Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
624 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Adeta sevgilimden ayrıldım. İçimde adsız bir burukluk. Zamansız terkedilmişliğin acıtan gururu. Tamam olmaya alışmış ruhumda bir eksiklik. Ne zaman kavuşacağımı bilmediğim bir sevgili. Önümde çabuk geçmeyecek sayısız günler. Saçmasapan bir şeyler... Birileri elini çabuk tutmalı. Ben sevgiyi uzaktan uzağa yaşayamam. Kavuşmalı. Yeniden sarmaş dolaş olmalı. Son kitabı bitirme süremin uzunluğu asla sıkıldığımdan falan değil. Aksine çok akıcı, heyecanlandırıcı ve merak uyandırıcıydı. Bu sefer spoiler vermeyeceğim ama neredeyse bütün kişiler, olaylar, uçurumun kenarında asılı kaldı. Yazar onları iter mi, çeker mi bilemiyorum ama elini çabuk tutsa iyi eder. Seriye ilk başladığımda araya başka hiç bir kitap almayacağımı söylemiştim, nitekim öyle de yaptım. Buz ve Ateşin Şarkısı ile yattım, kalktım. Bazen çok sıkıldım, bazen özledim, bazen öfkelendim ama bırakmadım ve bitirdim ve bitirdiğime şimdiden pişmanım. Zamana yaysam daha mı iyi ederdim..? En azından yeni kitapla buluşana değin, okunacaklar listeme aldığım diğer kitapları okumaya başlayabilirim. Çok merak ettiklerim var. 1K’ya kaydolduğumdan beri ilk defa “başka” bir kitap okuyor görüneceğim, bu seri dışında. Acaba Martin’i aldatıyor sayılır mıyım? Muhtemelen sadece ve sadece kendimi aldatırım. Okuyun. Okutturun. Kocaman bir dünyaya giriş yapın. Ve benim şu anki yaşadığım kötü hissi siz de yaşayın.
Ejderhaların Dansı - Kısım 2
Ejderhaların Dansı - Kısım 2George R. R. Martin · Epsilon Yayınları · 20132,893 okunma
143 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Çok sevdim... Acımasızca güzeldi, gerçekti... En çok canımı acıtan kısım şuydu: "Cenevre'de barlarda sokaklarda sevgilileriyle sarmaş dolaş yürüyen, dans eden, öpüşen şen kahkalar atan 13-14 yaşındaki kızları görünce içim cız ederdi. ilk gençlik yıllarımı benden çalmıştı türkiye ve onları başka hiçbir ülke veremezdi. zamanla içimi acıtanın bu kızların özgürlüklerinden cok mutlulukları olduğunu anladım. genç ve umut yüklü bakışlarla seyrediyolardı dünyayı; yanlarındaki delikanlılar onları sevgiyle hayranlıkla tutkuyla kucaklıyordu; hiç tokat yememişler ve büyük olasılıkla bir ömür boyu yemeyeceklerdi; doğup büyüdükleri topraklar gelişip serpilmelerini gerçek boylarına erişmelerini mevsimi geldiğinde çiçek açmalarını sağlayacaktı. daha şimdiden küçük birer tanrıçaydı hepsi. ülkemdeki erkekler kadınlara böyle bakmıyor biyle davranmıyordu. o yaşlardaki ilişkilerimden kalan , 'ne koparsan kardır' türünden cinsellik nedenini bir türlü çözemediğim aşağılanmalar, karşımda belieren zorbalar, timsahlar, cadı yakma törenleri, orospu yaftalarıydı...."
Mucizevi Mandarin
Mucizevi MandarinAslı Erdoğan · Everest Yayınları · 20131,391 okunma
Reklam
352 syf.
