Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
216 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar Bugün size kurgusu ile beni hayrete düşüren bir kitap ile geldim. Yıllar önce bir yaşanan bir savaşta nükleer bir patlama yaşanıyor. Bu patlama da felaketin başlangıcı oluyor. Maruz kaldıkları radyasyon sonucu farklı mutasyonlar ortaya çıkıyor. Halktan mutasyona uğrayan kesim, çocuklar kötü yönde etkilenirken, mutasyona uğramayanların hayatları kurtuluyor. Leydi Marcilus Patlamadan daha az etkilenen, vücutlarında pek değişiklik olmayan, 18 yaşına gelmiş kişileri toplayıp saraya alıyor. Yeni kusursuz bireyler olması için gelenler eleştirilip yeni bireyler olması sağlanıyor. Saraya getirilen yüze sahip olanlardan ikisi de Victor ve kız arkadaşı Aurora. Saraya geldikten sonra peşpeşe yaşanan felaketler Victor'ün kafasında soru işaretleri oluşturuyor. Bu işin peşine düşmeye, gizlenen bazı sır perdelerini aralamaya karar veriyor. Leydi Marcilus asla gözüktüğü gibi biri olmadığını anlıyor. Peki Victor sarayda neler yaşayacak dersiniz? Kurgu o kadar harikaydı ki... Kitabı okurken bambaşka bir dünyaya yelken açmış gibiydim. Okurken sayfaları hızlı hızlı çevirdim. Ne ara kitabın sonuna geldiğimi anlayamadım bile. Sonu çok fena bir yerde bitti. Umarım devamı çıkar kitabın Distopik bir evren oluşturup yazmak zorken yazar bu evreni çok güzel anlatmış. Bu tarz kitapları uzun uzun okumayı seviyorum. Keşke biraz daha uzun olsaydı diye içimden geçirmedim değil. Bu arada kitabın 3. Uluslararası Altın Medya Ödülünü aldığını da belirteyim. Yazarın kalemini çok sevdim. Yeni kitaplarını da okumak isterim. Distopya okumayı severlerin şans vermesi gereken bir kitap
Şarlatan
ŞarlatanAytuğ Tunç Deveci · Otantik Kitap · 2023257 okunma
Ömer İbn Hattâb ra demiştir ki: Bir gün Resûlullah’ın sav huzurunda bulunduğumuz sırada, elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah, yoldan gelmiş gibi bir hali olmayan ve içimizden hiç kimsenin tanımadığı bir şahıs çıkageldi. Hz. Peygamber’in yanına sokuldu, önünde oturdu, dizlerini dizlerine dayadı, ellerini (kendi) dizlerinin üstüne koydu ve : “Ey
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Çocuk Edebiyatı
Herkes size kalem nedir diye soru sorsa eminim hepiniz cevap verirsiniz. Peki ya findel nedir ? Aslında bildiğimiz ancak bize yabancı gelen kavramlar karşısında bilgilerimizi kullanamadığımızı gösteren bir durum dile getirilmiştir. Bu yargının başlangıcı da gelenekselliğe karşı gelen küçük çocuk Nick 'in basit bir tükenmez kaleme kendince
Bunun Adı Findel
Bunun Adı FindelAndrew Clements · Günışığı Kitaplığı · 20212,076 okunma
415 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
İnceleme değildir! Bu kitabı çok seven bir arkadaşım, altını çizdiğim bütün alıntıları kendisine göndermemi rica etti. Ben de boş kaldıkça not defterime kaydettim ve bir mesajla bu alıntıların kaybolacağı düşüncesi hiç iyi hissettirmedi bu yüzden kalıcı olarak sayfamda bulunması gerektiğine kanaat getirdim. Yani okusanız da hoş, okumasanız
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352bin okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Bugün sizlerle Tolstoy tarafından kaleme alınmış tüm dünyada zevk ile okunan kitabı “?” inceleyelim. Aslında çoğumuz hep bir arayış içindeyiz. Kafamızda hep uçsuz bucaksız, sonu olmayan sayısız sorular var. Belki yaratılış itibarı ile bir anlam arıyoruz. Peki kafanızda sizi en çok düşündüren soru ne? İnsan neyle yaşar? Aşk, para, sevgi, iyilik
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019190,8bin okunma
Sizin başınıza gelen en kişisel şeyleri bile anlattırırdı size, ama siz ona kendisi hakkında soru sormaya başlarsanız, buna çok kızardı. Bu entelektüel dedikleri herifler, her şey denetimleri altında değilse, entelektüel bir konuşmadan hiç hoşlanmıyorlar. Onlar sustular mı, sizin de susmanızı istiyorlar, onlar odalarına gitmek istediler mi, siz de kalkıp odanıza girmelisiniz.
