Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yürü be koçum !
Hürriyetler birbirine bağlıdır. Hepsinin de desteği: eşitlik. Vatandaşların bütününe âit olmayan hürriyet, hürriyet değil imtiyazdır. Hürriyet diye haykıranların çoğu, hürriyeti kendileri için isterler: Bir nevi hürriyet tekeli. Evet, hürriyet bir azınlığın imtiyazı ise, kanun tarafından ciddî bir garantiye alınmamışsa, hürriyet değil, yalandır. Bize lâzım olan birtakım hürriyetler değil, hürriyetlerin bütünü. Hür olmak, her türlü kölelikten kurtulmak demek. Cehalet ve sefaletten daha ağır kölelik var mı? Vicdan hürmüş.. imanını kaybeden halk kuvvetli bir ahlâk ve felsefe terbiyesi alamadıktan sonra bu hürriyeti ne yapsın? Çalışma hürriyeti varmış.. Çalışma vasıtalarından yoksun halk, topraksız, âletsiz, sermayesiz, kollarını bile kullanamazken, bu hürriyet neye yarar? Gerçek hürriyet yalnız hak değil kuvvettir de. Kullanılamayan soyut bir hürriyet, hürriyet midir? Sokak fenerleri körlerin ne işine yarar? İnmelilere yürüyebilirsiniz diye kanun çıkarmak yeter mi?
Sayfa 159 - İki Hürriyet
160 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Varsayımlarımızdan kurtulmamızı isteyen bir varsayımcı…
Felsefe-Düşünce başlığı altında son zamanlarda okuduğum en sığ, derinlikten en uzak, çelişkilerle dolu ve maalesef yine eleştirmeye çalıştığı şeyin bilgisinden yoksun bir kitap olan
Spinoza'nın Sevinci Nereden Geliyor?
Spinoza'nın Sevinci Nereden Geliyor?
‘la karşınızdayım sevgili 1k dostları… Yazar
Çetin Balanuye
Çetin Balanuye
, bir
Spinoza'nın Sevinci Nereden Geliyor?
Spinoza'nın Sevinci Nereden Geliyor?Çetin Balanuye · Ayrıntı Yayınları · 2017828 okunma
Reklam
sokak
Bir halkın eğitim düzeyi ve terbiyesi sokaktaki davranışlarından belli olur.
Sayfa 112 - Eksik ParçaKitabı okudu
Baba da anne de hamurkârdır. Nasıl hamurkâr yoğurdukça şekil verir hamura, ebeveyn de imanıyla ya da ideologyasıyla yoğurduğu çocuğa İslâm ya da küfür şekli verir. Bu durum, çocukta zamanla tezâhür eder. Çocuk yoğrulmaya müsait olduğunda ebeveyn vazifesini yapmazsa, sokak ya da cemiyet yapar. Kaybolan çocuğu birkaç saatlik bir aramayla bulabilirsiniz lakin kaybolan ahlakını bulma ihtimaliniz çok düşüktür.
Bize lâzım olan birtakım hürriyetler değil, hürriyetlerin bütünü. Hür olmak, her türlü kölelikten kurtulmak demek. Cehalet ve sefaletten daha ağır kölelik var mı? Vicdan hürmüş.. imanını kaybeden halk kuvvetli bir ahlâk ve felsefe terbiyesi alamadıktan sonra bu hürriyeti ne yapsın? Çalışma hürriyeti varmış.. Çalışma vasıtalarından yoksun halk, topraksız, âletsiz, sermayesiz, kollarını bile kullanamazken, bu hürriyet neye yarar? Gerçek hürriyet yalnız hak değil kuvvettir de. Yeteneklerini adâletin hâkimiyeti ve kanunun himâyesi altında geliştirmek iktidarı. Kullanılamayan soyut bir hürriyet, hürriyet midir? Sokak fenerleri körlerin ne işine yarar?
