Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kendim dışında birine öyle muhtacım ki şimdi. Biter sanıyor insan, insanın insana muhtaçlığı geçer bir gün, uzun yıllar yalnız kaldığında, yeter sanıyor kendine ama işte, yetmiyor, bitmiyor. Bir çift bakan göz, bir nefes, bir teselli bir anlama çabası.
YALNIZLIĞIN YARATTIĞI İNSAN Pardösüsünün kürklü yakasını kaldırınca üşüdü mü diye baktım. Aslında soluk esmer yüzü balmumu gibi sararmıştı. – Üşüdün, dedim. Kaşını kaldırdı. Yanağındaki çıban yerinde kan yoktu. Durdum. Yüzünü avuçlarıma alıp ovaladım. – Neden böyle oldun, dedim. Güldü. Karanlığa doğru tükürdü. Başını iki tarafa şiddetle
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
''Yazdıkların şiir değilse kalsın” … “Aklınla yapayalnız baş başa Nice alevli geceler geçtin” … “Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla” Cahit Zarifoğlu Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
Şiirler
ŞiirlerCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20213,993 okunma
İşte şu yağmurlar, işte şu balkon, işte ben İşte şu begonya, işte yalnızlık İşte su damlacıkları, alnımda, kollarımda İşte yok oluşumdan doğan kent Hiçbir yere taşınıyorum, kendime sızıyorum yalnız Ben dediğim koskocaman bir oyuk Koltuğun üstünde, aynadaki yansıda Bir oyuk! sofada, mutfakta, yatağımda Yaşamayı tersinden kolluyorum sanki Yetişip
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Nefis bir öykü derlemesi..
Bir oturuşta biten, sürseydi daha keşke diye düşündüren minnacık bir öykü derlemesi. Öyküler kısa, cümleler kısa; yalnızlık uzun, sessizlik uzun, karanlık uzun ve gidilmek istenen yer hep uzakta. Her ne kadar arada sevgisizliğin açtığı boşluklara, işçi sınıfının zorlu yaşamına, yalnızlıktan kıvranışlara, bekleyişlere yer verse de, bu öykülerin çoğundaki ana izlek göç gibi geldi bana. Kristof’un ülkesini terk etmek zorunda kalmasının onda açtığı derin kuyularda, uzaktaki o ülkeye, uzaktaki o eve, o sokağa, o tren garına bakan birer pencere gibi çoğu. Gömülmek için oğlunu bekleyen babalar, babalarını bekleyen, beklerken büyüyen oğullar, sanki içinde yaşananlar da kopyalanabilirmiş gibi çocukluğunun evinin aynısını yaptıranlar; terk edip gidişler, dönemeyişler, bir gün mutlaka olacak olan o dönüşlerin bir kabus gibi yakasına yapışıp kaldığı insanlar salınıyor satırlarda. Belki bu yüzden, kitap boyunca uzaktaki evimizin bahçesindeki dut ağacını düşünüp durmam, ve yüreğimin üstüne oturan o taş, bu yüzden. Neydi o, “Bu hayatta mı olur artık, yoksa başka bir hayatta mı? Evime döneceğim.” Ağlat bari kadın! Yani işte, Kristof her zamanki gibi. Karanlıklarda durmuş, yine yaşadıklarına tırnaklarını geçirir gibi yazmış, tükürür gibi, dişlerini sıkar gibi, intikam alır gibi, okuyanın da huzuru kaçsın ister gibi yine. Öyle.
Önemi Yok
Önemi YokAgota Kristof · Can Yayınları · 2023525 okunma
48 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Spoiler
Bunalıyoruz çocuk bunalıyoruz Biçim veremediğimiz şeylerin Biçimini alıyoruz
Bütün Şiirleri 1
Bütün Şiirleri 1
(7) İncelememe bu alıntı ile başlamak istedim çünkü kitabı anlatan bir alıntı bana göre. Fransa Sarayı'nda aristokrat olan Madame de Prie, kralın gözünden düşer ve sürgün edilir. Sürgünün ilk zamanları geri döneceğini uman Madame, uzun süreli sürgün
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,1bin okunma
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Uzun bir aradan sonra yeniden merhabalar kitap dostlarım; Bugün sizlere oldukça beğendiğim yazar Fikret Dağlı ‘nın kaleminden #yalnızlığınyansıması romanıyla geldim. Yalnızlık, bireyin sosyal ilişkilerindeki ve çevresindeki toplumdan kopukluk hissettiği bir ruh hali ve zaman zaman bireysel olarak da yalnız kalma isteği olarak dışa yansıyabilir.
