Evet Yüzyıllık Haz diyorum çünkü gerçekten öyle. Bana göre kitap yüz yılın değil tüm zamanların en iyi kitabı. Okurken yaşadığım hazzı anlatmam için yeni bir kitap yazmam gerekir. Çünkü kitabı anlatmaya inanın kelimeler yetmez. Kitabı hala okumayan varsa dünyanın en şanslı kişisi olabilir bence. Böyle bir kitabı sıfırdan okumaya başlamak için
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Okuması bu kadar zor olan bir kitabı yazmak, tüm bu veriler için çalışmalar, röportajlar yapmak nasıl zordur kim bilir... Peki bunlar bu kadar zorsa ya o acıları yaşamak!..
Öyle satırlar var ki tüyleriniz diken diken oluyor. Ve onların gerçekten olduğunu, yaşandığını bilmek büyük bir acıya vesile... Sık sık yarım bırakıyor, uzaklaşıyorsunuz. Ama
Edebiyatımızda https://1000kitap.com/yazar/vusat-o-bener 'in de içinde olduğu bir 'ıssız adamlar' kuşağı var... Böyle kendilerini çok ön plana çıkarmayan, kendi dertlerini, kendi meşreplerince kaleme alan yazarlar... Böyle bir anda karşınıza çıkıverirler sizin... Kimi daha fazla açar kendini, kimiyse çok daha kapalıdır. Zordur onların zihin
Özdemir Asaf , hayata babasız başladı denilebilecek bir şekilde ilk adımını atar.Babası o daha çok küçükken rahmetli olur.Annesi, ikiz kız kardeşi Özgönül ve Özdemir artık babasızdırlar.Sadece 7 yaşındadır babasız kaldığında küçük Özdemir.Arun onun anne soyadıdır.Arun soyadını kullanamama nedeni ise biraz komiktir.Çünkü o r leri söyleyemeyen bir
Cemal Süreya
Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.
Şems-i Tebrizi
Düzenim bozulur,
Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Özlemek; bir şeyi veya bir kimseyi görmeyi, kavuşmayı istemek anlamına geliyormuş kelime olarak, peki sizce özlem nedir?
Bir çoğunuzun bu konuda ne düşündüğünü bilemem ancak bana göre özlem duygusu ya da kavramı (ne diyorsanız işte) en asil, en zor ve en kapsamlı duygudur. Hemen hemen her duygunun kökünde özlem yer alır. Mutluluk, sevgi, acı,
Bizlere gereken yalnızlıktır, büyük, içsel bir yalnızlık. Kendi içine yürümek ve saatler boyu kimselere rastlamamak... İşte ulaşılması gereken şey bizler için.
Bir şiir de kelimeler önemlidir ama bu sadece tek başına yeterli değildir duygu ve düşüncelerinde doğru kelimeler ile kişiye aktarılabilmesi gerekir. “Yalnızlığın Ezgisi” kitabını okuyunca bende o duygu hissiyatı oluştu. Yazarın yaşayarak, hissederek, hayatın içinden gelerek meydana getirdiği şiirleri oldukça güzeldi.
Kitabın içeriğine bakınca
"Açıklama denen şey giydirip kuşatılmış bir yanlıştır, yanlışın ta kendisi.."
Her yorumun başlı başına bir yanlışlık olasılığı gibi.Çünkü kitabı elime aldığım andan bitene değin onlarca yorum analiz cümlesi geçti kalemimden her biri diğerinden doğru ve diğerinden yanlış.
Bu açıklamayı da(!) yaptıktan sonra yazarın okurunu sürüklediği