teoremin fizik ve evren dışında, insani duygular için de bir anlamının olduğunu düşünüyorum. Nasıl mı?
E=mc²: Ne kadar hızlı hareket edersen, o kadar
Bugün güzel bir yazıyı sizinle paylaşmak istiyorum.
Kendimden özür diliyorum!
Yaşadığım süre boyunca hep MERHAMETİMİN arkasında yürüdüm.
Beklentilerimi arkada BIRAKTIM.
Kimseden hiçbir şey BEKLEMEDİM, doğrusu bu sanıyordum çünkü...
Yaşadıklarımı, yaşamadıklarımı hep içimde sakladım.
SUSTUM bastırdım olsun dedim, İNSANLIK bende
Kurt Vonnegut, 1922 yılında ABD'nin Indianapolis şehrinde dünyaya geldi. Cornell Üniversitesi'nde biyokimya okuduktan sonra 2. Dünya Savaşı'nda Avrupa'da asker olarak hizmet verdi. Almanya'da savaş esiri olarak ele geçirildi ve Dresden şehrinin (Almanya) müttefik kuvvetler tarafından bombalanmasına şahit oldu. Bu olay Vonnegut'u derinden etkiledi
🇹🇷
Kaderin üstünde bir güç yok. Yaşaması gerekeni kimse öldüremez. Ölmesi gerekeni de kimse kurtaramaz. Senin panik yapman bir şeyi değiştirecek mi ?
O yazgını kimse değiştiremez.
Kadere teslim olan huzur bulur.
Depremde ölenlere rahmet diliyorum. 🙏🏽
Yapacak başka da bir şey yok ne yazıkki 😔
"Kaos'un Kutsal Kitabı" bugüne kadar yazdığım en zor incelemelerden 1i olsa gerek zira bazı durumlarda yüzleşmek zor geldiği için...
Türkiye’de yaşayan Sefarad 1ailenin oğlu olan "Albert Caraco" İstanbul da doğup 2.Dunya Savaşı döneminde önce Avrupa ya ordan da Güney Amerika'ya göç eden ailesiyle hayatını mutlak anlamda
Bu çok uzun bir yol, insanlık tarihinin başından beri devine devine günümüze ulaştı ve yürümeye devam ediyor. Nedir bu yürüyen? Devrim elbette! Her çağın devrimi ayrı, cephesi farklı, potansiyeli, sınırları, çıkarları, getirdikleri ve götürdükleri hepsi farklı. Bu yüzden belki de biz onun hep ihtimal halini sevdik.
Oya Baydar sosyalist bir
Ağustos 2018 "okuma odülümü"
TUNA NEHRI AKMAM DIYOR'a verdim
Adını yazarken bile türküsünün kulağımda keyifle yankılandığını da itiraf ediyorum :)
Plevne savunmasının karşı tarafı Ruslar olmasaydı okuma listemde olurmuydu ?
Sanmıyorum...
Böylece bu güzel anlatımlı tarih hikayesini ıskalardım ve böyle bir kitabı okumuş olmaktan mahrum
Herkese merhaba, siz değerli insanlara beğendiğim güzel bir kitabı tanıtmak istiyorum.
Kitap tamamıyla sabahattin Ali’nin hayatını çok yakından ele almış, eski arkadaşları, onların çocukları, gittiği yerler, gördüğü yerler kısacası ayak bastığı her şehir ve konuk olduğu ailelere gidilip bilgiler toplanmış. Hepsinin gerçek kanıtları var. Bir