Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Göçmenler ve Kilise Kültürü
Krallık yasalarıyla yönetilen ve yerleşik bir kiliseye sahip olan İngiltere en az dindar olan ülkeler arasındayken, kuruluş temellerinde laiklik olan Amerika'nın şu an Hristiyan dünyasının en dindar ülkesi olması çelişkisine sıklıkla dikkat çekilir. Bana sürekli bunun sebebi sorulur ve ben cevabı bilmiyorum. Sanırım şu olası: Protestanlar ve Katolikler değişik zamanlarda üstünlüğü ele geçirerek rakip gruba karşı cinayetlere giriştiler ve İngiltere, bu dinler arası korkunç savaş geçmişinden sonra dinden usandı. Bir diğer olasılık, Amerika'nın göçmenlerden oluşan bir millet olması gözleminden doğar. Bir meslektaşım, Avrupa'daki akrabalarının oluşturduğu istikrar ve rahatlıktan kopan bir göçmenin yabancı topraklardaki bir kiliseyi bu yokluğu bir şekilde doldurmak için kullanabileceğine işaret etti. Bu ilginç bir fikir, daha fazla araştırmaya değer. Birçok Amerikalının kendi yerel kiliselerini önemli bir kimlik öğesi olarak gördüğüne hiç kuşku yok, ki gerçekten de kiliseler akrabaların özelliklerinin bazılarını taşırlar.
Sayfa 67 - Bölüm 2 - Tanrı Varsayımı; Laiklik, Amerika’nın Kurucu Babaları ve DiniKitabı okuyor
Yasaların gereğince uygulanamadığı ya da geleneklerin yok olmaya yüz tutmaya başladığı durumlarda, grup personası tarafından denetim altında tutulmakta olan gölge özgürlüğünü ilan ederek başıboş bir biçimde dilediğince davranmaya başlar. ... böyle bir olguyu ülkemizde bir süredir hep birlikte yaşamakta olduğumuzu söylemek yanlış olmaz sanırım.
Sayfa 54
Reklam
Bir akşamüstü telefon çaldı… Antalya'dan arıyorlar… "Biz Antalya'da oturuyoruz. Çocuğumuz çok hasta… Şaban gelirse yemek yerim, ilaç içerim diyor… Nasıl görüşebiliriz?…" Telefon numarasını aldım… Akşam O'na anlattım. Dizi çekimleri olduğu için gitmesi imkânsızdı… Çok üzülmüştü… Hemen telefon etti… Çocuk O'nun sesini tanıdı… Konuşurken yüzünde derin bir acı gördüm… Gözleri doldu, çocuğun annesine her akşam arayacağına söz verdi… Bir ay kadar her akşam aradı… "Aç ağzını." "Köfteni al" "Bir kaşık da yoğurt ye." "ilacını yuttun mu?" Annesinin söylediğine göre akşamı sabırsızlıkla bekliyor, yemeğini yiyor, ilacını alıyordu çocuk… Bu telefon konuşmaları için çalışma odasına giriyor, sanırım kapattıktan sonra bir müddet yalnız kalmak istiyordu… Odadan çıkınca yüzü kıpkırmızı, gözleri yaşlı oluyordu… Bir sabah çocuğun annesi aradı… "Gül Hanım, Kemal Bey'e söyleyin, artık aramasına gerek kalmadı." Nasıl bir duyguydu bu?… Bir anda ne söyleyeceğimi şaşırdım… Sanki bir şeyler yapmalıydım… Ama ne?… Akşam O geldi… Biraz gecikmişti… Çalışma odasına doğru giderken, "Arama" dedim. "Neden, geç mi oldu?" "Yok, artık arama." Gözleri doldu… Oturma odasına gitti, kanepeye uzandı… Belli ki canı konuşmak istemiyordu… Akşam yemeği yemeden uyudu… Bu konu bir daha hiç açılmadı… Eminim her köfte gördüğünde telefon arkadaşını hatırlıyordu… Hiç görmediği çocuğa bağlanmıştı… Unutmadı son günlerine kadar…
Sayfa 185 - Doğan KitapKitabı okudu
Eğer hatalı yönlerinizin bu kadar farkındaysanız neden sürekli kendinizle alay etmek yerine, sessizce bu kötü yönlerinizi düzeltmeye çalışmıyorsunuz? Yalnızca kendinizle dalga geçmenin bir anlamı yok. Kibirli bir züppe olmanızdan kaynaklanıyor sanırım.