7/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kitabın konusunu anlatmayacağım çünkü çok karışık, okuyunca daha iyi anlaşılır bence. Size bu kitapla ilgili söyleyebileceğim tek şey paralel evrenler ve saçma sapan aşk üçgenleri. Evet yanlış duymadınız, yine aşk üçgeni. Artık cidden lanet olsun aşk üçgeninize! Bu kadar iğrenç bir şeyi nasıl bir kitaba yansıtabilirsiniz, bir insan aynı anda birden fazla kişiye aşık olabilir mi? Birini severken ötekiyle sarmaş dolaş olabilir mi? Allah'ım akıl fikir versin yazanlara. Neyse ki bu kitaptaki aşk üçgeni o kadar sinir bozucu değildi, kız en azından kabul ediyordu yanlış olduğunu. Öncelikle gömdük, şimdi biraz da övelim. Paralel evrenler Marvel'ın bir türlü salmadığı bir konu olduğu için az çok fikrimin olduğu ama yine de okurken kafamın karışacağını düşündüğüm bir konuydu. Ancak korktuğumun aksine okurken hiç zorlanmadım, yazar paralel evrenleri ve paralel evrenler arasındaki yolculuğu gerçekten çok iyi anlatmıştı. Okurken çok iyi adapte oldum. Ama yine de pek saran bir kitap olduğunu söyleyemem. Hani bazı kitaplar vardır ya, elinize alınca su gibi akar ama elinize alasınız gelmez. Bu kitap da öyleydi işte, kendimi zorlayarak başına otuyordum ama kısa sürede baya okumuş oluyorum. Konu bence çok orijinal, günümüzde çoğu kurgu birbirine ya benziyor ya da direkt çalıntı. Bu kitabın konu anlamında kendine has olduğunu düşünüyorum. Kitaptaki favori karakterim Paul, çünkü tek olgun davranan kişi oydu. Ana kız da iyiydi aslında ama onu gözümde bitiren aşk üçgeni oldu, o olmasa favorim olabilirdi. On numara bir kitap değil, biraz sıkıcı Rs'deyseniz hiç bulaşmayın. Ama bir şans verilebilir. Seriye devam edeceğim.
Bin Parça Sen
Bin Parça SenClaudia Gray · Pegasus Yayınları · 2017345 okunma
736 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
"Tanrı güler gülmez yedi ilah doğdu ve dünyayı yönetti; kahkahalarla gülünce ışık belirdi; ikinci gülüşünde su oldu; gülüşünün yedinci gününde ruh oldu.." *SPOİ Sayfa:361 Kitabın yarısına anca ulaşabildim. Gerçekten yoğun bir anlatımı var. Mesela aşırı betimleme içeriyor ve bir kitabin içindeki tüm imgeleri bile paragrafça anlattı
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,6bin okunma
212 syf.
10/10 puan verdi
"Hepimiz ölümlü dünyanın hayatlarını yaşıyoruz. "
İnsan nedir ki mekan olmayınca, taş nedir ki insan olmayınca... İnsan - mekân ilişkisini canlı tutup ruh veren, ikili arasındaki sevgi ve muhabbeti duygusal bağla ile kelimelere bağışlayan Cansız bir varlık ile canlı bir varlığın birbiri ile sarmaş dolaş olmasıni öyle iyi yazmış ki ölüm-hayat düzleminde şehir köy kasaba sizler ile beraber yaş alıyor. Ömür, zamanla hemhal; insan değişime mahkum... Aksi nadirdendir talep edileni bırakıp aza kanaat etmek Vakta ki hayat denen heyulanin sahteliği ortaya çıktı ölüm denen fersiz gözün hakikati meydana serildi. Sevinçler neșeler neşveler mutluluk saadet ; kin haset kıskançlık kötülükler her biri nar tanesi gibi dağıldığı vakitler toprak kıymetli idi. Ademoğlu tekten çoğalınca sınır çizildi benlik - senlik kavgasına girişti. Vahdetten kesrete çoğaldı insan ,sonra kesretten vahdete döndü... İhtiyarlikla hayra vesile olan amcalar teyzeler Bir zamanların kalabalık topluluklarından oluşan köy ve kasabadaki nüfusta ne nefis kaldı ne de kalabalık nefes... Hep bahar ile canlandı bütün hadiseler fert aile çevre cümle siyaset... Ölüm kar ile gelirken selam yurduna bahar bahçe ile vardı..
Mustafa Kutlu
Mustafa Kutlu
Beyhude Ömrüm
Beyhude Ömrüm
Beyhude Ömrüm
Beyhude ÖmrümMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20198,3bin okunma
112 syf.
