Irvın Yalom'un bir çok kitabını okumama rağmen ilk bu kitabını sizlerle paylaşmak istedim.Nedenine gelecek olursak,hiç bilmediğim bir fikir adamından bahsediyor oluşu.
Spinoza Problemi'nin önsözü der ki; Dünyada yapayalnız olan, ait olduğu bir aile ve topluluk bulunmayan bir adam.
Düşünsenize ait olduğu topluluk tarafından aforoz edilen ve aforoz edildiği için ailesi ile görüşemeyen, kendini ait hissedeceği bir aile bile kurmayan, kuramayan yani hayata güçlü bağlarla tutulmasını sağlayacak hiç bir varlığa sahip olmayan, sadece düşünülerek geçirilmiş bir ömür yaşamış bir adamdan bahsediyoruz.
Spinoza'ya bu kitapla hayran olduktan sonra Ethica'sını okumaya karar verdim. Ve anlayabilmek için bazen bazı sayfaları defalarca okumam gerekti. Bu seferde Yalom'a bir kez daha hayran oldum. Bu kadar anlaşılması güç olan bir insanı, insanlara anlatmayı denemesi ve özel hayata çok önem veren spinoza ile ilgili kurgu yapacak bir veri olmamasına rağmen müthiş bir roman yazması takdire şayan.
Kitap, 2 zaman diliminde ilerlerken siz bir 17.yy'da bir 20.yy Almanya'sında geziniyorsunuz.Bir nazi subayının çocukluk döneminde Spinoza ile tanışması ve Yahudi olan bu filozofa duyduğu hayranlık ve yok etme isteği arasındaki gidiş gelişleri irdelenirken bir yandan da Spinoza'nın hayatının içinde, fikirlerinin içinde düşünce denizinde boğuluyorsunuz.
Keyifli okumalar...