90+4
"Belki saçma ama karakolları seviyorum çünkü seni bana getirdi. Ve her ne kadar kavga etmemden nefret etsen de o gece iyi ki o kavgayı edip o karakola düşmüşüm, İzgi. O kavga seni bana getirdi. Sana geç kaldığım birkaç saati bile düşünmeye tahammülüm yok artık." "Seni seviyorum, İzgi Gökyel. İçimde bulunan tüm sevgimle seviyorum." .... "Bu arada... Sanırım artık maçları seviyorum." "Özellikle uzatmaları." Uzandı, tam gülüşümün üzerinden öptü beni. ... "Ölecek gibi hissediyorum," dedi gözlerini kapatırken. "Bizi o kadar çok hayal ettim ki... İlk andan böylesine güzel olacağımızı düşünememişim. Bir gün bana geleceğini biliyordum. Beklettin ama geldin. En umutsuz anlarımdan birinde ne güzel güldün bana."
Sayfa 358Kitabı okudu
sanırım birtakım ince hesapların pek anlamı yok ve pek çok kumarbazın zannettiği kadar önemli de değiller.
Reklam
"İnsan... Kirletici bir unsur. Özellikle de bakışı, bakışları. Sanırım âmâlarla fazla derdim yok. Derdim bakıcı, dikizleyici, gözlerini dikici herkesle. Gölgelerin, saçların, kirpiklerin arasından sızan nazarlar vardır, iğrençtir. Aval aval bakar dururlar.... Evet, insan hasta eder insanı. Bulaşıcı sinsi hastalıklar taşır insan bakışı, tehlikelidir. "
Sayfa 24 - Az KitapKitabı okuyor
Arkadaşlarımı iyi hallerine, tanıdıklarımı düzgün karakterlerine ve düşmanlarımı da zekâlarına bakarak seçiyorum. Aptal tek bir arkadaşım, tanıdığım yahut düşmanım yok. Hepsi de zeki insanlar ve dolayısıyla benim kıymetimi biliyorlar. Bu, sence kibir mi? Sanırım bu kibirden daha fazla bir şey.
"Kitaplar," diyor, "kolayca yok edilir. Fakat sözcükler insanlar onları anımsadığı sürece yaşar. Dövmeler, mesela, zor unutulur." Pantolonunun düğmesini ilikliyor. "Sanırım bu günlerde hayatın geçiciliği tenimizin içine mürekkeple yazılar işlememizi gerekli kılıyor," diyor. "Bize dünyanın bizi işaretlediğini, hala hayatta olduğumuzu anımsatıyor. Asla unutmayacağımızı."
Sayfa 280 - Dex YayıınlarıKitabı okudu
Reklam
"Biliyorum, Sen bazen kullarına oyunlar oynayıp onları deniyorsun. Hoşlanmadıklarına da tuzaklar kurup onları iyice yoldan saptırıyor, içlerindeki ikiyüzlülüğü, kefereliği açığa çıkartıyorsun. Kafaları karıştırmak da hoşuna gidiyor. Bazen benzeşen ayetler indirip bizleri ortada bırakıyorsun. Biz saftirik kullar da tartışıp duruyoruz, o mu
Sayfa 152 - e-bookKitabı okuyor
“Sanırım farketmeden yok oluyoruz hepimiz.”
Sayfa 68
Sanırım mutsuzluğa ve sevgi görmem gereken insanlar tarafından hayal kırıklığına uğratılmaya bir adım önde başlamıştım.
Düze çıkmak istiyorsak dünya halkları ve dinleri birbirlerine ellerini uzatmalılar. Ama bunun işe yarayacağına hiç inanmadığımı da itiraf etmeliyim. Sanırım tren kaçtı. Şimdi hayatta olanların yok olması ve yerlerine yeni bir insanlığın gelmesi gerek. Boş bir sayfa açması lazım. İnsan ırkının saldırgan nitelikleri bir miktar azalmalı. Daha az yufka yürekli bir insanoğlu büyük resmi görebilme yeteneğine sahip yeni bir tür ortaya çıkmalı.
Sayfa 110Kitabı okudu
Düze çıkmak istiyorsak, dünya halkları ve dinleri birbirlerine ellerini uzatmalılar. Ama bunun işe yarayacağına hiç inanmadığımı da itiraf etmeliyim. Sanırım tren kaçtı. Şimdi hayatta olanların yok olması ve yerlerine yeni bir insanlığın gelmesi gerek. Boş bir sayfa açılması lazım. İnsan ırkının saldırgan nitelikleri bir miktar azalmalı. Daha az yufka yürekli bir insanoğlu, büyük resmi görebilme yeteneğine sahip yeni bir tür ortaya çıkmalı.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.