8/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Marquez'in okuduğum ikinci kitabı. İlk okuduğum kitap yüzyıllık yalnızlık olunca, bunun etkisi biraz daha az oldu. Yazarın kitaplarındaki karakter karmaşası burada da var. Büyülü gerçeklik akımını kullanan yazarın, bu yönteme eserde fazla başvurmardığını gördüm. Kitap, namus yüzünden işlenen bir cinayeti anlatıyor. Daha kitabın başında cinayet işleniyor ve başka kişilerin ağzından nasıl işlendiği anlatılıyor. Herkesin cinayetin işleneceğini bilmesi ve kimsenin bir şey yapmaması çok ilginç geldi. Ülkemizdeki kadına şiddet olaylarına benzettim ben. Biri eşini dövünce karı koca arasına girilmez diyenler, iki kişi birbirilerine sevgi gösterince ya da sarmaş dolaş olunca hoop hemşehrim burası Türkiye kendine gel, diyebiliyorlar. Simülasyonda daha neler göreceğiz :). Kitap güzel, sarıyor. okuyabilirsiniz.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,8bin okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Okuduğum en iyi 3. şiir kitabı. Kullanmış olduğu o naif kelimeler... Kelimeler insanın içine dokunur mu? Dokunuyormuş be abi. Kitap beni bir kere daha aşık etti diyebilirim.. Alta alıntıları bırakıyorum. -Yalnız benim olan bir baharla gel. -“İtiraf ediyorum atalarımdan kalan bir avuç sevgiyle geçindiğimi...” -Sokağın ihmale uğramış yerlerinde Gölgemle sarmaş dolaş gezerken yapayalnız -Şiir diye, kalbimi döküyorum gözlerinize... -Bin çehreli bir ülke saklıdır gözlerinde... -Alnım buz gibiyse, ellerim soğuksa; üşüdüğümdendir kutuplarında hasretin.
Aşkım İsyandır Benim
Aşkım İsyandır BenimNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2021489 okunma
96 syf.
10/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Gerçek edebiyat; pozsuz, hakiki edebiyat neden var? Neden bir çok eser yazdığı halde şu küçücük kitaptaki gerçek ve sahi hissini veremeyen onca yazar var? Onların yapamadıkları, kotaramadıkları, yaratamadıkları şey ne? Ve nasıl oluyor da bu yazar 96 sayfa içine bu kadar insan ve bu kadar gerçek, bu kadar edebiyat katabiliyor? Nasıl oluyor da 96 sayfa içerisinden hayat ve edebiyat birbirine sarmaş dolaş çağlayabiliyor? Bu itinalı, gıpta edilecek dil ve üslup, edebiyat dışında hiç bir şeye gönül indirmeyen bu kalem ve çizginin edebiyat seven herkesi çağırdığı yere severek, özleyerek ve mutlulukla koşmak gerek. Çünkü ihtiyacımız var buna. İyi ki edebiyat var!
Kuşkesen
KuşkesenYücel Öztürk · Ötüken Neşriyat · 202140 okunma
261 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
İyilik ve kötülük nedir? Birbirlerinden tamamen ayrı mıdır? Yoksa yoksa insanın benliğinde hep bu iki kavram sarmaş dolaş mıdır? Çocuklar tertemiz bir melek ise hepimiz de çocukluktan geldikse ya bu dünyadaki kötülük neyin nesidir?  Bir insan yüzde yüz iyi veya yüz de yüz kötü olabilir mi? Sahi içgüdülerimiz her daim öze benliğimize dönüp sonsuz mutluluğu yakalama çabalarımız, ebeveynler veya toplum tarafından egitilmeli mi? Yoksa kurallar silsilesi, bir çırpıda elimizin tersiyle itilip yok edilmeli mi? Güç her daim işe yarar mı yoksa terazide büyük bir dengesizlik mi yaratır? Canavar diye bir şey var mıdır?  ......... "Sineklerin Tanrısı" insanda büyük etkiler bırakan derine inince akla binbir soru getirip bunu olay örgüsünün özünde cevaplayan bir eser. Yaşları 6 ila 12 arasında değişen bir grup çocuk ıssız bir adaya düşer. Bu ıssız ada yeryüzünün cennetlerinden biridir. Çocuklar da bu adanın, okudukları Mercan Adası'na benzediğini söylemektedir. Ne var ki hiç sezinlemediğimiz halde, atom çağının çocukları, bu güzelim adayı her açıdan bir cehenneme çevireceklerdir. Sözümü bitirmeden önce küçük bir alıntı yapmak istiyorum "... Sen biliyordun değil mi? Sizlerin bir parçası olduğumu biliyordun? (...) Her şeyin bozulmasının nedeniyim ben. ... Seni istemiyorlar bu adada. Biz eğleneceğiz bu adada. " Keyifli okumalar dilerim.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,4bin okunma
64 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Gerçek olan herkes için farklıdır sonuçta.
