Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu uzun novellanın kahramanları bilim insanlarından oluşan bir ekiptir, bu da ilginç bakış açısı varyasyonlarını mümkün kılar: Lake'in betimlemeleri hayvan fizyolojisiyle, Peabody'ninkiler ise jeolojiyle ilgili olacaktır... HPL, Arthur Gordon Pym'den düzenli olarak alıntılar yapan, fantastik edebiyata tutkun bir öğrenciyi ekibe dahil etme lüksünü bile kendine hak görür. Artık Poe'yla boy ölçüşmekten çekinmez. 1923 yılında, üretimlerini hâlâ "gotik korkular" ola- rak nitelendirirken, "eski ustaların, özellikle de Edgar Poe'nun tarzına" sadık kaldığını ilan eder. Fakat o eşiği çoktan geçmiştir. Fantastik anlatının içine, kendisine çokça yabancı görünen insan bilgisinden gelen alanların terimlerini ve kavramlarını zorla sokarak çerçevesini paramparça eder. Ve Fransa'daki ilk yayınları, tamamen tesadüfen, bir bilimkurgu koleksiyonuna seçilir. Onu sınıflandırılamaz olarak konumlandırmanın bir yoludur bu seçim.
Sayfa 82 - Uxun novella dediği, Delilik DağlarındaKitabı okudu
Günümüz insanını ne bilgisizlik ne doğa ne de hastalık öldürecektir. Şimdiki muazzam ve silahlı uygarlığı yok etmekle tehdit eden tehlike yine insanın kendisidir. "O her zamankinden iyi yaşayabilir, ama nasıl yaşaması gerektiğini her zamankinden daha mı az bilmektedir?" İnsan kim olduğunu bilmeden başka bir şeyden nasıl söz edebilir?17
Sayfa 28 - Fecr Yayınları: 811 / 1. Baskı: Mart 2024
Reklam
Önsöz
Elinizdeki kitap toplumsal Bilinçdışının süregiden mutasyonunu araştırıyor. Şu an bulunduğumuz noktadan, yani virüs salgını ve kapitalizmin felaketler doğuran çöküşünün damgasını vurduğu tarihsel eşikten gözlem yapıyorum. Bu eşikten bakınca, ufukta kaosu, tükenmişliği ve yokoluş eğilimini görebiliyoruz. Bu mutasyonun mükemmel bir özetini sunan
Sayfa 9 - Otonom Yayıncılık -1. Basım Şubat 2022, İstanbul - Kitabın Özgün Adı : The Third Unconscious - The Psycho-sphere in the Viral Age
varoluş
Search for: Arama.. Atatürk’ün Nutuk Adlı Eseri Atatürk Ansiklopedisi > Genel > Atatürk’ün Nutuk Adlı Eseri 31 Ara Atatürk’ün Nutuk Adlı Eseri PDF
Padişah basına sürekli müdahale ederdi;
Hoşuna gitmeyen kişilere gazete çıkarma izni vermez, yazarlarını işten attırır ya da sürgün ve hapisle cezalandırırken kendisini sürekli öven Sabah gibi gazeteleri altına boğardı. Ayrıca gazetelerin hisselerini ele geçirerek, muhalif yayınların önünü tamamen kesmiş olurdu. Sadece bununla da yetinmez, yabancı gazetelere de aleyhindeki yayınları kesmeleri için epeyce para öderdi. Viyana'da Korrespondans ve Paris'te Oriyent adlı gazeteleri çıkarttırmıştı.
Ateşkes sonrasında İstanbul'daki siyasi çevrelerde en çok tartışılan konu, Osmanlı Devleti'nin Filipinler gibi, Amerikan mandasına sokularak varlığını koruması ve buna karşı İngilizci kesimin Ingiliz mandası tezini savunmaları olmuştur. Her ikisi de Hilafet ve saltanatın yabancı güçlerin kontrolü altına gireceğini adeta fark etmek istememişlerdir. Amerikancılar, bu ülkenin sömürgeci olamayacağı geri kalmış toplumları eğiteceği ve -herhalde- Hilafetin gücünden yararlanmaya kalkışmayacağı kanısındaydılar. Said Molla'nın öncülüğünü yaptığı İngiliz Muhipleri Cemiyeti ile Alemdar gazetesinin yayınları, kurtuluşu İngilizlere "Mısır gibi" teslim olmakta buluyorlardı. Hilafetin ve saltanatın gücünü İngilizlere sunuyorlardı. Bu politikanın arkasında Sultan Vahdettin ve Sadrazamı Damat Ferid de vardı.
Sayfa 53 - Boyut YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ecnebi Necmiye
Onun gibi kaç kişi vardı böyle yabancı yayınları takip edebilen? Necmiye görünmenin değil, gerçekten kişiliğini geliştirmenin derdindeydi. En azından durumun böyle olduğunu sık sık hatırlatıyordu kendine.