Yalnızlığın Yansıması
Yalnızlığın YansımasıFikret Dağlı · Salon Yayınları · 202417 okunma
19 Nisan 2024 22.42 Tam otuz yıl saatim islemiş ben durmuşum; Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum... NFK 19.20 "Sakın beni unutma, olur mu? Çünkü ben seni hiç unutmayacağım." dedi. Neyim var ki unutulmayacak, der gibi gülümsedim. Ama unutuş yahut unutmayış hususunda bir yorumda bulunmadım. Çünkü "asla" diye kurulan
604 syf.
·
Puan vermedi
·
30 günde okudu
Bir bahar müjdesi gibiydi gelişin. Rahmetinle kandık, şifa bulduk. Şimdi gidiyorsun ey Şehr-i Ramazan elveda.... Nereden başlanır bilmiyorum ama önce en önemlisini söyleyeceğim: Ben bu yaşımda Ramazan'ın Kur'an ayı olduğuna ikna oldum. Kalbim mutmain oldu... Herkesin bir kimsesi vardır. Dünya kadar bela başında varken beş dakikacik
Kur'an-ı Kerim
Kur'an-ı KerimKolektif · Hayrat Neşriyat · 202210 okunma
104 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
Selamlar, ben leyla Yalnızlık kendinizle nasıl vakit geçireceğinizi bilmiyorsanız dünyanın en tüketici duygusu. Aslında bakarsanız kendinizle vakit geçirmeyi bilseniz de dünyanın en tüketici duygusu. Diğer insanlarla anlaşma konusunda birazcık sıkıntılıysanız yalnızlık ruhunuzu bi mengene gibi kavrar ve yanlış kararlar vermeye daha meyilli olursunuz. Evlenmek gibi… Sevmediğiniz bir insanla evlenmek gibi… Yalnızlık gözlerinizi öyle bir kör eder ki aslında sümüklü mendilinizi bile atmayacağınız bir insanla kendinizi bir ömür paylaşmak durumunda bulursunuz ve kendinizi daha büyük bir çıkmazın içinde debelenirken bulursunuz Artık gözleriniz uzağa daldığında ne kadar yalnız olduğunuzu değil dünyanın en büyük ahmağı olduğunuz hissi göğsünüzü daraltır. Sevdiğinizi sandığınız kişinin başka birisine aşık olduğunu düşünürsek ahmak olduğunuzu fısıldayan iç sesinizin sesi bir hayli yüksek olur ve kendinizi kitabımızda ki kadın gibi kocanızın katili olarak bulursunuz. Neresinden bakarsanız bakın boktan bir durum. Bende bazı hisleri uyandıran ve boşluğa derince bakmamı sağlayan kitapları okuduğumda kendimi şanslı hissediyorum. İşte Böyle Oldu bu kitapların başında geliyor. “Yazı masasının çekmecesinden tabancayı aldım ve ateş etttim. Alnının tam ortasına ateş ettim.” Bu cümleyle başlayan hikayemiz bir kadının nasıl katil olduğunu acımasız bir yalınlıkla ortaya seriyor. Kısa bir hikaye zaten bir anda kendinizi olayların içinde buluyorsunuz. Okumanızı MUTLAKA öneririm.
İşte Böyle Oldu
İşte Böyle OlduNatalia Ginzburg · Can Yayınları · 2022810 okunma
Reklam
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
517 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Kuşkusuz, evrenin yaratıcısı daha iyi bir yöntem planlayabilirdi; ama bu belirli evrenin yarattıkları, bu belirli yönteme katlanmak zorundaydılar” Jack London Jack London, Martin Eden romanını kaleme aldığında genç yaşında uluslararası başarı kazanmış bir yazardı. Buhranlı bir döneminde çıktığı Güney Pasifik’teki deniz yolculuğunda yazdığı bu
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,8bin okunma
Büyükler hiçbir şeyi tek başlarına anlayamıyorlar, onlara durmadan açıklamalar yapmak da çocuklar için sıkıcı oluyor doğrusu onlara yeni edindiğiniz bir arkadaştan söz açtınız, asıl sorulacak şeyleri sormazlar. Sesi nasılmış, hangi oyunları severmiş, kelebek biriktirir miymiş, sormazlar bile. "Kaç yaşında?" derler, "Kaç kardeşi
kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde.. kaç kilo çekerdi yalnızlık.. kaç kere ezildim altında.. yaz yağmurlarının.. belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları.. her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk.. hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize..
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.