Reklam
Ahaha çok iyi ya
-size kolay bir soru soracam +buyrun sorun efendim -İstiklal marşını kim yazdı ? +abovvvv! İstiklal marşı ….şu bizim istiklal marşı !? Muharrem Ertaş emmim yazdı desem… okumuşluğu yoğudu. Hacı Taşın Emmim yazsa…bu böyle şiirlere uygun değil derdi.Çekiç Ali emmim de yazsa ben yakın komşusuyum bilir duyardım . Bunu yine….Neşet Ertaş yazmıştır.😂👌 open.spotify.com/track/7enm32set...
Allah şifa versin böylelerine.
Ceren fanları şaka mı? Abi siz hiç mi kitap okumadınız? Hiç mi sevdiğiniz kitaba eleştiri yapılmadı? Size hiç mi soru sorulmadı? "Wattpade saygı duyun" dedikten sonra bunları yapmanız ayrı bir ironi ve emin olun wattpadden nefret edenler sizin gibi kitleler yüzünden nefret ediyor
1 soru 1 cevap
Ben bu hayatta ne yaparsam yapayım olmuyor, işlerim yolunda gitmiyor, hayattan en ufak zevk almıyorum,nefsimin ve şeytanın beni cehenneme götürmesinden çok korkuyorum ne yapmam gerekiyor çok korkuyorum?? Değerli kardeşim; Ben bu hayatta ne yaparsam yapayım olmuyor, işlerim yolunda gitmiyor.”diyorsunuz ya hani burada yaşadığınız bir iki olumsuz
·
Puan vermedi
Kişilik bozuklukları; kişilerde mutsuzluk yaratan, kendi kendini yıkıcı ve hayat boyu süren örüntülerdir. Kişilik bozukluğu olan insanların yaşamakla ilgili uzun vadeli sorunları vardır. Yakın ilişkilerde genellikle mutsuzdurlar ve kronik olarak kariyerlerinde yapabileceklerinin altında başarı gösterirler. Hayatın genel niteliği, onların arzuladıklarının altındadır. Bilişsel terapi, bu zor ve kronik örüntülerin zorluğunun üstesinden gelebilmek için gelişmektedir. Sürekli size soğuk davranan kişilerle mi ilişkiler yaşıyorsunuz? En yakın hissettiğiniz kişilerin bile sizi umursamadığını, yeterince anlamadığını mı düşünüyorsunuz? Bir şekilde kusurlu olduğunuzu ve sizi gerçekten tanıyan birinin sizi sevip kabullenmesinin olasılıklı olmadığını mı düşünüyorsunuz? Başınıza korkunç bir şey geleceğinden mi korkuyorsunuz? Çevrenizden ne kadar takdir ve onay alırsanız alın, hala bunu aslında hak etmediğinizi düşünüyor ve kendinizi mutsuz mu hissediyorsunuz? İşte tüm bu gibi soru kalıplarını ‘şema’ diye tanımlanır. Şema, çocukluktan başlayan ve yaşam boyunca sürekli tekrar eden bir kalıptır. Bize ailemiz ya da diğer çocuklar tarafından yapılan bir şeyle başlamıştır. Terk edilmiş, eleştirilmiş, aşırı korunmuş, istismar edilmiş, yok sayılmış ya da yoksun bırakılmışız ve bir şekilde zarar görmüşüzdür. Sonunda ‘şema’ diye adlandırdığımız kalıplar, hayatımızın bir parçası olmuştur.
Hayatı Yeniden Keşfedin
Hayatı Yeniden KeşfedinJeffrey Young · Psikonet Yayıncılık · 20203,681 okunma
Reklam
Ama biri çıkıp, “Ölüler nasıl dirilecek? Nasıl bir bedenle gelecekler?” diye sorabilir. Ne akılsızca bir soru! Ektiğin tohum ölmedikçe yaşama kavuşmaz ki! Ekerken, oluşacak bitkinin(beden) kendisini değil, yalnızca tohumunu –buğday ya da başka bir bitkinin tohumunu– ekersin. Tanrı tohuma dilediği bedeni –her birine kendine özgü bedeni– verir. Her
Sayfa 418 - Yeni Yaşam Yayınları
Adamlar bilmediğimiz daha üstün projeler üstünde çalışıyorlar. Bunlar ne ki! Soru şu: Bu projeyi size uygulamadıklarından emin misiniz? Zihninizi, yaşadıklarınızı bir daha kontrol edin. Ne düşündüğünüzü, dünyaya nasıl baktığınızı, neyi destekleyip neden nefret ettiğinizi bir daha sorgulayın. Belki de verdiğiniz kararlar sizin kararlarınız değildir! CIA Başkanı Allen Dulles şöyle demişti: "Hedef, insan zihnindeki savaşı kazanmaktır. Hedef, zihin yıkama, ideolojiyi değiştirmedir."
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.