54 sayfaya bu kadar hayatı,yaşanmışlığı,bilgeliği sığdırmak gerçekten mükemmel bir şey .Normalde 54 sayfayı 1 saat okursun biter . Öyle içine alıyor öyle düşündürüyor ki bütün günümü aldı okumak.Her olduğum sayfada oturup düşündüm.Başucumdan ayırmayacağım bir eser oldu diyebilirim. Alıntı 23. Sayfadan Suç ve Cezaya Dair; Eğer aranızda doğruluk adına cezalandıracak ve kötü ağaca baltayı vuracak olan varsa, köklerine baksın ağacın gerçekte iyi ile kötünün,meyve veren ile vermeyenin köklerini sarmaş dolaş görecektir toprağın sessiz bağırında. Gördüğümüz üzere benzetmelerle bize gerçekleri aktarmış yazar.İnsanın doğasını tamamen de olmasa bize aktarmaya çalışmış. Tabi hepsini doğru olarak alamayız ama bazı yerleri yaşantımıza alabiliriz diye düşünüyorum. Çok şey yazılabilir ama kişisel gelişime döner fazla uzatırsam herkesin doğrusu ve yanlışı farklıdır hayatında sonuçta.Merak uyandırdı yazarın diğer eserleri bu sene alıp okuyacağım herhalde Sevgiler ve saygılarla keyifli okumalar dilerim
Ermiş
ErmişHalil Cibran · İş Bankası Kültür Yayınları · 202170,5bin okunma
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
Ufak Tefek Aşk Halleri kitabından tanıdığımız John ve Catana çiftinin sevimli ve bir o kadar da eğlenceli halleri Sarmaş Dolaş kitabında da bizimle. Çizgi roman sevenlerin mutlaka tanışması gereken bu ikilinin her hali aşırı tatlı ayrıca çevirisi de bir o kadar kaliteli
Sarmaş Dolaş
Sarmaş DolaşCatana Chetwynd · Yabancı Yayınlar · 2021156 okunma
260 syf.
10/10 puan verdi
İki âşık aynı tılsımlı elmadan dünyâya geldikleri için mayaları müşterektir, bu bir. İkincisi, oğlanın adı Ahmet Mirzâ, kızınki Kara Sultan'dır. Fakat aşk yolunda atılan ilk adımda bu isimler eğreti bir şeymiş gibi fırlatılıyor. Âşık kendisini Kerem sevdiğini Aslı diye adlandırıyor. Demek istiyor ki: Kendimizi aldatmayalım. Ben asla Mirzâ filân değilim. Ben Kerem'im. Hayat bir tek insana ne kadar kuvvet, zenginlik, güzellik verebilirse hepsi bende son tâkata varınca birikmiştir. Ben artık kalıbımı çatlatmak, dışarı taşmak zorundayım. Kara Sultan'ın visâli bana ne söyler? Kendi derisinin tulumundan çıkamayan bir vücûdun ayrı bir vücutla sarmaş dolaş oluşu ne züğürt bir kavuşmadır. Şu kadarcık bir birleşme falan falanı doyurabilir. Fakat ben ki Kerem'im, insanüstü özleyişle özlerim, insanüstü yanışla yanarım... Ben artık Aslı'ma kavuşmak dilerim.
Ciğerdelen
CiğerdelenSafiye Erol · Kubbealtı Neşriyatı · 20031,104 okunma
85 syf.
·
Puan vermedi
"Şeker Portakalı, Güneşi Uyandıralım ve Delifişek" serisinden en başta "Şeker Portakalı" kitabını okudum ve hâlâ etkisindeyim. Bir yazarın kalemi bu kadar mı güçlü olur, insanların yüreğine bu kadar mı derinden dokunur, bir kitap bu kadar mı inanılmaz güzel olur, demiştim. Eminim ki Zeze (okuyan) herkesin kalbine dokunmuştur.
Delifişek
DelifişekJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 202127,4bin okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
Bir insanın hayatının doğumuyla başladığına emin misiniz? 1976 Haziranı'nda Paris'te, metroda tesadüfen karşısına çıkan daha önce gazeleterde direnişin kahramanı olarak okuduğu kişiyle sohbet ederken tuttuğu notlardan ve sorulardan oluşan bir kitap. Önce tahttan indirilen sonra da bilekleri kesilmiş halde bulunan, intihar mi etti yoksa öldürüldü
Doğu'nun Limanları
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,4bin okunma
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
YA BEN BU KADAR AKICI BIR KİTAP OKUDUĞUMU HATIRLAMIYORUM DAHA ÖNCE, BU NEYDİ BÖYLE???? Kitabı soluksuz okudum ve sıkıldığım tek bir an bile olmadı, su gibi akıp gitti kitap. Aralarındaki çekim, kimyaları şaka mıdır ya?? Nikolai ve onun lotus çiçeğinin hikayesinin her zaman güzel olacağını biliyordum ama bu kadar seveceğimi beklememiştim. Brandon
God of Fury
God of FuryRina Kent · ‎Blackthorn Books, LLC · 202333 okunma
166 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.