Klasik sosyolojinin kurucularının hemen tamamı, "relativist"tirler; fakat buna rağmen doğa bilimlerinin tartışma götürmez bir "objektivite"ye ve "evrensel doğruluğa" sahip bulunduğuna inanırlar. Açıktır ki, bu inanç dönemin fizik biliminin devasa başarılarının baskısıyla doğan bir inançtı ve pozitivist bilim ideolojisinin belkemiğini teşkil eden bir dogmaydı.