Düşes, “Ya sanata ne diyorsun?” diye sordu.
“Bir illettir.”
“Aşk?”
“Yanılsama.”
“Din?”
“İnancın yerini tutan günün modası.”
"Sen kuşkucusun.”
“Hiç de değil. Kuşkuculuk imanın başlangıcıdır.”
“Ya nesin sen öyleyse?”
“Tanımlamak kısıtlamaktır.”
“Bir ipucu ver bana.”
“İp dediğin kopar. Labirentte kaybolabilirsin.”
Sen yoksun...
Boşuna yağıyor yağmur...
Birlikte ıslanmayacağız ki...
Seni tanıyorum:
Sen dinci değil, din tüccarısın!
Sen yurtsever değil, yurt tüccarısın!
Sayfa 124 - Nesin Yayınevi - 2. Basım 2018Kitabı okudu
Peki ya sanat?
Sanat bir illettir.
Aşk?
Bir yanılsama.
Din?
İnancın yerine geçen bir moda akımı.
Sen bir septiksin.
Asla! Septisizm inancın başlangıcıdır.
Nesin peki?
Tanımlamak sınırlamaktır.
Bana bir ipucu ver.
İp dediğin kopar; labirentte kayboluverirsin.
Sayfa 224Kitabı okudu
Güneş tanığım olsun ki, ... sen istediğin sürece, ölene dek senden ayrılmayacağım. ... Bu bir komünist sözüdür.
Sayfa 190 - Nesin Yayınları - 9. Basım - 2018Kitabı okudu
İlk Defa
Bindikleri asansör yükselmeye başlayınca şaşıran Laz, arkadaşına şöyle der: "Uy İlyas Reis, ya sen oldun İsa, ya ben oldum Musa!"
Sayfa 750 - Nesin Yayınevi - 3. Basım 2017Kitabı okudu
Hay sen çok yaşa emi...
İşte bir 
Aziz Nesin klasiği daha. Ne iyi etmiş de yazmış. Yoksa bu güzel eserden mahrum kalacaktım. Her ne kadar 
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz'ın hikayesini bilsem de, sizin de bildiğiniz üzre okumak gibisi yoktur.
Efendim Aziz Nesin, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz'ı ilk önce 12 bölümlük bir radyo tiyatrosu olarak yazar. Ama kendi kendine yazmaz. Zaten çoğu yazılarını da
abi sen kendini don juan mı sanıyon nesin sen
Kitaplarim bendeki sahip olma duygusunu güçlendiriyor îstediğimde kullanabilecegim elde edilebilirlikleri ile güven veriyorlar. Kadinlar da aynı.
Çiviyazıları - TürkiyeKitabı okudu
