Mazbut, şerefli, tatmin edici, değerli (ve elbette mutlu!) bir yaşam yolunda ilerlerken, bize rehberlik edecek ışığı temin ettiği için seçilmiş bir yıldıza güvenerek, hataları önlemeye ve belirsizlikten kurtulmaya çalışırız. Gelgelelim, çok kısa bir süre sonra öğreniriz ki, rehberlik edecek yıldızı seçen son kertede bizizdir ve bu seçim de diğer seçimlerimiz kadar risklere gebedir ve böyle de olmak zorundadır. Sonuna kadar da bizim seçimimiz, bizim sorumluluğumuz olarak kalacaktır...
Seçimlerimiz detayları değiştirebilir. Bu sayede kadere karşı gelebiliriz.
Sayfa 160 - Loki
Reklam
“Gerçek anlamda sevgi, diğer insanları da kendimiz kadar sevebilmeyi içerir, kendimizden çok ya da kendi yerimize değil. Bir başka deyişle, sevgi, diğer insanların seçimlerini kendi seçimlerimiz gibi sevebileceğimizde gerçekleşir.”
Seçimlerimiz, yapılana kadar bizim için belirsizdir fakat sonsuz olasılıklar deryasında zaten mevcuttur. Böyle bakarsanız, kader aslında bir “bilme düzeyi”dir. Yani zaman boyutuna ve fizik kanunlarına bağlı olmamızdan dolayı, sonrasını bilemeden olasılıkları tercih etmemiz söz konusudur. Zira kuantum belirsizlikleri onu keşfeden insanlar için yani bizler için geçerlidir; onları "yaratan" yahut onlardan bağımsız olacağını varsayabileceğimiz bir "üst zihin boyutu için değil. O nedenle biz kaderimizden habersiziz ve bu nedenle de değerlere, ilkelere, hedeflere ve bunun gibi yol göstericilere ihtiyacımız var. Tanrısal bir zihin, kozmik bilinç, Allah, külli irade veya adına ne diyorsanız; hâsılı O ise, (tanımı gereği) "zamandan ve mekândan" bağımsız olarak bütün olasılıkları bilmektedir. Çünkü zaman ve mekân da onun yaratmayı dilediği şeylerdir.
Seçimlerimiz kaderimizin yansımasıdır.
Kendini korumak için verdiği acı savaşta insan onurunu unutabilir ve bir hayvandan farksız bir hale gelebilir. Burada, insanın zor bir durumun sunduğu ahlaki seviyeye erişme fırsatını kullanması veya tepmesine yönelik seçim söz konusudur ve bu da onun çektiği acılara değer olup olmadığını belirler.
Sayfa 78 - 1.Kısım:Toplama kampı deneyimleri
Demek ki sadece seçimlerimiz değil, rastlantılar da belirliyormuş insanın hayatını...
Sayfa 34
Reklam
Bazen seçimlerimiz beklenmedik sonuçlar getirir.
Sayfa 216Kitabı okudu
Eğer kader varsa, o zaman seçimlerimiz ve deneyimlerimiz karşı konulamaz bir güç tarafından belirleniyor demektir ki bu durumda özgür irademiz yoktur. Ve yahut da eğer kendi yaşamımızı dilediğimiz gibi yaratmakta özgürsek, o zaman da kaderden söz edilemez. Elbette ki karma kavramını tartışmanın tam ortasına yerleştiren üçüncü bir seçenek daha vardır. Eğer seçimlerimiz yoluyla bize daha sonra kader olarak geri dönecek karmayı yaratıyorsak, o zaman karma ile özgür irade arasındaki ilişki karşıt değil dairesel bir ilişkidir.
Hyatımızda sahip çıkmamız gereken tek şey kendi seçimlerimiz ve sonuçları değildir.Aynı şekilde başımıza gelenlere de sahip çıkmak durumundayız.
Sayfa 62 - Doğan NovusKitabı okudu
Reklam
"Ah o yeri geldiğinde yere göre sığdıramadığımız seçimlerimiz yok mu? Bize bir hayat sunan ama bazen de pişmanlıklarla kavrulduğumuz ömrümüzü heba ettiğimiz seçimlerimiz. Hepsi bizim fikirlerimizin birer parçası. İşin üzücü tarafı kendimizden başka suçlayacağımız kimse de yoktur."
Neden hep kötü ile daha kötü arasındaydı seçimlerimiz?
Sevgi, diğer insanların seçimlerini kendi seçimlerimiz gibi sevebildiğimizde gerçekleşir.
Sayfa 172
“Ateş ve Su. Birbirimizden gece ve gündüz kadar farklı oluşumuz doğuştandı. Seçimlerimiz ya da isteklerimiz değil varoluşumuz bizi birbirinin zıttı yapmış olsa da gökyüzü belki de evrene bir şeyler anlatmak istemiş olmalıydı. Bizi birbirimize iliklemişti.”
Minik seçimlerimiz zaman ve uzayda büyük dalgalar yaratır. Bunlar bedeninizi, düşünme biçiminizi, hislerinizi, davranışlarınızı, ilişkilerinizi ve bu dünyadaki yarattığınız farkı etkiler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.