Rahmetli Mehmet Şevket Eygi'nin Millî Eğitim Bakanına yazdığı açık mektubu: "Sayın Millî Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk beyefendinin dikkatlerine, *Yük beygirine bol miktarda arpa, fındık, fıstık yedirseniz yine de yarış atı olamaz. * Kalitesiz, vasıfsız bir elemanın maaşını iki, üç misline çıkartsanız, ondan iki üç misli hizmet ve randıman
Reklam
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
KADINSIZ ERKEKLER, H.Murakami
Adı her yıl nobel için geçse de her ne hikmetse (!) bir türlü aday gösterilmeyen yüzyılımızın halen yaşamakta olan edebiyat ustalarından olan Murakami'den bir öykü kitabı: ‘’Kadınsız Erkekler’’ Her biri bir sebeple terkedilmiş erkeklerin birbirinden farklı 7 adet hikâyesinden oluşuyor. Kadınlar için; Terkedilen/aldatılan erkeklerin
Kadınsız Erkekler
Kadınsız ErkeklerHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20184,010 okunma
Annem ölmeden çok önce tutmaya başladığım bir an-arşiv var: (özellikle Türkiye'de) saldırılan/imha edilen/üzeri kaldırım taşlarıyla, vb. kapatılan mezarlar/mezarlıklar. Ölen/öldürülen/ölümü saklanan/mezarı esirgenen çocuklar, gençler, yaşlılar. Cumartesi anneleri ve sonra Şırnak'ta yirmi dört kurşunla vurulduktan sonra zırhlı araca gerilen ve sokak sokak sürüklenen Hacı Osman Birlik neden oldu bu an-arşive girişmeme.
Sayfa 12 - MetisKitabı okudu
Sokak...
Bir ulusun terbiyesi her şeyden önce sokaktaki davranışlarıyla ölçülür... Sokağında terbiyesizlik gördüğün memleketin evlerinde de terbiyesizlik görürsün...
Sayfa 175 - Bordo Siyah YayınlarıKitabı okudu
Sokak Terbiyesi!
Bizde en eksik olan elzem şeylerden biri de budur; sokak terbiyesi. İşlek caddelerde aşağı-yukarı akan intizamsız halk dalgaları omuz omuza, göğüs göğüse birbirine çarparak kaynaşır. Bizi itip ilerlemek için ayağımıza basanların dikkatsizliğini, böğrümüze dirsek vurarak geçenlerin hoyratlığını dar bir geçit üzerinde sohbet mangası kurmuş birkaç kişinin yolumuzu kestiklerini, sokağa atılmış meyve kabukları üstünde gafletle patinaj yaptığımızı içimizde hatırlamayanlar var mıdır?
Reklam
Sokağa saygı göster. Bir halkın terbiyesi öncelikle sokaktaki tutumundan anlaşılır.
Sayfa 154Kitabı okudu
Ailede tereddi başlamadıkça sokak terbiyesi çığırından çıkamaz.
Sayfa 210Kitabı okudu
Kadının Evinden Çıkmasıyla...
Evlerde fitneler tarafından eğitilen, fıtratı anneden doğduğu fıtrat üzerine kalan çocuklar medya ve sokak kültürüyle eğitilir ve o güzel fıtratları bozulur oldu. Medyanın, okulların ve sokakların vermiş olduğu zarar ve zehirin üzerinde pek durmaya gerek yoktur. Bu herkesin malumudur. İşte bu yüzden İslam kadının evinde kalmasını esas olarak istemekte ve kadının gerçek görevinin çocuğunun eğitimi ve terbiyesi olduğunu ona öğütle­mektedir. Kafirler bunun böyle olması gerektiğini bildiği için müslüman kadını evinden çıkartabilmek için gece gündüz türlü entrikalar içerisine girmektedirler. Nitekim günümüzde bu planlarına ulaşmış gözükmektedirler. Çünkü bir çocuk islami eğitim ve ahlaktan uzak ise bilin ki, o çocuk cahillerin istediği gibi büyümüş ve tağuti düzenlerin güdümne girnıiş demektir. Tağuti düzenler böyle bir çocuğu istedikleri şekle sokmakta ve istedikleri gibi bir fert inşa etmektedirler.
Sayfa 30 - Menhec Yayınları
"Göster amcalara pipini," diye büyütülen çocuklar, "adam olunca" sokak aralarında paltolarını açıp bize çükünü gösterecek tabii... Aile terbiyesi diye bir şey var!
Sayfa 46 - Everest YayınlarıKitabı okudu
"On Dokuzuncu Asrın Büyük Kamusu"
"Cehalet ve sefaletten daha ağır kölelik var mı? Vicdan hürmüş.. İmanını kaybeden halk kuvvetli bir ahlâk ve felsefe terbiyesi alamadıktan sonra bu hürriyeti ne yapsın? Çalışma hürriyeti varmış.. Çalışma vasıtalarından yoksun halk, topraksız, aletsiz, sermayesiz, kollarını bile kullanamazken, bu hürriyet neye yarar? Gerçek hürriyet yalnız hak değil kuvvettir de: Yeteneklerini adaletin hâkimiyeti ve kanunun himayesi altında geliştirmek iktidarı. Kullanılamayan soyut bir hürriyet, hürriyet midir? Sokak fenerleri körlerin ne işine yarar? İnmelilere yürüyebilirsiniz diye kanun çıkarmak yeter mi?"
Sayfa 202 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.