Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yirmi Beş
Hacı Murat'ın sehir çevresinde ata binmesine izin veriliyordu. Ve kesinlikle kazaklarin konyoyuyla nuha'daki bütün kazaklar yaklaşık elli kisiydi.ve onlardan onu subayların hizmetinde bulunuyorlardi. Geri kalanlar ise emir verildiği gibi on kisilik konvoy olusturursa günaşırı nöbette olmak zorunda kalacaklardi.
Sayfa 166Kitabı okudu
Okul uzakta sayılmazdı, yalnızca on beş dakika yürüme mesa­fesindeydi ama hava sağumaya başlamıştı, başım çatlayacak gibiydi ve bütün bu akşam, attığım her adımda daha da artan keskin bir ye­ tersizlik ve başarısızlık hissiyle doldurmuştu içimi. Bıkıp usanmadan baştan sona bütün akşamı zihnimde evirip çevirdim, söylenen her şeyi kelimesi kelimesine hatırlamak için beynimi patlattım, ses tonlarının değişmesine anlamlar yükledim, gözden kaçırmış olabileceğim hakaret ya da şefkat içeren sözler olabilir mi diye düşünürken zihnim olup bitenleri -seve seve- çarpıtmayı başardı.
Sayfa 89
Reklam
"Kim sahabenin elle sayılacak beş on kişi dışında mürted olduğunu veyahut genelinin fasık olduğunu iddia ederse böyle bir kişinin küfründe hiçbir şüphe yoktur. Çünkü bu kişi Kuran'da birden çok yerde geçen Allah'ın onlardan razı olduğuna ve onları övdüğüne dair nasları yalanlamaktadır. Hatta her kim böyle bir kişinin küfründe şüphe ederse onun da küfrü belli olmuştur. Çünkü bu söz bize Kuran'ı ve Sünnet'i ulaştıranların kâfirler ve fasıklar olduğu ve Allah'ın 'Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz' diye bahsettiği bu ümmetin -ki o ümmetin en hayırlıları ilk nesildir- çoğunun kâfir ve fasık olduğu mânâsına gelmektedir."
Sayfa 68 - Minber Yayınları - İbn Teymiyye (rahimehullah)Kitabı okudu
“Cevdet’ten beş on kuruş istemek mümkündü ama, içimden gelmedi; ondan alacağımı almıştım. Biraz evvel ta yüreğinden gelen bir sesle “Vah, Mürşid, vah!..” diye acıması tasavvur edebileceğim sadakaların en muhteşemi ve en ulvisiydi”..
Anlıyorum ki hiçlik yoktur. Elimizin altındakiler değişip duruyor. Dokunup sevdiklerimizi götürüp beş on kürek toprağın altına bırakıyoruz, geçirdiğimiz zamanlar bir elbise gibi sırtımızda duruyor.
Sayfa 119
Hâlbuki kendi hâlinde ve hanesinde oturan, katiyen karşı koymaya hazırlanmayıp tamamen teslim olan Müslümanlar ve bilhassa çocuklar, şehrin kenarında, vahşiyane sopalarla öldürülüp cesetleri kuyulara istif edildi. Her şeyden el çekmiş yatan mevtalarımızın beş yüz senelik mezar taşlarını kırıp kemiklerini kazıp çıkardılar. İbadethanelerimize hakaret edip taassup ve hırçınlıklarından on dört minare ve cami yıktılar.
Reklam
Gökyüzünü uçan fillerle kaplatsa, en fazla gülüp geçerim. Ama yedi artı beş yine de on iki eder. Hiçbir çizgi roman görüntüsü bu bilgiyi alt edemez. Felsefe masalın tam tersidir.
Bütün bu kitaplar, on beş yıl uzak durmaya özen gösterdiği kalbini yeniden hatırlamasının yolunu açıverdi.
Portre
Gitmenin kalmaya açılan kapısından Bir adam geçti, kırk beş yılı da adam.
Sayfa 23 - Cemal Nadir
94 syf.
·
Puan vermedi
·
15 saatte okudu
İlm-i Tıbb'ı iki satırla topluyorum:
İftara doğru susuzluğun had safhaya geldiği bir an oturur yazarım demiştim. Ama günüm anormal derecede garip başladı. Ya birini hafif yaralayacam ya da kendime olan olacak. Allah'ım. Güzel Allah'ım . Neden bu insanlar neden? Diyeceklerim bu kadar. Çünkü gerisi Serdar Ortaç-Gıybet'e girer. Neyse. Ramazan 3'ten bildiriyorum:
Ramazan İktisat Şükür Risalesi
Ramazan İktisat Şükür RisalesiBediüzzaman Said Nursî · Yeni Asya Neşriyat · 2020930 okunma
Reklam
Sisler Bulvarı
elinin arkasında güneş duruyordu aylardan kasımdı üşüyorduk ağacın biri bulvarda ölüyordu şehrin camları kaygısız gülüyordu her köşe başında öpüşüyorduk sisler bulvarı'na akşam çökmüştü omuzlarımıza çoktan çökmüştü
Bütün memlekette bir tek adam vardı; o da Anafartalar kahramanı... Şimdi vatan bir insan gibi ölürken, bir insan; bir vatan gibi ayaktaydı. Mustafa Kemal... Mustafa Kemal ayağa kalkınca yeryüzüne vuran gölgesine bütün bir memleket sığıyordu. Mustafa Kemal ayağa kalktı demek, on beş milyon muztaribin altında duracağı bir bayrak vardır demektir.
Sayfa 514Kitabı okudu
Burada her şeyi kirleten bir zehir var. Burada her şey, on beş yaşında bir kızın şarkısı bile yozlaşıyor! Burada bulduğunuz bir kuşun kanadında çamur vardır; koparıp kokladığınız güzel bir çiçek iğrenç kokular yayar.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.