Büyücüler ve büyücülük
Kur'an'da büyücülükle ilgili ayet: Bakara Suresi, 102. ayet: "Süleyman'ın hükümranlığı hakkında onlar şeytanların söylediklerine tabi oldular. Halbuki Süleyman kâfir olmadı (açıklaması: büyü yapmadı ve ona inanmadı). Lakin şeytanlar kâfir oldular. Çünkü insanlara sihri (büyü ilmini) ve Babil'de Harut ile Marut'a
Sayfa 209 - Kaynak yayınlarıKitabı okudu
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, 22 Ekim 2015'te vefat eden yazar Çetin Altan için de bir başsağlığı mesajı yayımladı. Oğlu, Ahmet Altan'ın yönettiği T araf gazetesinin Bal­yoz ve Ergenekon kumpas davalarıyla ilgili yayınları, birçok as­kerin tutuklanmasına zemin hazırlamıştı. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın taziye göndermesi pek anlaşılamadı.Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı, dünyanın bilim insanı ola­rak kabul ettiği, kitapları birçok yabancı dile çevrilen Profesör Doktor Yaşar Nuri Öztürk, 22 Haziran 2016'da vefat etti. Ge­nelkurmay Başkanlığı herhangi bir taziye mesajı göndermedi.
_Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Üzülme, kızma, sadece anla. İnsanlara kahkahalarla gülmek ya da nefret duymak yerine onları anlamak için çaba sarf ettim. _Tutkulardan kurtulup özgürleşmek için, eylemlerimizin gerçek nedenlerini anlamalıyız. Anlamak, onları dönüştürür. _Aklın kılavuzluğunda yaşayan insan başkasının kendisine olan nefretine,
Reklam
Örneğin Celal Bayar, 10 aralık 1936 tarihli “Yüksek Başvekâlet”e başlıklı raporunda şöyle der: “Doğu illeri bizim rejimimize gelinceye kadar kati bir tarzda hâkimiyetimiz altına girmemiştir. Geçmiş hükûmetler, halk üzerindeki hâkimiyetlerini ağalar ve şeyhler vasıtasıyla yürütmek istemişlerdir. Ağalar ve şeyhler soyduklarının bir kısmını hükûmet erkânına vermek suretiyle müşterek idarei maslahat devri yaşanmıştır. Şark’ta bugün için dahi tamamen yerleştiğimiz iddia olunamaz. İstinat edeceğimiz en mühim kuvvet, ordumuz ve jandarmamızdır. Bu iki mühim kuvvetin inzibatî ve modern zihniyetle idaresi karşısında iftihar duymamak kabil değildir. Doğu illerinde hâkimiyet ve idare bakımından göze çarpan bariz bir hakikat vardır: Şeyh Said ve Ağrı isyanlarından sonra Türklük ve Kürtlük ihtirası karşılıklı şahlanmıştır. İsyan edenleri tenkil etmek için şiddetin manası anlaşılır ve yerindedir. İsyandan sonra, fark gözetmeksizin idare etmek de, bundan ayrı ve mutedil bir sistemdir. Hariçten sokulmaya çalışılan politikanın muzır cereyanlarını kırmak ve yurttaşları anavatana bağlamak için devamlı çalışmak ister. Kendilerine, yabancı bir unsur oldukları resmî ağızlardan da ifade edildiği takdirde, bizim için elde edilecek netice, bir aksülamelden ibaret olabilir. Bugün Kürt diye bir kısım vatandaşlar okutturulmamak ve devlet işlerine karıştırılmamak isteniliyor. Ve daha doğrusu bu kısım vatandaşlar hakkında ne gibi bir sistem takip edileceği idare memurlarınca vazıh olarak bilinmiyor.” ( Celal Bayar, Başbakanlık Dönemi, 1937-1939, Nurşen Mazıcı, Der Yayınları, s. 159-160.)
Sayfa 599Kitabı okudu
Uyurken Yabancı Dil Gibi Bilgileri Öğrenebilir miyiz?
“Uykuda öğrenmeye dair ilk bulgular, cesaretlendirici sonuçlar vermiştir. Ancak, bu ilk bulgular çok önemli bir alternatif açıklamayı, yani kasetlerin uyuyan denekleri uyandırmış olabileceği olasılığını bertaraf edememistir. Sorun şu ki, olumlu etkiler gösteren çalışmaların hemen hiçbirinde, kasetleri dinlerken gerçekten uyuyup uyumadıklarından emin olmak için deneklerin beyin dalgaları kontrol edilmemistir. Uykuda öğrenme kasetleri gerçekten "işe yarıyorsa" bile, bunun nedeni muhtemelen deneklerin uyku ile uyanıklık arasında gidip gelirken kasetten bazı parçaları duymalarıdır. Kasetleri tamamen uyanıkken dinlemek hem daha yararlı hem de daha etkilidir. Yeni bilgileri şıp diye öğrenme veya stresi bir çırpıda azaltma meselesine gelince, boş yere kasetlere para harcamamanızı ve iyi bir gece uykusu çekmenizi tavsiye ediyoruz.” -Popüler Psikolojide 50 Büyük Mit, Boğaziçi Yayınları, syf: 136
145 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.